"Gringotts'a girmek seninle tanıştığım günden beri en çılgın işlerden biri belki de Harry."
"Benim için sırlar odası hep 1. sırada. Bazen rüyamda Basilisk'i gördüğümü söylemiş miydim?" dedi Harry , Ron ile birlikte gülmeye başladılar.
"Durup geçmişe baktığımda Hogwarts'ta belasız tek bir yılımız bile geçmemiş. İlk yıl felsefe taşı , 2.yıl sırlar odası -ki merline şükürler olsun Basilisk'le karşılaşmadığım için mutluyum- 3.yıl ruh emiciler ve sirius , 4.yıl üç büyücü turnuvası ve Voldemort'un dönüşü ve geçen sene ki sözüm meclisten dışarı muhteşem Bakanlık baskınımız. Hayatı dolu dolu yaşamak bu olsa gerek." dedi Hermione , Harry ve Ron'a katılarak.
"2 saat boyunca geçmişi mi yaad ediceksiniz?"
"Gringotts'un açılmasına 2 saat var Draco. Ne yapmayı planlıyorsun. Belki bize birkaç çılgın Hogwarts anılarını anlatırsın. Eminim bizimkilerden daha heyecanlıdır." dedi Ron
"Hogwarts'ta okuyan hiçbir öğrenci sizin kadar çılgın şeyler yaşamamıştır. Bide oranın çok güvenli olduğunu söyler dururlardı. Onca yıl okulun altında devasa bir yılan varmış. Ve eğer izin verseydim okula ölüm yiyenleri sokacaktım düşünsenize. Adımı tarihe altın harflerle yazarlardı sanırım."
"Dumbledore'u öldürseydin adın kesin unutulmazdı orası garanti." dedi Harry
"İyi ki öldürmemişim o zaman. Malfoy soyadının getirdiği önyargıyı kırmak için Voldemort'u bile öldürebilirim."
"Böylesine ender yeteneklerin varsa neden bize daha önce söylemedin?" diye alaya aldı Ron
"Harry'e bırakıyorum o kadar. Yoksa bilirsiniz beni düelloda çok iyiyimdir."
"Aaa...tabi ya unutmuşuz. Dur hatırlatayım. Seninle en son düello yaptığımızda arkana bakmadan kaçıyordun." dedi Harry gülerek.
"Onun üstünden çok zaman geçti. 2.senemizde ne kadar düello yapmamızı bekliyordun ki? Üstelik kaçmadım ben. Sen bi anda çataldil konuşmaya başlayınca düello kendiliğinden bitti. Benim kaçtığım falan yok." dedi Draco tek solukta
"Vay canına. Sen bu konuda baya içerlemişsin Draco. Tamam söz bir daha ki düellomuzda sana yenilicem." dedi Harry , Ron ile yumruk tokuştururken Hermione'nin onaylamayan bakışlarını görmezden geliyordu.
"Eminim Draco'nun Hogwarts'ta bir kaç güzel anısı mutkaka vardır. Hogwarts'tan bahsediyoruz." dedi Hermione umutla Draco'ya bakarken.
"Sanırım en sevdiğim anım ilk Quidditch maçına çıktığım andı. Veya geçen sene sizin gizli toplantılarınızı Umbridge'ee ifşalamam da olabilir. Evet şimdi düşündüm de en iyi anım buydu kesinlikle." Şimdi gülme sırası Draco'nundu.
"Bunu unutmadık sanma." diye sessizce söylendi Ron
"Anlamadım ne dedin?"
"Diyorum ki herkes sırasıyla Hogwarts'ta ki en mutlu , en mutsuz ve en korktuğu 3 anısını anlatsın." dedi Ron
"O zaman ben başlıyorum. En mutlu anım 2 tane. Biri kelid aynasında anne ve babamı görmemdi. Diğeri de tüm sene uğraşlarımın sonunda Lupin sayesinde Patronus büyüsünü yapabilmemdi. En mutsuz anım kesinlikle 2.senemizde benim Slytherin Varisi olduğumu ve öğrencileri taşlaştırdığımı düşünmeleriydi. En korktuğum an ise Voldemort'la mezarlıkta kapana kısıldığım an olabilir." dedi Harry
"Bende siz Gryffindor'luları korkusuz sanırdım pehh..." diye gülmeye başladı Draco
"Cesur olmakla korkusuz olmak farklı şeyler. Kimse tamamen korkusuz olamaz." diye çıkıştı Hermione.
