"Hazır mısın Harry? Birazdan çıkacağız." Diye seslendi Lilith alt kattan. Harry üstüne son bir kez çeki düzen verip görüntüsünü aynada kontrol ettikten sonra aşağı kata indi.
Sirius kapının önünde bekliyordu. Harry de gelince Lucy'nin evinin önüne cisimlendiler. Lucy kızıyla birlikte kapıda bekliyordu.
"Geç mi kaldık?" Diye sordu Sirius Lucy'e.
"Aslında biz biraz sabırsızız. Hadi içeri geçin." Dedi Lucy. Sirius ile kısa ama samimi bir şekilde sarıldı. Harry, Lucy ile daha önce tanışmıştı ama küçük kızı Ashley ile yeni tanışıyordu.
"Harry Potter! İnanamıyorum."
"Sende Ashley olmalısın. Sirius senden çokça bahsetti." Dedi Harry.
"Ya öyle mi? Ne dedi?"
"Çok güzel olduğunu." Dedi ve göz kırptı Harry içeri geçerken. Lilith ile Ashley çok sıkı fıkı olmuşlardı zaten. Lilith kendisinden 10 yaş küçük kıza sıkıca sarılıp selam verdi.
"Biliyor musun Lilith? Annem ile senin banan..."
"Ashley! Daha sonra dedim." diye uyardı Lucy kızını. Küçük kız tamam anlamında başını salladı ve koşarak gözden kayboldu. Lilith ile Harry birbirlerine bakıp aynı şeyi düşünüp düşünmediklerini merak ettiler.
Masaya oturup yemekler yenmiş, sıra tatlıya gelmişti.
"Eee Sirius. Bize anlatacağın şu önemli mesele neymiş?" Diye sordu Harry. Aslında öyle birşey dememişti Sirius ama Harry bir şekilde bu konuyu açmalıydı. Sirius birkaç saniye sessiz kaldı. Böyle birşey söyleyip söylemediğini düşünüyordu herhalde. Lucy'e baktığında Lucy onu başıyla onayladı."Eee...biz...yani Lucy ile ben birkaç aydır birlikteyiz bildiğiniz üzere. Tabi tanışıklığımız çocukluğa dayanır ama konumuz bu değil şimdi. Biz bir karar aldık ve...biz..." Sirius'un lafını Ashley tamamladı.
"Annemle Sirius evleniyorlar." Dedi küçük kız büyük bir neşeyle. Harry ve Lilith yalandan sevinç nidaları atıyordular ama ikiside bunu çoktan fark etmişlerdi.
"Pek sevinmediniz gibi. Bir sorun mu var çocuklar?" Diye sordu Sirius endişeyle.
"Ah yo yo...çok sevindik. Sadece bunu biliyorduk zaten." Diye yanıtladı Lilith.
"Biliyor muydunuz? Ashley?"
"Yemin ederim ben söylemedim anne." Dedi küçük kız.
"Babamın cebinde sakladığını sandığı yüzüğü senin parmağında gördüğüm gün emin olmuştum zaten evlenme kararı aldığınıza."
"Bunu anlamak için dedektif olmaya gerek yok." Dedi Harry gülerek.
"Pekala...peki Ne düşünüyorsunuz?" Diye sordu Sirius.
"Düşünmek mi? Tabi ki mutluyuz sizin adınıza."
"Düğün ne zamana?" Diye sordu Harry.
"Sakin olun çocuklar. Lucy ile ortak kararımız şu ki..."
"Aile arasında sade bir düğün yeterli diye düşündük. Bu yaştan sonra gelinlik giymek gibi bir hevesim yok." Dedi Lucy utangaç bir ses tonuyla.
"Hadi ama. Çok yaşlıymışsınız gibi konuşuyorsunuz." Diye sitem etti Lilith. Aklında kurduğu düğün görüntüleri bir bir yıkılmıştı.
"18 yaşında bir kızım ve vaftiz oğlum var. Bence gayet yaşlıyım." Dedi Sirius. Ve bu tartışma gece boyunca sürdü.
-------------------
"Artık gözlerimi açabilir miyim Draco? Nereye getirdin beni?" Diye sordu Hermione. Sabah kahvaltılarının ardından Draco, kızın gözlerini bağlamış ve bir sürprizim var diyip malikaneden cisimlenmişlerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Altın Dörtlü? ~ Dramione ~ NextGen
FanfictionDraco son anda Voldemort'un Dumbledore'u öldürme emrine karşı gelir ve ölüm yiyenleri Hogwarts'a sokmaz. Hayatı tehlikede olan Draco daha fazla Hogwarts'ta kalamaz ve kendini Harry Ron ve Hermione ile birlikte zorunlu bir şekilde Grimmauld 12 numar...