Bölüm 59

173 17 11
                                    

ARINA HOLT

Toxların yeniden Mystic Falls'a gelmiş olmaların getirdiği gergin hava yüzünden, yoksa sayesinden mi demeliyim, Kol buraya gelmeye karar vermişti. Onu en son birkaç yıl önce görmüştüm ve şu an odamda elim ayağıma dolaşmış bir şekilde ne giyeceğime karar vermeye çalışıyordum. Evet sürekli mesajlaşıyor veya telefonla konuşuyorduk ama kesinlikle aynı şey değildi. Rhea ise tavsiyesine en çok ihtiyacım olduğu zamanda ortadan kaybolmuştu.

Sahiden, Rhea onu Kai'ın evinde bıraktığımızdan beri ortalarda gözükmemişti. Tabii son zamanlarda gündemden düşmeyen ikizler ve Caroline konusu yüzünden Rhea kimsenin aklına gelmiyordu ama ben onun eksikliğini ciddi bir şekilde hissediyordum. Özellikle de bugün.

Derin bir nefes alıp kendi kendime sordum, Rhea olsaydı ne giyerdi diye. Ama gardırobuma baktığım zaman onun bir erkeği etkilemek için giyebileceği tarzdan hiçbir şeye sahip olmadığımı fark ettim. O an Rhea'nın ortalarda olmamasının bir faydasını görebileceğimi fark ettim. Normalde kıyafetlerini Jac dışında kimseyle paylaşmazdı ama şu an burada olmadığına göre...

Hızlı adımlarla Rhea'nın odasına doğru ilerledim. Kapıyı açıp içeri girdiğimde burasının son gördüğümden daha da dağınık olduğunu fark ettim. Yatağının üstünde doğum gününde hediye gelen iç çamaşırları ve bilgisayarım duruyordu. Kıyafet seçtikten sonra bilgisayarı almayı unutmamam gerektiğini kafama kazıdım.

Rhea'nın gardırobunu açtığımda tarzlarımızın ne kadar farklı olduğunu bir kez daha fark etmiş oldum. Hızlıca elbiselere göz atarken beyaz bir elbise dikkatimi çekti. Askısından çıkarıp elime aldığımdaysa ön tarafında ciddi bir dekoltesi olduğunu fark ettim. Aslında Rhea standartlarına göre normal sayılabilecek bu dekolte benim için biraz fazlaydı.

Elbiseyi hızlıca yerine bırakıp sarımsı dantelimsi bir elbise aldım. Bu biraz öncekine nazaran daha az dekolteliydi ama biraz öncekine göre çok daha kısaydı. Yine de bana en uygun olabilecek elbise bu gibiydi. Tam gitmeden önce bir kot ceket gözüme çarptı. Ceketi aldığımdaysa elbiseyle aynı boyda olduğunu fark ettim. Bunu sorgulayacak vaktim yoktu. Ceketi de aldığım gibi odama doğru koştum.

Kıyafetleri giyerken bir yandan da Kol'u düşünmeden duramıyordum. On beş yıl. Tam on beş yıldır ondan hoşlanıyordum ama o beni sadece arkadaşı gibi görüyordu. Onun için asla bir Jac olamayacaktım. Bazen kendimi boşuna çırpınıyormuş gibi hissediyordum. Onun gözünde ben Freya'dan farksızdım, bir kız kardeştim.

Elbiseyi ve ceketi giydikten sonra aynada kendime baktım. Bu elbise hayatımda giydiğim en dekolteli şey olabilirdi ama Rhea da her zaman işe yarıyordu. Hafif bir makyaj yaptıktan sonra yeni kestirdiğim ve ucunu sarıya boyattığım saçlarımı taradım. Bugün farklı olacaktı, ilk kez bunu yapabileceğime inanıyordum. 

Tam o sırada kapının çalmasıyla kalbim ister istemez daha hızlı çarpmaya başladı. Gereksiz heyecan yaptığımı biliyordum ama engel olamıyordum buna. Sakin kalmaya çalışarak merdivenlerden inmeye başladım. Merdivenlerin sonuna geldiğimde ise Kol'la bir anda gözlerimiz buluştu. Sakin kalmaya çalışıyordum ama olmuyordu. Beni normalde olduğundan daha uzun bir süre süzdü. Demek ki gerçekten Rhea'nın tarzı bir fark yaratıyordu.

Gülümseyip yanına gittim. Yanına vardığımda bana sarıldı. O sıcacık kollarını etrafımda hissettiğimde öyle huzur doluyordum ki. Onunla birlikte olduğum zamanlar Aries'i düşünmeden geçirdiğim tek zamanlardı.

Sarılmamız bittiğinde ise beni tekrardan baştan aşağı süzdü. Bu sırada yanımızda duran Stefan bizi sabırla izliyordu. Kol uzun bir süre sonra onu fark etti ve "Elijah ve Hayley de gelmek istedi son anda, yarım saate geleceklermiş, onlar gelene kadar başlamaz herhalde toplantı." dedi ve tekrar bana döndü.

NEW SOLDIERS (The Vampire Diaries - The Originals Fan Fiction) (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin