104 - VEDA - (Kısmi Final)

835 65 76
                                    

Herşeyin başladığı yer. Harry ve diğerleri bunun ne olabileceği hakkında tartışıyorlardı. Pek çok teorileri vardı elbette. Godric's Hallow, Hogwarts, Riddle Mezarlığı, Dumbledore'un Voldemort'u bulduğu yetimhane, ilk cinayetini işlediği mağara. Herhangi bir yer olabilirdi. Yine de en yüksek ihtimal olan yer Godric's Hallow'du. James ve Lily Potter'ın öldüğü o yer. Harry'nin hayatta kalıp, Voldemort'un düştüğü o yer. Orası olmalıydı.

"Ne düşünüyorsun Harry?" Diye sordu Hermione. Hep birlikte Sirius'un evine gelmişlerdi. Harry kendini bıraktığı koltuktan doğrulup gözlüklerini çıkardı. Başının ağrısından artık gözlüklerine bile tahammül edemiyordu.

"Ben...bilmiyorum. Ne olacaksa 3 gün sonra olacak ve herşeyin başladığı yerden kastı ne anlamıyorum. Godric's Hallow olabilir, başka bir yerde olabilir. Doğrusunun hangisi olduğunu nerden bilebilirim."

"Bilemeyiz. O yüzden vakti geldiğinde muhtemel bütün mekanlarda olmalıyız." Dedi Draco.

"Bilemiyorum. Voldemort, kelime oyunu yapmayı seviyor. Bambaşka bir yerde olabilir."

"O yüzden Hogwarts'ta sen durmalısın. Büyük seherbaz ekipleri oluşturup tahmin ettiğimiz yerlerde Voldemort'u bekleriz. Eğer onu doğru yerde bulamazsak çocuklar ile tehdit ettiğinden eninde sonunda Hogwarts'a gelecektir. Yani en azından öyle söyledi değil mi? Hogwarts'ın savunmasını düşüremeyiz. Voldemort artık tek başına olsa bile en büyük tehdit halâ." Dedi Hermione.

"Haklısın Herm. Hogwarts'ı bizzat korumalıyım. Ben...özür dilerim biraz dinlenmem lazım. Daha sonra konuşabilir miyiz?" Diye sordu Harry ve üst kata odasına yöneldi. Ginny de peşinden gitmişti.

"Tekrar Voldemort ile karşılaşmak onun için çok zor olmalı." Dedi Hermione.

"Kendini toparlasa iyi olur. Hiçbirimiz Voldemort'u durduracak güce sahip değiliz. Alınma ihtiyar." Dedi Draco, Grindelwald'ı kastederek.

"Alınmadım zaten. Voldemort gerçekten yetenekli ama Potter'ın söylediğini birşey dikkatimi çekti. Voldemort'un büyü gücü gerçekten zayıf gibi. Aldığı tüm kuvvet, Merlin'in asasından geliyordu. Onu asasından ayırabilirsek, herşey çok daha farklı olur."

"Grindelwad'a katılıyorum. Karşılaştığımızda hissettiğim büyü Voldemort'dan değil asadan geliyordu. Çok tehlikeli birşey. Onunla yapabileceklerini hayal bile edemiyorum." Dedi Joseph.

"İyi ki halâ Harry'e takıntılı. Umalım da 3 gün içinde kimseye zarar vermesin." Dedi Ron.

-

"Harry, bana anlatmadığın birşey mi var?" Diye sordu Ginny. Harry ile birlikte yatağa uzanmış öylece duruyordular.

"Çocukları düşünüyorum. Hatta Hogwarts'ta ki bütün çocukları. Ya Voldemort'a karşı gelemezsem ve çocuklara zarar verirse."

"Bunları düşünme. O bu hayattaki bütün şanslarını tüketti. Artık ruhu olmayan bir et parçasından ibaret. Kendin söyledin. Onu en güçlü formundayken alt etmiştin. Şimdi de edersin. Senden hiç şüphem yok Harry."

"Umarım haklısındır Gin. Haklı olmana o kadar ihtiyacım var ki." Dedi Harry, karısına sıkıca sarılırken. Bir an olsun tüm dertlerini unutturabiliyordu Ginny.

-

Hope heyecanla rüyasından uyandığında en son kalkanın kendisi olduğunu fark etti. Lily hariç herkes gitmişti bile.

"Yine kabûs mu?" Diye sordu Lily.

"Ne? Ah...yok bu sefer güzel bir rüyaydı." Dedi Hope rüyasını hatırlarken. Bir önceki gün James ile ihtiyaç odasında geçirdikleri anı görmüştü. Aklına gelen düşünceyle hemen yorganın altına baktı ama tahmin ettiği şey olmamıştı. Rahat bir nefes verip konuyu değiştirmek adına sordu.

Altın Dörtlü? ~ Dramione ~ NextGenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin