Bölüm 30

271 25 6
                                    

RHEA BREINER

Elimdeki cips paketindeki cipslerin bittiğini fark ettiğimde Stefan da Freya'yla dün yaptığı konuşmayı anlatmayı bitirmişti. Toxlar saldırmayınca yapacak hiçbir işi olmayan ev halkı olarak Salvatore Malikanesi'ni dedikoduhaneye çevirmiştik. Stefan tekli koltukta somurtkan bir şekilde oturuyordu. Arina ve Aries ise karşımızdaki koltukta oturuyorlardı. Arina'nın kitabı önünde açık olsa da dedikodu herkesin ilgisini çektiği gibi onun ilgisini de çekmişti. Ayrıca son zamanlarda onu rahatsız eden bir şeyler olduğu da belliydi. Aries dışında kimse fark etmemiş gibi gözüküyordu bu durumu ama ben fark etmiştim. Evet fark etmiştim. Herkes benim çok ilgisiz biri olduğumu düşünse de ben değer verdiğim insanlarla herkesin onlarla ilgilendiğinden çok daha fazla ilgilenirdim ve ikizlerle ilk geldiğim andan beri farklı bir ilişkim olmuştu.

Aries, ilginç bir şekilde Heather'la dışarı çıkmamıştı. Heather'ın işi mi ne varmış, öyle bir şeyler gevelemişti. Şaşırmıştım açıkçası, son zamanlarda bütün vakitlerini birlikte oraya buraya giderek harcıyorlardı. Aries'in bu kadar mutlu olması beni de en az onun kadar mutlu ediyordu ama ilişkilerinin fazla hızlı ilerlediğini düşünüyordum. Ayrıca daha tam olarak nedenini çözemesem de Heather'da beni rahatsız eden bir şeyler vardı. Belki de sadece fazla iyi olmasından kaynaklanıyordu, fazla masum olmasından. 

Bizim dışımızdaki herkes kendi evindeydi, Enzo da. Enzo sanırım bana kızgındı, benim ona kızgın olmam gerekirken. Kaç yıl sonra cehennem taşından çıkmıştım beni aramak aklının ucundan bile geçmemişti. Kendi bedenime kavuştuktan sonra bile o kadar az sohbet edebilmiştik ki. Varsa yoksa o sevgilisi olacak Bonnie'yle ilgileniyordu. Beni onlarla yaşamam için davet etmişti ama cidden onlarla yaşayacağımı mı düşünüyordu? Bir zamanlar en yakınım olan kişi şimdi bana sıradan biri gibi davranıyordu. O evde kalmadığımın farkında mıydı onu bile bilmiyordum.

Ayrıca Damon'la tanıştığım ilk anda daha benim gibi biri olduğunu anlamıştım. Enzo beni takmamaya başlayınca ben de kendime yeni bir en iyi arkadaş bulmuştum. Hatta onunla birlikteyken Enzo'yla olduğumdan çok daha fazla eğlenmeye başlamıştım. Bunun üzerine Salvatore Malikanesi'ni yeni evim olarak ilan etmiştim. Hatta evi Stefan ve Damon'dan çok daha fazla evim olarak benimsemiştim çünkü uzun bir süreden sonra ev diyebileceğim tek yer olmuştu burası. 

Sonra bir anda Judd gelmişti. O da bu evde kalmaya başlamıştı ve Damon'la olan takımımızın bir parçası olmuştu. Artık o kadar eğleniyordum ki Enzo aklımın ucundan bile geçmiyordu. Judd ve Damon benim hiçbir zaman sahip olamadığım erkek kardeşlerim olmuşlardı. Jac ise sürekli dedikodu yaptığım kız kardeşim.

Stefan hikayesini bitirdikten sonra sırayla hepimize baktı. Bu haliyle torunlarına masal anlatan dedelere benziyordu. Arina tam bir şey söylemek için ağzını açmıştı ki Judd ondan önce davrandı ve "Ee, sorun sendeymiş zaten. Ben de sandım kız terk etti seni." dedi. 

Stefan şaşırmış bir şekilde Judd'a baktığı sırada Judd, elimdeki boş cips paketine kaşları çatılmış bir şekilde bakıp "Hepsini bitirdin mi?" diye sordu. İlgi seviyesi bu kadardı demek ki. Gerçi bu bile ona göre fazlaydı. Omzumu silkip boş paketini suratına fırlattım. 

Tam o sırada cebimde duran telefonumun titremesiyle olduğum yerde hafifçe sıçradım. Bunu gören Damon'ın dudaklarında hafif bir gülümseme oluşmuş olsa da ben onu umursamadan cebime sıkıştırdığım telefonumu almaya çalıştım. Bir yandan da Arina'nın Freya olayı hakkında dediklerini takip etmeye çalışıyordum. Damon ve Judd ise direk bana bakmasalar bile göz ucuyla beni takip ettiklerini hissedebiliyordum. Bu yüzden mesajı atan kişinin adının yazdığı kısımda Blanca yazısını görünce hemen ayağa kalktım.

NEW SOLDIERS (The Vampire Diaries - The Originals Fan Fiction) (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin