Delisin

1.7K 150 76
                                    

Kafeye girdiğimde Barbaros tek başına kahve içiyordu.

Hiçbir şey demeden karşısına oturdum ve garsonu çağırdım.

Barbaros bir şey demeden bana bakarken onu umursamadım ve gelen garsona "Sade bir kahve alayım." dedim.

"Tabii efendim." diyerek giden garsonun ardından Barbaros'a baktım.

"Artık beni mi takip ediyorsun?"

"Etmemi mi isterdin?" diye sordum.

Kahvesinden bir yudum aldı ve "Benim için hazırlandığını düşünebilir miyim?" diye sordu.

"Tabii ki düşünemezsin." dedim.

Garson kahvemi koyarken Barbaros, "Kalbim kırıldı." dedi.

Garson giderken "Yabancı biri için hazırlanmadım. Baban için bu hazırlandım." dedim.

"Demek hala babamla buluşmayı planlıyorsun." dedi.

"Kıskanmıyorsun herhalde." dedim ve kahvemden bir yudum aldım.

"Hem de çok kıskanıyorum."

Alayla dediği şeye gülümsedim. Şu an ayarladığım magazinciler gizlice bizi çekiyor olmaları lazımdı.

Barbaros'un masanın üzerindeki elinin üzerine elimi koydum ve "Merak etme, seni aldatmam." dedim.

Barbaros tek kaşını kaldırarak bana bakarken "Bu hareketlerinin bir manası olmalı." dedi.

"Mesela? Ne gibi?" diye sordum.

Barbaros elini çekerken "Bilmiyorum ama bir şeyler karıştırıyorsun." dedi.

Sırıtarak, "Bilemiyorum." dedim.

Kahvemden bir yudum alırken Barbaros, "Hay küfredeceğim." dedi.

Merakla, "Niye?" diye sordum.

"Bizi çeken bir grup var. Bu yaşıma kadar magazin haberlerine düşmedim. Düşmeye de niyetim yok." dedi.

"Ne yapıyoruz?" diye sordum.

"Arabam arka tarafta. Oradan gideceğim." dedi ve ayağa kalktı.

Sandalyeye astığı ceketi giyerken "Beni bırakacak mısın?" diye sordum.

Cüzdanından para çıkarırken "Jest olsun diye senin kahveni de ödüyorum. Bence bu kadarı fazla bile." dedi.

Ayağa kalktım ve "Seninle geliyorum." dedim.

Barbaros cevap vermezken onun peşine takıldım.

Arka kapıdan çıktığımızda Barbaros beni umursamadan şoför koltuğuna oturdu.

Tam arabaya binecektim ki Barbaros arabayı kilitledi.

Benden kurtulabileceğini mi sanıyor?

Bagajın üzerine oturdum ve arkama yaslandım.

Camını açıp "İn şuradan!" diye bağırınca "Sen indirsene." dedim.

Barbaros arabayı sürmeye başladığında "Manyak mısın ulan?" diye bağırdım.

Barbaros arabadan inince sinirle ona baktım.

"Bir de düşürüp üzerimden geçseydin." dedim.

"Kızım sen çatlak mısın?"

Sırıtarak, "Tam oladak öyleyim." dedim.

Beni indirmek için belimden tuttuğunda ellerimi yanaklarına koydum.

Ona yaklaştığımda "Bu numarayı sadece bir kez yerim." dedi ve belimden tuttuğu elleri ile beni kaldırıp aşağı indirdi.

"Amacın ne ise başarılı olamayacaksın."

"Sence amacım ne?" diye sordum.

"Para desem senin de şirketlerin epey başarılı. Benim paramı elde etmek için bu kadar uğraşa girmezdin. Aşık olduğunu sanmıyorum."

Kısa nir süre daha düşündü. "Dur bir saniye. Sen hırs mı yaptın?"

"Beni reddetmen çok koydu."

Barbaros içten bir şekilde, "Sen gerçekten delisin." deyince gülümsedim.

"Babam anlaşmamı kabul edecek." dedim.

"Miras sonucu tüm şirketler sana mı kaldı?" diye sorunca "Aynen öyle oldu." dedim.

"Ama mal varlığının çoğunu kaybettin. Özel servetinde büyük bir kayıp var."

"Bu şirketlerimi etkilemiyor." dedim.

"Her türlü babam kabul edecek, bu teklif hakkında konuşmak istemiyorum." dediğinde kahkaha attım.

"Kazanacağımı biliyordum."

Barbaros, "Daha her şey bitmiş değil. Ortaklık olsa dahi elimden çekeceklerin var." dediğinde hafifçe gülümsedim.

Bilmiyor ki daha neler yapacağım. Yavrucak olay sadece teklifi kabul etmediği için oluşan hırsımdan ibaret sanıyor.

"Evet, Barbaros Kayabey. Hiçbir şey bitmedi." dedim.

"Öyleyse sonra görüşürüz." diyerek arabasına bindiğinde arkasından "Görüşürüz." dedim.

Barbaros arabasıyla giderken bizi çeken magazincilere ufak bir bakış attım.

Arabanın bagajına oturduğumda yakınlaşınca da fotoğraflarımızı çekmişlerdir.

Magazine güzel haber olmuştuk. Tam da istediğim gibi.

YalanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin