Eve geldiğimizde ilk işim salonda takılan Gizemlerin yanına gittik.
Yanlarına geldim diye şaşıran bizimkilere tebessüm ettim.
"Galiba ölenle ölürsek hayattakilere haksızlık yaparız."
Gizem hızla ayağa kalkıp bana sarıldığında ellerimi sırtına koydum.
"Bir an hiç aramıza dönmeyeceğini sandım." diyen Gizem'e "Sadece kendimi toparlamam gerekiyordu." dedim.
Gizem benden ayrılınca bana bakan Özgür'e baktım. Ne kadar çaktırmamaya çalışsa da içindeki yangınları fark edebiliyordum.
"Beni boşverelim. Şu anki konumuz farklı." dedim ve koltuğa oturdum.
"Evet, artık babanı yakalayalım." diyen Bedirhan ile onu onaylamayarak kafamı salladım.
"Konumuz Aşkın. Tabii doğal olarak Özgür de." dedim.
Özgür acıyla gülümserken "Artık Aşkın ile yollarımız ayrıldı. Daha fazla konuyu uzatmaya gerek yok." dedi.
"Hayır, gerek var. Niye yollarımız ayrıldı? Gay bir adamın bir kadınla evlenmesine sebep olan olay ne?" diye sordum.
"Aşkın artık bu ilişkiyi uzatmak istemiyormuş. Ben de ona saygı duydum ve ondan ayrıldım."
"Konuşmadan dolayı mı oldu bunlar? Buradakileri bırakıp yurt dışına taşınmayı kabul etmedi mi?" diye sordum.
"Hayır." diyen Özgür ile kaşlarımı çattım.
Merakla, "O zaman niye ayrıldı?" diye sordum.
"Yurt dışına çıkmakla ilgili isteklerimi ona anlatmak için yanına gitmiştim ama o konuşmama izin vermeden ayrılmak istediğini söyledi. Bu ilişkinin bir geleceği olmayacağını biliyormuş ve daha fazla oyalanmak istemiyormuş."
Kaşlarımı çattım.
"Geleceği olmadığını bildiğini bir ilişkiyi uzatmak istemediği için senden ayrılıyor ama ilişki yaşamayacağı biriyle evleniyor. Çok saçma." dedim.
"Onun kararı, ona karışamayız." diyen Özgür ile ona onaylamayarak baktım
Bedirhan, "Bundan dolayı kendini onun gözüne sokmak için nikah şahidi oldun." dedi.
Şaşkınlıkla "Ne?" diye bağırdım.
"Aşkın değer verdiğim bir arkadaşım. O yüzden nikah şahidi olmak istedim. O da kabul etti. Abartılacak bir şey yok."
"İki hafta sizinle ilgilenmedim. Hemen batmışsınız. Bu ne hal oğlum?" dediğimde Gizem, "Bu sefer ben hiçbir şey yapmadım." dedi.
"Aferin sana."
Özgür, "Artık baban konusuna dönebilir miyiz?" diye soru yönelttiğinde "Dönemeyiz. Aşkın'ın göz göre göre sevmediği biriyle evlenmesine izin veremeyiz." dedim.
Özgür sinirle ayağa kalktı.
"Kendisi beni bırakmak istedi! Kendisi evlenmek istedi! Zorlama mı var diye çok araştırdım. Öyle olmasını da umdum ama değil! Neymiş babası ile arasını düzeltip işe yarayacak bir şey yapmak istiyormuş. İstediği buysa yapsın. Karışmayalım."
Sonlara doğru sesi titremişti.
Ayağa kalktım ve "Aşkın seni seviyordu. Sen de onu seviyorsun. İlla bir şey olmuştur." dedim.
"Öyleyse bile bırakalım. Artık çabalamayacağım. Çünkü en son onunla bu konu hakkında konuşmaya çalıştığımda beni kovdu ve karışmamamı istedi."
Üzüntüyle "Özgür." dedim.
"Gamze şimdi babanı yakalamak için bir plan yapalım mı? Yoksa gidip hava alacağım."
Zorlamamaya karar verdim.
"Eğer ikinizin de isteği buysa bu konuyu kapatalım ve babamı yakalamak için harekete geçelim." dedim.
Özgür geri koltuğa oturunca yerime oturdum.
"İki haftadır en dibe çökmüşsünüz ama babam konusunda bir gelişme var mı? Bir şeyler öğrenebildiniz mi?" diye sordum.
"Bir hafta boyunca onu takip ettirdik. Hala peşinde adamımız var. Tüm programını biliyoruz. İstediğin zaman öldürebiliriz. Sonuçta artık işkence yapmak istemiyorsun." dedi Barbaros.
"Öyleyse vakit kaybetmeden gidip öldürelim." dedim ve ayağa kalktım.
Bedirhan şaşkınlıkla "Şimdi mi?" diye sordu.
"Daha fazla oyalanmaya değer mi? Öldürüp kurtulalım." dedim.
"Peki öyleyse, gidelim." diyen Özgür ayağa kalktığında Gizem, "Dikkatli olun." dedi.
"Oluruz, endişelenme."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalan
ChickLitAnnesinin ölümünü araştıran bir mafya, katile ulaşmak için bir başka mafyanın çevresine girip ona yakınlaşmaya başlar. Yalanlar ile kurulan bir evlilik, intikam ve aşk.