Wattys'2022&2021 Yarı Finalisti/WattpadFantasyTr Krallıktan Akan Asalet Kategorisi!💜
SERİNİN TÜM KİTAPLARI AYNI ÇALIŞMADADIR!
İnancın ve büyünün karıştığı topraklarda dört büyük yaratıcının kaderlerini değiştirdiği beş farklı kişi yaşıyordu. Bu beş...
Herkese Merhaba! Bölümü okuyanlar en azından kendilerini belli etmek amacıyla oy verebilir mi? Ayrıca yorum görürsem çok mutlu olurum. Lütfen varlığınızı belli edin, gösterin!
●EĞER GÜNCELLEME BİLDİRİMİ GELMİYORSA BENİ TAKİP EDİN! BÖLÜM DUYURUSU YAPIYORUM!
Yayın Tarihi: 08.01.2021 (20:43)
Bölüm Şarkısı: Blackfield - Miss U
❈
Lussamus Krallığı - Reme
Kaveh
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Chiare yüzümdeki kanı silerken Esthere'yi sabırsızlıkla bekliyordum. Abrek gitmişti ve beni öfke ile endişe arasında bırakmıştı. Bir yanım Cupuerlere deli gibi öfkelenirken bir yanım Tamerin için endişeleniyordu. Abrek ilk geldiği zaman bana bağırırken ilk başta Venira'nın her şeyi söylediğini düşünmüştüm. Tutamamıştı kendisini, her şeyi Abrek'e açıklamıştı. Abrek ise bana koşmuştu. Kül Tanrıçası ağzımı tutmamı sağlamıştı, sakladığımız küçük sır hakkında bir şey dememiştim. Ağzımdan bir şeyler kaçırmış olsaydım her şey daha beter olurdu. Abrek kesinlikle beni ortadan kaldırırdı, Tamerin'e ne olacağını tanrılar bilirdi. Korkunç bir durumdu. Hoş, şu anda pek iyi bir durumun içinde değildik. Tamerin bir kara büyüye kurban edilmişti, bunu çözmem gerekiyordu. Üstüne üstlük Abrek beni suçluyordu. Ne kadar deliceydi.
Bu işi yapabilecek bir kişi biliyordum. Tahmin ettiğim birisi vardı ama şu an onun peşine düşecek durumda değildim. Tamerin'i düşünüyordum. Zavallı sevgilim, bunu hakketmemişti. Kara büyü ile ölmek bir insan için en acı verici ölümlerden birisiydi. Ruhun geçen her zamanda lanetleniyor olması, büyük bir ıstırap verirdi. Ölmek için yalvarır hale getirilirdi. Kolay kolay bozulmazdı, bunun farkındaydım. Yine de kurtaracağıma inanıyordum. Bunun için her şeyi yapmaya hazırdım. Esthere güçlü bir büyücüydü, gücünün sınırları yoktu. Bana gelince benim de kendime göre numaralarım vardı. İkimiz bu sorunu çözecektik. Venira'dan asla yardım almayacaktım. Bu sorundan mümkün olduğunca uzak durması gerekiyordu.
Kaveh diye seslenen Esthere'yi duyunca Chiare'ye git demiştim, bezlerle gitmişti. Esthere ise yanıma gelmişti ve yüzümü görünce şaşkınlık çığlığı atmıştı. Yanıma endişeyle oturmuştu, elimi tutmuştu. Koyu saçlarını toplamıştı, siyah elbisesi bedenini sarıyordu. Gri gözleri sürmeliydi. Endişeyle "Sana ne oldu?" dedi.
"Abrek ile öfke patlaması yaşadık. Onun da durumu benimle aynı. Kaşımızı, dudağımızı patlattık. Güzel bir andı." dedim.
"Tanrım! Çok korkunç görünüyorsun. Neden oldu?" dedi. Derin bir nefes aldım, cevabını bildiği soruları neden soruyordu ki? Duyunca ayrı bir memnun mu olacaktı?"O kız için kavga ettiniz. Her şeyi öğrendi ise buradan gitmenin vakti geldi demektir."