Çıkmıyorum

1.7K 131 64
                                    

Özgürler gittiğinde yorgunlukla esnedim. Barbaros'un merdivenlerden çıktığını görünce "Nereye?" diye sordum.

"Üst kata çıkıyorum. Birkaç seçenek var zaten."

"İşte birkaç seçenek var." dedim.

"Uyumaya gidiyorum, Gamze. Rahatladın mı?" diye sorduğunda yanına gittim.

"Nerede uyuyacaksın?"

"Banyoda uyuyacağım." diye cevap verdiğinde "He iyi." dedim ve yanından odasına gittim.

Barbaros da arkamdan odasına girince "Hayırdır?" diye sordum.

"Kendi odama girdim diye hesap mı vereceğim?"

"Evet."

"Uyuyacağım, Gamze. Şimdi odamdan çıkar mısın?" diye sordu.

"Burada ben uyuyacağım." dedim.

Barbaros derin bir nefes alıp verdi. Galiba benimle uğraşmaktan sıkılmıştı.

"Benim odamda mı?"

"Tüm gün boyunca ateşin düşsün diye uğraştım. Şimdi de onun karşılığını alıyorum."

"Ben el sıkışmadım. Karşılığını almaya çalışma."

Cevap vermedim ve dolabından bir tişört aldım.

Üzerimdeki tişörtü çıkardığımda Barbaros, "İnsan odadan çıkar." dedi.

"Ben niye çıkayım? Sen çık." dedim.

"Ulan çünkü burası benim odam. Benim odam."

Onu umursamadan tişörtü giydim.

"Daha babamla evlenmedin bile. Niye bizim evde kalıyorsun? Git, kendi evine."

"Zaten yarın babanla evleneceğim. Bir gün fazladan kalmışım. Çok mu?" diye sordum.

Barbaros bana söylenirken onu umursamadan yatağın üzerindeki serili yorganı açtım ve "İyi geceler." dedim.

Barbaros yatağa uzanmayayım diye kolumu tutunca ona baktım.

"Hadi bugün odamda kaldın, diyelim. Evlendikten sonra ne yapacaksın?"

Bunu hiç düşünmemiştim. Zaten birkaç güne babasını öldürüp Barbaros'a plana göre evli olduğumuzu gösterecektim.

Ondan sonra da zaten hem babasının odası boş olacaktı hem de Barbaros'a yakınlaşmak için onun yanında kalmaya çalışırdım.

Sırf Barbaros'u sinirlendirmek için, "Senin çalışma odanı kendime göre ayarlarım." dedim.

"Bunu yapamazsın!" diye bağırdı.

"Bağırma oğlum. Kocacığım uyanacak." dedim.

Dalga geçtiğim için gülerken Barbaros, "Öyleyse evlendikten sonra kocacığının yanında kalırsın." dedi.

Barbaros'u sinir etmek için, "Doğru diyorsun orada yatarım. Hatta sana kardeş yapmalıyız. Şirin mi şirin bir bebek. Geç de olsa abi olacaksın." dedim.

Barbaros güldü. "Tek başına ayakta duran bir kadın iken horlayan bir koca ve sürekli ağlayan bir bebeğe sahip olacaksın. Eh hamilelik, çocuk büyüsün derken şirketten baya uzak kalacaksın. Neyse ki bizimle birleşiyorsun. İşleri biz yürütürüz."

Sessizce yutkundum.

Böyle bir hayata sahip olacağıma ölürüm daha iyi.

"Artık sana da birini bulurum. Gelinim ile çok eğleneceğim." dedim.

Barbaros yutkunurken sırıttım.

"Gece soğuk olur, koltukta yatarken üşütme. Üzerine bir örtü al." dedim.

Yorganı üzerine çekerken "Çıakrken ışığı da kapatır mısın, canım oğlum?" diye sordum.

"Çıkmıyorum, cici anneciğim."

Barbaros ışığı kapattıktan sonra sanki ben yokmuşum gibi yatağa uzandı ve üzerine yorganı çekti.

Yatakta sıkışınca Barbaros'u itekledim ve "Ne yapıyorsun?" diye sordum.

"Uykum geldiği için yatağımda yatıyorum.

"Uykun geldiği için mi yoksa benimle uğraşmak için mi yatıyorsun pek anlaşılmıyor." diye söylendim.

"Benimle yatma fırsatına eriştin. Söylenme de uyu. Yoksa koltuğa ben değil, sen gidersin."

Kurduğu cümle ile kaşlarımı çattım. O beni mi tehdit etmişti?

Cevap vermedi . Barbaros ile uğraşmak istemiyorum. Zaten birkaç gün sonra çok uğraşacağım.

Barbaros sırtını dönüp beni aşağı doğru ittirince tişörtünü tuttum.

Tişörtünü bıraktığım an yere yapışacaktım. Barbaros da bunun farkındaydı, bilerek yapıyordu.

Barbaros yatakta doğrulunca hızlıca düşmemek için Barbaros'a yaklaştım.

Tişörtünü çıkartıp sandalyenin üzerine attıktan sonra "Hava sıcak." dedi.

"Tabii öyle."

Barbaros geri yanıma uzanıp beni yavaş yavaş yataktan düşürmek için bana doğru geliyordu.

Bu sefer tutunmak için tişörtü yoktu. Bilerek yapıyor şerefsiz!

Barbaros'a sırtımı döndüm ve ben de onun bana yaptığı gibi onu yavaştan yataktan ittirmeye başladım.

YalanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin