Yalan

Tatlısın

Bedirhan, "Demek Orhan Amca ile evleneceksin." dediğinde "Öyle." diye mırıldandım.

Aşkın, "Çok garip. Elif Teyze'den sonra Orhan Amca'nın evleneceğini hiç düşünmemiştim." dediğinde Barbaros'a baktım. Konunun açılması canını sıkmıştı.

"Sadece iş için evleniyoruz. Bir anlamı yok." dedim.

"Peki gelecekte boşanmayı düşünüyor musunuz?" diye sordu Bedirhan.

Bunu daha önce hiç düşünmemiştim. Önce Orhan Bey'i sonra Barbaros'u öldürecektim.

Sonuç olarak da dul kalacaktım. Boşanmaya gerek yoktu.

"Hiç düşünmedim ama boşanırım. Bu evliliği nasıl reklam için yaptıysak yine reklam için boşanırız." dedim.

Aşkın merakla, "Nikah memurunuz kim olacak?" diye sordu.

"Orhan Bey kendi adamlarından birilerini nikah şahidi yapacak." dedim.

Aşkın bir şey daha diyecekken "Aşkın merak ettiklerini yarın düğünde görürsün. Konuyu kapatalım mı?" diye sordum.

Barbaros'un yeterince canı sıkılmıştı.

Kapı çalınca Aşkın ayağa kalktı ve neşeyle, "Ben bakarım." dedi.

Barbaros, "Birini mi çağırdı bu salak?" diye sordu.

Bedirhan, "Özgür'ü çağırdı." dediğinde gülümsedim.

Özgür ve Gizem'in sesi duyulduğunda "Gizem kendi isteği ile mi geldi?" diye sordum.

"Ben çağırmış olabilirim."

Bedirhan'ın verdiği cevap ile gülümsedim. Gizem şimdi sevinçten uçuyordur.

Gizem ve Özgür içeri girdiğinde Aşkın arkalarından Özgür'e baka baka girdi.

Komiğime gitmişti.

Özgür, Barbaros ile aramıza oturduğunda "O kadar yer varken niye yanıma geliyorsun?" diye sordum.

"Ne o, rahatsız mı oldun?" diye sorarken kolunu omzuna atan Özgür'e baktım.

"Şirketimi sana emanet edip gidiyorum. Sen ise bundan istifade neler yapıyorsun." dediğimde Özgür hafifçe sırıttı.

Barbaros, "Sen de gitseydin." diye araya girdi.

"Birilerine bakmak için gitmedim şirkete."

"O birilerine de sorsaydın keşke. Belki bakmanı istemiyordu."

Barbaros'un kurduğu cümle ile Özgür'ün kolundan tutup onu öne doğru itekledim.

Özgür aramızda kalmamak için başka koltuğa geçerken "O birileri konuşmaktan bile aciz olmasaydı sorabilirdim." dedim.

"O birilerini hasta iken bırakabilirdin. Kendi isteğin ile şirkete gitmemeye karar vermişsin. Boşuna başkalarına laf etme."

Bu adam sinirlendiğimi bilmesine rağmen benimle niye uğraşıyordu?

Öfkelenmemek için derin bir nefes verdim.

"Anne yüreği işte. Bırakılmıyor."

"Çok tatlısın, cici anne." diyen Barbaros ile "Sen de çok tatlısın oğlum." dedim.

Barbaros ile birbirimize yapmacık gülümsemeler yollarken Aşkın, "Benim kafama bir şey takıldı." dedi.

Ona döndüğümüzde Aşkın, "Hanginiz daha büyüksünüz?" diye sordu.

"Ben." diyen Barbaros'un ardından Aşkın, "Biraz komik oldu." dedi.

"Alt tarafı babamın evleneceği kadın benden küçük." diyen Barbaros kısa bir süre düşündü.

"Biraz tuhaf."

Gizem, "Ablamın yaşı sonuçta sana daha uygun." dediğinde hepimizin bakışları onu buldu.

"Tabii aşkın da yaşı olmaz." diyen Gizem ile tek kaşımı kaldırdın.

Gizem durumu düzeltmeye çalışıyordu. "Tabii bu bir aşk evliliği değil. Sadece iş için."

"Gizem bence dur."

Bedirhan'ın lafı ile Gizem duraksadı. "Haklısın Bedirhan Bey."

"Hala mı Bedirhan Bey? Dün ne konuşmuştuk?"

"Yine de şirkette saygıyı bozmayalım demiştik." diyen Gizem ile Bedirhan, "Şirkette miyiz?" diye sordu.

"Değiliz."

"O zaman?"

"Anladım."

Bedirhan hafiften gülerken Gizem gülmemek için kendini tutuyordu.

"Ne cilveleştiniz be." diyen Aşkın'ın üzerine Bedirhan, "Sen bir sussana." dedi.

"Sustursana." diyerek sırıtan Aşkın ile Özgür yalandan öksürdü.

"Yani bantla falan, aklıma öpüşmekle ilgili hiçbir şey gelmemişti." dedi Aşkın.

Özgür, Aşkın'ın dediğine gülümserken Gizem utanmaktan dolayı kıpkırmızı olmuştu.

İnsanları anlamıyorum. Hoşlanırsın, zevk alırsın, sıkılırsın ve bırakırsın.

Niye sonu hiç olmayacakmış gibi birini seviyorlar?

Tam bir saçmalık.