Altın Dörtlü? ~ Dramione ~ NextGen

88~ Quirrell

Lily gözlerini araladığında elini havaya kaldırmış, sanki ilk defa görüyormuşcasına inceleyen Scorpius'u gördü.

"Günaydın."

"Günaydın Kızıl."

"Ne yapıyorsun."

"Çok garip. Sanki parmağım hala yerinde de hissediyorum gibi. Kaşınıyor sanki." Dedi Scorpius. Lily, elini tutup öptü.

"Keşke bunlar hiç yaşanmasaydı."

"Bir de iyi tarafından bak. Gece birlikte uyuduk ve kimsenin umrunda olmadı."

Lily o an fark etmişti gece birlikte kaldıklarını. Yataktan kalkıp kan içindeki kıyafetlerine baktı ve iç geçirdi.

"Tüm gün böyle durduğuma inanamıyorum. İkimizde hala kan içindeyiz." Dedi ve gülümsedi. Scorpius da yataktan kalktı ama bir an dengesini kaybedip geri yatağına düştü.

"Çok kan kaybetmişsin. Bir süre dengeni kurmakta zorlanacağını ve halsizleşebileceğini söyledi Sirius."

"Duş alıp üstümü değişmem gerek." Dedi ve tekrar ayağa kalkıp banyoya kadar ağır ağır yürüdü. Lily koluna destek atıp yardım etti.

"Ben odama gidip kıyafetlerimi değiştirir değiştirmez geri gelicem. Sakın bensiz merdivenlerden falan inme." Dedi Lily ve kapıyı açtı. Yerde kendi kıyafetlerini gördüğünde, annesinin onun için bıraktığını anlamıştı. Kıyafetleri alıp kapıyı kapattı ve üstünü değiştirmeye başladı. O sırada banyodan su sesleri gelmeye başlamıştı. Eski kıyafetlerini katlayıp kapının kenarına bıraktıktan sonra yatağa uzandı ve seslendi.

"Scorp? Nasıl gidiyor? Düşüp bayılmadın değil mi?"

Scorp içerden karşılık verdi.

"Ha ha. Alt tarafı biraz kan kaybettim. Tüm kanım çekilmedi vücudumdan." Dedi ve beline bağladığı havlu ile dışarı çıktı. Göğsünden karnına kadar su damlacıkları süzülüyordu. Lily gözlerini devirip başka yere bakmaya çalıştı.

"Üstünü mü giyinsen acaba?"

"Neden? Böyle daha rahat hissediyorum."

"Ben daha rahat hissetmiyorum ama. Hem annenin sesi geliyordu koridordan. Odaya girse yanlış anlaşılmak istemiyorum."

"Merak etme. Annemin birşeyleri doğru anlamak üzerine özel bir yeteneği var ve üstelik kapıyı çalmadan asla içeri girmez." Dedi Scorpius yaklaşarak. Lily yataktan kalkıp dolaba gitti ve rastgele eline geçirdiği bir tişörtü Scorpius'a fırlattı. İnceden sırıtarak üstünü giyinen Scorp konuştu.

"Pantolon yok mu?"

Lily tekrar dolaptan rastgele bir pantolon çıkarıp fırlattı.

"İçerde giyin."

Scorpius banyoda üstünü tamamen giyinip saçlarını da kuruladıktan sonra geri geldi. Lily'nin yanına gelip başını dizlerine koydu ve uzandı.

"Farkettin mi? Biz ne zaman birlikte olsak ertesi gün mutlaka başımıza birşeyler geliyor. İlk seferinde Ölümyiyenlerin ağır saldırısı ve Hogwarts, ardından dünkü olay"

"Evren bizi bir araya getirmemek için elinden geleni yapıyor herhalde." Dedi Lily, Scorpius'un saçlarını karıştırırken.

"Bu teoriyi doğrulamak için bu gece de benimle kal. Bakalım yarın başımıza ne işler gelecek."

"Yanımda sen olduğun sürece hiçbirşey olmaz." Dedi Lily ve eğilip dudağından öptü. O sırada kapı açıldı. Gelen Hermione'ydi, açar açmaz tekrar kapattı kapıyı ve ardından seslendi.