"Pekala ben devam edeyim o zaman. En mutlu olduğum an Quidditch takımına seçilmem ve kesinlikle büyük salonda ki ziyafetlerin hepsi diyebilirim. O mis kızarmış tavukların kokusu hala burnumda tütüyor. En korktuğum anım ise benim için asla değişmez ki o da Harry ile birlikte Hagrid'in verdiği ipucunu anlamak için Yasak Ormanın en diplerine gittiğimizde kaçık devasa örümceklerin saldırısına uğramamızdı. En mutsuz anım ise İksir dersleri sanırım. Evet kesinlikle iksir dersleri." dedi Ron
"Benim en mutlu anım öğrencileri Dumbledore Ordusuna kayıt ettirdiğimiz gündü. Gerçekten harika bir gündü tabi toplantılarda öyle. En mutsuz anım siz iki salağın ateş kadehi yüzünden bir ay boyunca küs olduğunuz zamanlardı. En korktuğum an ise kesinlikle 3.senemizde Profesör Lupin'in kurtadam olarak peşimize düştüğü zamandı. Ne kadar zarar görmemiş olsakta uzun zamandır kabuslarımdan çıkmıyor." dedi Hermione kurtlardan bahsederken Draco'ya yaslanmıştı.
"En mutlu anımı söyledim zaten." dedi Draco sırıtarak. Hermione'den dirseği yedikten sonra devam etti.
"En korktuğum an ilk senemizde yasak ormana gittiğimiz gece olabilir veya ölümyiyenleri kaybolan dolaptan içeri sokarken ki zaman da olabilir. En mutsuz anımı bilemiyorum. Mutlu olmadığım zamanlar diyebilirim." diye kestirip attı.
"Gerçekten çok açıklayıcı oldu." dedi Ron
"Pekala müsade edin düşüneyim. Biraz melankoli olabilir ama Noel benim için en mutsuz zamanlarım olabilir. Eve gitmeyi hiç istemezdim ve şatoda benimle birlikte kalacak arkadaşım da olmazdı. Zaten istesemde kalamazdım babam ne yapacağımı hep kendisi belirlerdi."
"Senin adına üzgünüm dostum. Keşke en başından beri bu şekilde büyütülmeye karşı çıkabilseydin tanıştığımız günden beri dost olabilirdik."
"Söylediklerin için minnettarım Harry. Hayatımda ki en büyük pişmanlığımda bu zaten."
"Biliyor musunuz? Savaş bittikten sonra Draco Hogwarts'a dönmek istiyormuş. Daha ne hayalleri var bi duysanız..." diye konuyu değiştirdi Hermione
"Heyy... Hayallerimi ikimize saklıyorum. Açık ettiğin için çok sağol Hermione."
"Hepimizin ortak hayali olabilir bu. Benim için Hogwarts hiç sahip olamadığım bir ev gibi. Hogwarts benim yuvam ve ne olursa olsun oraya geri dönmeye çabalayacağım." dedi Harry. Ron'da başıyla onaylıyordu.
"Sen teyze ve eniştenle kalıyordun değil mi? Büyücü olduğun halde neden Dumbledore seni muggle'lara verdi ki?"
"Voldemort'un bana ulaşamayacağı bir yerde olmamı istemiş ama nafile. Beni bula bula Hogwarts'ta buldu düşünsenize. Belki de Draco haklıdır. Hogwarts'ın güvenliği abartılıyordur."
"Bu konu tartışmaya açık ama artık gitmemiz gerek bankanın açılmasına yarım saat var." dedi Hermione.
------------------
Uzun zamandır yb gelmiyordu sorry
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Altın Dörtlü? ~ Dramione ~ NextGen
FanfictionDraco son anda Voldemort'un Dumbledore'u öldürme emrine karşı gelir ve ölüm yiyenleri Hogwarts'a sokmaz. Hayatı tehlikede olan Draco daha fazla Hogwarts'ta kalamaz ve kendini Harry Ron ve Hermione ile birlikte zorunlu bir şekilde Grimmauld 12 numar...