63~ Öpücük

1.6K 90 28
                                    

Albus her yerde Elizabeth'i arıyordu ama hala bulamamıştı. Son çare olarak tekrar kütüphaneye gitmişti. Kitaplarını koyduğu masaya oturdu ve beklemeye başladı. Kitabın arasından taşan küçük kağıt dikkatini çekmişti. Kağıdı eline alıp okudu.

"Dün gece herşeyi kararlaştırdık biliyorum ama kafam allak bullak. Belki biraz birbirimize gözükmesek iyi olur Al. Özür dilerim."

"Lanet olsun!" Dedi Albus. Kağıdı cebine tıkıştırıp Gryffindor ortak salonunun yolunu tuttu. Amacının ne olduğunu kendiside bilmiyordu ama Elizabeth ile konuşmalıydı. Şişman hanım portresinin önüne geldiğinde yere bağdaş kurmuş oturan Scorpius'u görmeyi hiç beklemiyordu.

"Scorp? Ne işin var burda?"
Scorpius hiç duymamış gibi öylece tavanı izliyordu. Albus onun görüş alanına girdiğinde Scorpius hayal dünyasından çıktı.

"Hı? Hey Albus. Ne işin var burda?"

"Aynısını önce ben sordum."

"Ah...şey biz...yani ben ve Lily Hogsmeade'den geldikte...ödevini verdim. Yani benim yaptığım ödevi. Ya sen?"

"Hiç...Elizabeth ile ders çalışacaktık ama rahatsızmış sanırım gelmedi. Ona bakmaya geldim."diye uydurdu Albus.

"Bir Slytherinliyi asla içeriye almazlar. Hadi gidelim. Sabah birlikte gelir bakarız." Dedi Scorpius. Şuan Lily'i ne kadar çok görmek istesede aldığı öpücükten sonra saçma salak davranacağını bildiğinden sabaha kadar sabretmeyi seçmişti.

---------------------------------------

"Sorgular tamamlandı Harry. Rapor hazırlanıyor şuan." Dedi Ron. Harry'nin yeni ofisinde tur atıp bir yandan da elindeki eski raporlara bakıyordu.

"Başkan olur olmaz bu olayın gerçekleşmesi de gerçekten çok manidar oldu. Nereye gitti bu kaçak ölümyiyenler anlamıyorum. Neyi planlıyorlar?"

"Tüm bu sorular beni acıktırdı. Draco bir an önce raporu getirsede kızların yanına gitsek."

"Kızlar mı? Bir programımız mı vardı?" Diye sordu Harry.

"Söylemedim mi? Bu akşam hep birlikte yemeğe gidiyoruz. Tabi Hermione ve Pansy'nin işi erken biterse." Dedi Ron. O sırada Draco aniden içeriye girdi.

"Raporlar hazır. Veritaserum verildi. Herkes temiz gibi gözüküyor. Çıldırmak üzereyim. Yer yarıldı da içine girdiler sanki. Koca denizi yüzerek geçmeleri imkansız." Dedi Draco ve kendini koltuğa fırlattı. Harry'nin aklında bir fikir belirdi.

"Ya Azkabandan hiç ayrılmadılarsa? Ya hâlâ adada bir yerdeyseler?"

--------------------------------------------------

Scorpius günün ilk dersinden sonra Lily'i iksir sınıfına doğru giderken görmüştü. Gidip konuşmak istiyordu ama yanında Vivien ve Rose varken konuşması imkansızdı.

"5.sınıf Slytherin ve Gryffindorluların nerdeyse derslerinin yarısı ortak. Keşke 5.sınıf olsaydım." Dedi kendi kendine ve bir sonraki dersi için yolunu değiştirip uzaklaştı. Koridorun köşesini döndüğünde Bety ile çarpıştı.

"Bety? Nerelerdeydin? Albus tüm gün seni aradı durdu."

"Hiç...sadece biraz işlerim vardı." Diye geçiştirdi ve yere düşen kitaplarını alıp hızlı bir şekilde yürümeye başladı. Olabildiğince az kullanılan yerlerden gidip Albus'a rastlamamayı planlıyordu ama söz konusu Albus olunca bu pek de mümkün görünmüyordu. Sihir tarihi dersinin ilk bir kaç dakikasını kaçırmasına mâl olsada uzattığı yolu sayesinde Albus'a yakalanmadan sınıfa girdi. Yaklaşık 2 saat süren sıkıcı dersin ardından Bety yine aynı yolları kullanarak Gryffindor ortak salonuna yürümeye başladı. Albus'un şatoda giremeyeceği tek yer orasıydı. Ya da o öyle düşünmüştü. Şişman hanım portresinin önüne geldiğinde tablodaki kadınla kavga eden Albus'u gördü. İçerden Mick Finnigan çıktı.

Altın Dörtlü? ~ Dramione ~ NextGenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin