15.BÖLÜM: KAYBETME(K)

7 0 0
                                    

15.BÖLÜM:"KAYBETME(K)..."                                   (Part7)

-Nedenler, seçimler ve bedelleri...

Tarih: Yalancı(lar).

Saat: 16: 07.

Saat: 23: 00

Telefonum zil sesi ile anlık yaşadığım korkudan dolayı yerimde zıplarken ekipte bulunan Hasan adındaki birinin işareti ile birlikte soğukkanlılığımı korumaya çalışarak telefonu açmak istedim fakat ben daha hamle yapamadan telefon kapandı. Şaşkınlık, tedirgin ve korku içinde bir şeylerin kötü gittiğini düşünmeye başladığımda telefonuma gelen bildirim sesiyle kaşlarımı çattım.

Esra yanıma gelip açmamı söylediğinde sakin olmaya çalışarak telefonumun şifresini girdim.

"Sakin ol, sakin ol... Lütfen, birazcık daha... Çok az kaldı, bu sefer cidden çok az kaldı..." diyerek kendime sessizce telkinlerde bulunuyordum. Çünkü Olric dayanmam gerektiğini biliyorum. Sınırlarımın sınırındayım ve dayanacak gücümün kırıntısı bile kalmadı ama yapmak zorundayım çünkü hissediyorum.

Ona yaklaşıyorum. Belki adım adım, belki yavaşça ama yaklaşıyorum.

Şimdi olmaz.

Ekranda gördüğüm video ile ne olduğunu anlamasam da hiç düşünmeden oynat tuşuna basıp beklemeye başladım; Mekanın karanlığından ve etraftaki ışıkların yetersizliğinden dolayı neler olduğunu tam olarak göremesem de yerden yüksekte ve duvarda asılı duran iki kişinin olduğunu görebiliyordum.

"Kayıt başladı mı?" diye sordu yabancı bir erkek sesi. Sesi kameranın arkasında yer alıyordu ve kameracıyla konuşuyordu. Kayıt altına alınmış bir video olduğunu anlamam çok da uzun sürmedi. Kameracı işaret vermiş olacak ki, konuşan kişi görüş açımıza girdi ve tam kameraya bakarak büyük bir kahkaha attı.

"Beni özledin mi Çığlık?" Bu ses her zaman duyduğum ve benimle telefondan konuşan kişinin sesiydi. Her zaman ki tutumuyla alaycı bir yüz ifadesiyle bana bakıyordu.

Gözlerini kırpmadan, tam bana...

Ellerimin titrediğini hissettim. Önce üşüyüp sonra ise terlediğimi... Onun korkusuzca yaptığı bu hareket, benim korkmama sebebiyet vermişti. Öylesine ürpermiştim ki, Yağız ellerimdeki telefonu kendi ellerinin arasında tutup benim daha rahat izlememi sağlamıştı.

İpek, boşta kalan ellerimi sımsıkı tutmuş, burada olduğumu bana hissettirmek ister gibiydi.

Buradaydım ve güvendeydim.

Korkması gereken ben değil onlardı.

Depo gibi olan bir yerde ışık yetersizliğinden dolayı kirli bir görüntü vardı. Öyle ki karşımdaki kişi yüzünü kapatma gereksinimi bile duymadan benimle konuşabiliyordu fakat karanlık o kadar fazlaydı ki yüzünün neredeyse yarısını anca görebiliyordum.

"Bugün seninle oyun oynamaya başladığımız gün. Eğer sen söz verdiğin gibi bu oyunu kurallarına göre oynarsan bunu sana hiç atmayacağım ama beni bilen bilir, her zaman ikinci bir hamlem vardır..." diyerek ıslık öttürerek gezinmeye başladı. "Eğer bu videoyu şuan izliyorsan bil ki, sevgilin ve kızın senden çok uzaklardadır." Ve bir anda kahkaha atmaya başladı. "Şaka yaptım, şaka! Hep bunu yapmak istemişimdir. Korktun ama değil mi? Hadi söyle... Kork-tun, kork-tun!" Gözlerimdeki yaşlar bir bir çeneme doğru kayarken İpek'ten gelen hıçkırık sesiyle birlikte onunda korktuğunu anlamıştım. Ekrana yaklaşarak çekim yapılan telefonu eline aldı ve iyice yüzüne gelerek kameraya büyük, sesli bir öpücük kondurdu. Bu his benim yüzümü buruşturmama sebep olmuştu.

"Piç herif..." Yağız'ın da siniri bozulmuş olacak ki her ne kadar sessiz olmaya çalışsa da bu duymuş ve dikkatim dağılarak Yağız'a bakmıştım. Yağız ona baktığımı anlayıp bana bakmış ve o an da çeneme akan göz yaşımı parmağının ucuyla silmişti.

"Oh oh... Mis gibi öptüm seni say Çığlık hanım. Hadi hadi, bendensin bak..." diyerek sesli bir şekilde imalı konuşmaya başlayarak kafasını ekrandan uzaklaştırdı. "Siz de merak etmeyin Bay Samyeli, sizin yerinize de öptüm ben, Çığlık hanımı." Hafif aksanlı sesi kulağıma gelse de Günay'a seslenmesi ile hem telaşlandım hem de meraklandım.

" Hafif aksanlı sesi kulağıma gelse de Günay'a seslenmesi ile hem telaşlandım hem de meraklandım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

---🐞---

*Goriot Baba, Honoré de Balzac alıntı.

Yazar: LAILA

BENİ TAKİP EDEBİLMEK İÇİN;

INSTAGRAM: qteang

TWITTER: qteangg

SAĞIR KULAĞA AĞLAMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin