"Lucius Malfoy ve Narcissa Malfoy. Bütün bu suçlamalarda adı geçen şahısların siz olduğunuzu onaylıyor musunuz?" Diye sordu Büyü bakanı. Bu mahkemeyi bizzat kendisi yönetmek istemişti. Suçlamalar o kadar fazlaydı ki Harry bir an hiç bitmeyecek zannetti. Hermione'nin dürtmesiyle kendine geldi.
"Bu suçlamaların çoğu palavra." Diye atıldı Lucius.
"Sessizlik. İzin verilmedikçe konuşamazsınız Bay Malfoy. Şimdi Bay Harry James Potter'ı dinleyeceğiz."
Harry oturduğu yerden ayrılıp kürsüye doğru yürüdü. Otoriter bir konuşma yapması gerekiyordu. Konuşmasına Hermione'nin söylediği gibi başladı.
"Jüri üyeleri, saygıdeğer bakanım. Öncelikle bana söz hakkı tanıdığınız için minnettar olduğumu bir kez daha dile getirmek istiyorum." "Ne diyorum ben ya. Ah Hermione ah. Bu benim tarzım değil ki..." diye yakındı Harry. Küçük bir duraklamanın ardından devam etti.
"Söz konusu suçlamaların ne kadarı doğru bilmiyorum. Bildiğim tek şey Malfoylar kötü şeyler yaptı..."
"Harry ne..." diye itiraz edecekti ki Draco, Harry devam etti.
"Kötü şeyler yaptılar evet... ama burda gördüğünüz adam Draco Malfoy benim dostumdur. Siz nasıl dost olursunuz dediğinizi duyar gibiyim. Merak etmeyin elimden geldiği kadar özet geçeceğim. Draco ile ben bundan 7 ila 8 ay öncesine kadar düşman sayılırdık. Birbirimizi gördüğümüz yerde yaralamaktan tereddüt etmeyecek kadar hemde."
"Ah o günleri özlüyorum." Dedi sessizce Draco.
"Ta ki Hogwarts'tan ayrılmak zorunda kalana kadar. Draco, Voldemort'tan aldığı emre karşı koydu ve tarafını değiştirdi."
"Ne emriydi o?" Diye sordu jürilerden biri.
"Dumbledore'u öldürme emri."
Herkes aynı anda Ne? Nasıl olur? Gibisinden sorular yöneltiyordu.
"Draco bunu reddetti ve ben o gece Hogwarts'tan ayrılmak zorundaydım. Voldemort benim peşimdeydi ve Hogwarts'ta kalmam diğer öğrenciler için iyi olmazdı. Aynı şekilde emrine itaat etmediği için Draco'nun da peşine düşecekti ve o da Hogwarts'ta kalamazdı. Dumbledore bizim bir arada kalmamızı önerdi ve bize bir görev verdi. Daha önce verdiğim röportajları okuduysanız hortluluklar ile olan görevimi bilirsiniz burda anlatmaya gerek görmüyorum."
Bakan tamam anlamında başını salladı.
"Herneyse. Bu yaklaşık 8 aylık süreçte bizler çok iyi dost olduk. Draco pek çok kez hayatımı ve arkadaşlarımın hayatını kurtardı. Voldemort'u yok etme yolunda bize yaptığı yardımları saymakla bitiremem. Yani diyeceğim o ki Voldemort bugün yoksa en az benim olduğu kadar Draco'nun da sayesinde mümkün oldu. Ailesinin bu suçlamalardan aklanmasını istemek benim ve Draco'nun en doğal hakkıdır. Savaşı bitiren biri olarak bana verdiğiniz çok kapsamlı yetkileri biliyorum. Bunları kullanmakta özgür olduğumu da biliyorum. Bu davayı şuan düşürebilecek hakka sahip olduğumun farkındayım ama şunu anlamanızı istediğimden bu konuşmayı yapıyorum. Malfoylar karanlık günlerin bitmesine çok vesile oldular ve benim nazarımda masumdurlar. Bakanlığın bana verdiği yetkiyi gözardı ederek kararı size bırakıyorum. Eminim doğru olanı seçeceksinizdir." Dedi Harry. Hermione'nin yanına döndü ve oturdu.
"Harry! Ne yaptın. Ya..."
"Merak etme Hermione. Doğru karara varacaklar." Dedi Harry
Jüriler ve bakan 1 dakika kadar sessiz bir tartışmanın ardından sonuca vardılar. Bakan ayağa kalkarak kararı açıklamaya başladı.
"Karar. Davası görülen Lucius ve Narcissa Malfoy'un aşağıda belirtilen suçlamalar ışığında büyücülük dünyasına veridikleri zarar aşikârdır. Buna karşın büyücülük dünyasının gördüğü en karanlık günlerin bitmesine vesile olduklarınıda bizzat bu karanlık günleri bitiren kişiden duyduk. Mahkemenin kararı doğrultusunda davanın düştüğünü söyleyebilirim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Altın Dörtlü? ~ Dramione ~ NextGen
Fiksi PenggemarDraco son anda Voldemort'un Dumbledore'u öldürme emrine karşı gelir ve ölüm yiyenleri Hogwarts'a sokmaz. Hayatı tehlikede olan Draco daha fazla Hogwarts'ta kalamaz ve kendini Harry Ron ve Hermione ile birlikte zorunlu bir şekilde Grimmauld 12 numar...