Korudu

1.7K 146 92
                                    

Mezarlığa geldiğimizde çevreye konumlandırdığım adamlarımdan birinin yanına gittim.

"Magazinciler uzak tutuldu, değil mi?"

"Evet efendim. Cenazede bir tane bile magazinci olmayacak."

"Peki çevre kontrol edildi mi? Tuhaf giden bir şey yok, değil mi?" diye sordum.

"Yok efendim. Güvenlikli." dediğinde "Aferin." dedim ve Özgür'ün yanına gittim.

"Niye cenaze arabası daha gelmedi? Beni delirtmek mi istiyorlar?" diye sordum.

"Cenaze arabasının peşinden gelen adamları aradım. Lastik patlamış. Birazdan gelirler."

"Zaten bu aksilikler de bizi bulur." diye söylenirken iki kişi gözüme çarptı.

Gizem ve babam.

Babam, Gizem'in kolunu tutmuş sinirle bir şey söylüyor. Gizem ise ondan uzaklaşmaya çalışıyordu.

Özgür, "Bir şey yapmayacak mısın?" diye sordu.

"Yapmam lazım, değil mi?"

"Babanın sana yaptıkları hiçbir zaman Gizem'in suçu olmadı. Kendisine iyi davranıp, jestler yapan babasını sevmesi kadar normal bir şey yok. Ayrıldıklarında da babasıyla kaldı. Bir kötülüğünü görmedi."

İçten içe doğru söylediğini biliyordum. Yine de hep Gizem'e onlar yapılırken benim dövülmem sinirlerimi bozuyordu.

"Gizem'i mi sevmiyorsun? Yoksa küçükken Gizem'in iyi bir babası varken senin yok diye kıskanıyor musun?"

Özgür'ün kurduğu cümle ile ona baktım. "Eşit şartlarda büyümemiş olabilirsiniz ama şu an senin küçükken yaşadıklarını yaşıyor. Ona arkanı mı döneceksin?"

Ofladım.

Onlara doğru yürürken Özgür'ün gururla bana baktığını hissediyordum.

Gizemlerin yanına geldiğinde babama, "Burada ne işin var?" diye sordum.

"Eşim öldü."

Alayla güldüm. "Eski eşin. Hatırlatırım, boşandınız. Boşanma sebebi sizinki ile benzer olan çiftlerden biri ölünce diğeri cenazesine gitmez."

"Boşanma sebebimiz sendin." dediğinde "Öyle olsa dahi umurumda değilsin. Şimdi gidiyorsun." dedim.

"Hayır, gitmiyorum."

Hiçbir şey demeden elimi şıklattım. Adamlarım bana dönünce bana en yakın olana doğru avcumu açtım.

Hemen silahı avcuma koyunca silahı babama doğrulttum.

"Gizem arkama geç."

Gizem korkarak arkama geçince babama "Bu tabancayı ateşlemekten çekinmem. Bunu iyi biliyorsun." dedim.

"Küçükken de böyleydin. Bir kere bile kız gibi olmadın."

Sinirlenirken "Geri zekalı." dedim.

"İlgilerin cinsiyeti olmaz."

Biraz daha konuşursa onu burada öldürecektim ve cenazede bir cinayet işlememden dolayı uğraşmak istemiyorum.

Bana tabancayı veren adamıma, "Bu iti uzaklaştırın. Yakınlaşmaya çalışırsa çekinmeden vurun." dedim.

Babam sinirle, "Gizem gidelim." dediğinde Gizem, "Gelmeyeceğim." dedi.

Babamın konuşmasına izin vermeden "Bundan sonra Gizem benim himayem altında. Eğer ona yaklaşmaya çalışırsan seni öldürürüm." dedim.

Babam sinirle giderken Gizem şaşkınlıkla, "Nasıl yani?" diye sordu.

Tabancayı geri adamıma verirken "Babama olan nefretim sana olan nefretimden daha büyük. Yanlış anlayıp bana yapışma." dedim.

Gizem'in sırıtmamak için kendini tuttuğunu gördüğümde "Laftan anlamıyorsun, değil mi?" diye sordum.

"Hayır" anlamında kafasını sağa sola sallayınca "Cenaze sonrası dibimden ayrılma. Olanları konuşacağız." dedim.

"Tamam abla."

Özgür'ün yanına gidecekken Gizem'in bileğinden tuttup ve onu da yanımda sürükledim.

Gizem, "Özgür Abi." dediğinde Özgür, "Ben sana demiştim." dedi.

"Benim pek ümidim yoktu." diyen Gizem ile ikisine baktım.

"Benim bilmediğim ikinizin arasında geçen sohbet ne?"

"Özgür Abi, senin beni sevdiğini söylemişti." diyen Gizem'e "Basbaya yalan söylemiş." dedim.

"Emin misin?" diye soran Özgür'e "Eminim." dedim.

Özgür, Gizem'e "Naz yapıyor." dediğinde "İkinizi de gebertmeden susun." dedim.

Gizem, Özgür'e "Beni korudu." dediğinde Özgür, kolunu Gizem'in omzuna attı.

"Gördüm."

Özgür benim arkadaşımdı. Niye şimdi ikisi bu kadar yakın?

Özgür kıskandığımı fark etmiş olmalı ki kolunu Gizem'in omzundan çekti.

"Hayırdır?" diye fısıldadım.

Sessizce, "Sadece konuşuyoruz." diyen Özgür'e "Konuşma." dedim.

Özgür kıskançlığımdan dolayı gülümserken kolunu omzuma attı ve "Senin yerin çok ayrı, kıskanma boşuna." diye fısıldadı.

YalanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin