Yalan

Kurtulmak

Kimliğimle birlikte Barbaros'un kimliğini çıkardım ve "Ne yapacağınızı bilmiyorsunuz, değil mi?" diye sordum.

"Evet, Gamze Hanım. Kerim Bey'e teslim edeceğiz ve o yarına kadar her şeyi halledecek."

Verdiği cevap ile tatmin olmuştum.

"Kerim'e söyleyin, yarın en geç yedide nikah kıyılsın istiyorum. Sekizde Orhan Kayabey geri eve dönüyor." dedim.

"Söyleriz Gamze Hanım."

Onlar gidince geri salona geçtim.

"Artık uyusam iyi olacak. Yarın iş var." dedim.

"Şirketleri birleştirmek için yarın çok çalışmalıyız." diyen Orhan Bey'e "Öyle. Zaten birleşmenin haberini çalışanlarım aldı. Kolayca halledeceğiz." dedim.

"Barbaros birleşmeyi kabul etti ya, gerisi dediğin gibi kolayca halledilir."

"Ee nerede kalıyorum?" diye sordum.

Orhan Bey, "Güzel soru." diye mırıldandığında yüzüne baktım.

Herhalde koca evde misafir odası vardır. Niye bu kadar düşünme gereği duydu?

"Barbaros ile evde ayrı çalışma odalarımız olsun diye misafir odasını çalışma odasına çevirmiştik."

Bu işin sonunun nereye varacağını anlamıştım.

"Sonuç olarak nerede yatacağım?" diye sordum.

Orhan Bey bir şey söyleyecek, çekiniyordu.

Ne söyleyeceği de ortadaydı. Annemin katili için zaten aynı ortamda bulunuyordum. Üzerine aynı yatakta yatamam.

O konuşmadan söze girdim. "Sadece bir örtü verin yeterli olur. Koltukta yatarım."

"Rahat eder misiniz?" diye sorduğunda "Ederim." dedim.

"O zaman ben size örtü getireyim." diyerek gittiğinde ofladım.

İş için evlendik, adam utanmasa Barbaros'a kardeş yapalım diyecek.

Telefonumu elime aldıktan sonra Özgür'e mesaj yazdım.

"Özgür."

"Adam iş için diye diye beni yatağa atacaktı."

"Öldürüp kurtulmak istiyorum."

Özgür çevrimiçi olduktan birkaç saniye sonra mesaj yazdı.

"Ne?"

"Götüne dikkat et."

Oflayarak, "Kendimi tutumayarak laf edeceğim. Görecek." yazdım.

"Barbaros'a ilacı verebildin mi?" diye yazan Özgür'e "Kendinden geçti. Kimlikleri de adamlarıma verdim. Kerim'e ulaştıracaklar. O halledecek." yazdım.

"Senin evleneceğini hiç düşünmezdim." yazdığında güldüm.

Orhan Bey elinde örtü ve yastık ile gelince "İyi geceler." dedim.

Yastığı koltuğa koyduğumda Orhan Bey, "Rahat edebileceğine emin misin?" diye sordu.

"Eminim."

"Bir şey isteyecek olursan odam Barbaros'un odasının çaprazındaki odadayım."

Gelmeyeceğim adam, gelmeyeceğim. Anla.

"Odadan çıkarken ışığı kapatmanız yeterli olur."

"Tatlı rüyalar." diyerek giden Orhan Bey ışığı kapatınca derin bir nefes aldım.

Telefonumu geri elime aldım ve Özgür'e "Yakın zamanda dul kalacağım." yazdım.

"Biraz daha zorlarsan en hızlı dul kalan insan olacaksın."

Koltuğa uzandım ve örtüyü üzerime çektim.

"Gizem ile konuştun mu hiç?" diye sordum.

"Konuştum. Pişmanlık duyuyor. Sen de konuşsan iyi olacak."

"Biliyorum. İlk fırsatta da konuşacağım." yazdım.

Özgür, "Yarın onu da getireyim mi?" diye sorunca "Getir." yazdım.

"Tamamdır. Şimdi uyuyacağım. Sonra konuşuruz."

"Tamam. İyi geceler."

"İyi geceler."

Özgür ile olan sohbetten çıktıktan sonra Gizem'e yazdım.

"Gizem."

"Efendim abla." Anında cevap vermişti. Gülümsedim.

"Yarın işten izin al. Evleneceğim."

"Orhan Kayabey ile mi?"

"Kimle evleneceğimi yazacağım ama bir başkası öğrenirse beni öldürürler. Çeneni kapalı tutacağına söz verir misin?"

"Ben bir kez hata yaparım. Söz veriyorum, kimse bilmeyecek."

"Barbaros ile evleneceğim ama onun dahi haberi olmayacak. Bir gün sonra da Orhan Kayabey ile sahte nikahım olacak."

"Nasıl? Onunla mı sahte nikah planladın?"

"Hayır. Orhan Kayabey dahil herkes o evliliği gerçek sanacak. Evliliğin sahte olduğunu ve aslında Barbaros ile evlendiğimi Özgür, Kerim ve birkaç adamım biliyor. Şimdi de sen öğrendin."

"Ay bana sır verdin. Kimseye söylemem, endişelenme."

"Şimdi yatacağım. Yarın detaylı konuşuruz."

"Tamam, abla. İyi geceler!"

Kalpli stickerler atınca gülümsedim. "İyi geceler kardeşim."