Salona geçtiğimizde Gizem bir bana bir de Barbaros'a bakıyordu.
"Bana bir şey yapmayacaksınız, değil mi?" diye sorduğunda "Niye bir şey yapalım?" diye sordum.
"Bilmiyorum. Beni çağırıp konuşmak istediğinizi söylediniz ama daha konuşmaya başlamadınız. Bu da beni germeye başladı. Bir şey yapmadım ama ne bileyim. İkiniz de çok korkutucusunuz."
Bu dediğine gülümsedim. "Sen de bizi iyice cani belledin."
"Abla mutfakta iki insanı parçalayarak öldürdün. Sence de cani bellemem normal değil mi?" diye sorduğunda kısa bir süre düşündüm.
"Yani, belki normal olabilir."
Bedirhan, "Kızı daha fazla korkutmak yerine konuşmaya mı başlasanız?" diye sorduğunda Barbaros, "Hemen de konu Gizem olunca ortaya atla." dedi.
Gizem utanırken Bedirhan, ne diyeceğini şaşırmıştı.
"Neyse, konuya girelim." dedim.
Gizem, "Ay sonunda." deyip pür dikkat bize bakmaya başladı.
"Sadece babamı bir köşeye sıkıştırıp yakalamak istiyoruz. Önce sen çağırırsan gelir diye düşündük ama çağıracak yer bulamadık."
Gizem lafımı kesti. "Zaten gelmezdi. Sonuçta seninle yaşamaya başladım artık. Kolay kolay benim çağırmam ile geleceğini zannetmiyorum."
"Evet, o da bir ihtimal." dedi Barbaros.
"Kaç sene babamla birlikte yaşadın. Onu nerede yakalayabiliriz. Günlük programı nedir? Hepsini bize anlat." dedim.
"Aslında günlük rutinine gerek yok." diyen Gizem'e "Niye?" diye sordum.
"Çünkü yarın bir sergi açılıyor. Sergide nesli tükenen çiçeklerin görselleri ve heykelden yapılmış halleri bulunacak. Babam kesinlikle oraya gider."
Bedirhan, "Bence bir sergiye giderken yanına fazla koruma almaz." dedi.
"İşimizi riske atamayız." dedi Barbaros.
"Giderken bilmem ama serginin içinde adamı bulunmaz." dedim.
Barbaros, "Ne düşünüyorsun?" diye sordu.
"Sergide içecek veya yiyecek servisi olacak mı diye araştıralım. Olmasa dahi bizim adamlardan biri servis yapsın. Biri ona müdahale etmek isterse diye de birkaç adam da hazırda bekler." dedim.
"Babana servis edeceğin içeceğe veya yiyeceğe ilaç katacaksın." diyen Barbaros ile sırıttım.
"Aynen öyle yapacağım. Babam yere serildiğinde hemen yanına gideceğim ve çevredekilere onun kızı olduğumu söyleyeceğim. Ayrıca hasta olduğu için bayıldığını. Sonrasında ise adamlarım sanki yardımsever insanlarmış gibi gelip babamı arabama kadar bindirmeme yardım edecekler."
"Temiz iş olur. Ayrıca hızlı ve etkili." diye yorum yaptı Bedirhan.
"Dışarıda her türlü adamı olur. Onlar müdahale etmeden babanı götürelim diye dışarıda müdahele edenleri etkisiz hale getirecek adamlar da gelsin." dedi Barbaros.
Derin bir nefes verdim.
İntikamımı almaya çok az kalmıştı. Her şeyin son bulmasına da...
Bedirhan, "Ayrıca çatıya da adam koyalım. Fark edemediğimiz bir olay ile karşılaşmayalım. Her şeye hazırlıklı olalım." dedi.
Gizem, "Babamı yakaladığınızda ne olacak?" diye sordu.
Korktuğunu ne kadar saklamaya çalışsa da fark ediyordum. Çok korkuyordu.
"Anneme yaptıklarının bedelini ödeyecek." dedim.
"Direkt öldürecek misin? Yoksa şu mutfaktaki adamlara yaptığın gibi işkence mi yapacaksın?" diye sordu.
Soruyu sorarken sesi titremişti.
"Ablacım bunu bilmesen daha iyi olacak. Sadece hak ettiğini bulacak." dedim.
Gizem ona acı çektireceğimi, işkence yapacağımı anlamıştı.
"Tamam abla. Şimdi müsaadenizle ben odamdayım." diyerek ayağa kalkan Gizem odadan çıkınca Bedirhan bana sanki izin istermiş gibi baktı.
"Git ve onu teselli et. Ne olursa olsun senelerce o adamın iyi biri olduğunu sandı. Şimdi temelli kaybettiğini bilmek üzmüştür." dedim.
Bedirhan ayağa kalkarken Barbaros, "Biz de işe gidelim." dedi.
"Gidelim." dedim ve ayağa kalktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalan
ChickLitAnnesinin ölümünü araştıran bir mafya, katile ulaşmak için bir başka mafyanın çevresine girip ona yakınlaşmaya başlar. Yalanlar ile kurulan bir evlilik, intikam ve aşk.