2.20 Geçmişin Bedeli✾

275 34 70
                                    

Herkese Merhaba! Bölümü okuyanlar en azından kendilerini belli etmek amacıyla oy verebilir mi? Ayrıca yorum görürsem çok mutlu olurum. Lütfen varlığınızı belli edin, gösterin!

●EĞER GÜNCELLEME BİLDİRİMİ GELMİYORSA BENİ TAKİP EDİN! BÖLÜM DUYURUSU YAPIYORUM!

Yayın Tarihi: 26.09.2021 (23:54)

Bölüm Şarkısı: Cem Adrian & Mark Eliyahu - KÜL

İyi Okumalar!

Naymahaen - Rozarv

Venira

Yukarıdan aşağı bakıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yukarıdan aşağı bakıyordum. Derin derin nefes alıyordum. Buradan kendimi atarsam olabilecekleri hesaplamaya çalışıyordum. Uyanır mıydım? Uyanır ve Rozarv'daki yer yatağımda kendimi bulabilir miydim? Hoş, buraya hapsolmadan önce gece çalışmasındaydım. Bartan çaylakların soğuğa dayanıklı olmasını istediği için bunu yaptırıyordu. İtiraz edilemezdi elbette. Koskoca komutana kim itiraz edebilirdi? Kimileri buna sızlanmıştı, kimileri Bartan'ın gözüne girebilmek adına en önde çalışmaya başlamıştı. Ben bir şey dememiştim, ne diyecektim ki? Umursamadan karşımdaki çaylakla çalışmaya başlamıştım. Sonra karanlığın yavaş yavaş geldiğini görmüştüm. Karşı koymaya çabalayamayacağım kadar güçlüydü. Direnmek için çabalamıştım ama olmamıştı. Beni esir almıştı. Buraya hapsetmişti.

Tamerin'in sözleri aklıma gelince öfkeyle soludum. O kara fahişeden nefret ediyordum. Beni Reme'deki evimize hapsetmişti, Cupuer olmamdan vazgeçmemi istemişti. Üstelik tehdit etmişti. Bartan'a zarar vereceğini söylemesi can acıtıcıydı. Normalde böyle olmaması lazımdı. Karşı koymalıydım. Umursamamalıydım. Sonuçta ben bu dünyada sevdiği herkesi kaybeden birisiydim. Abrek ölmüştü, ablam en büyük düşmanım tarafından esir alınmıştı. Bense her şeyimi kaybetmiştim. Kendimi bile düşünmüyorken Bartan'ı duymak beni ürkütmüştü. Sebebini çözemiyordum.

Bunun nedenini şu an sorgulayacak durumda değildim Amacım buradan kaçmaktı. Bir şekilde ruhum özgür kalmalıydı. Çatıya çıkmayı başarmıştım. Şimdi buradan kendimi atacak ve uyanacaktım. Her yolu çaresizce deniyordum, canım acıyordu ama pes etmiyordum. Şimdiki çözümüm buydu. Başarılı olup olmayacağımı görecektim. Gözlerimi kapattım, kendimi aşağı bıraktım. Hiçbir şekilde direnmeden sert zemine çakılmıştım. Canım fazlasıyla acımış, nefesim kesilmişti. Acı çok yoğundu. Kemiklerimin kırıldığını hissediyordum. Tabii hayali bir yerde olduğum için bunun gerçek olması mümkün değildi ama acı olarak hissetmem mümkündü. Hareket edemiyordum ve kurtulamamıştım. Gözümden yaşlar akarken Tamerin'e küfrettim. Benden bile güçlü büyücülerle çalışıyordu. Bu şekilde beni hapsetmişti. Vahşi bir hayvan gibi. Kaburgalarım ciğerlerime batarken bir kez daha Tamerin'e küfrettim. Çektiğim her acıda ona lanet okuyordum, soysuzluğuna küfrediyordum.

Gazap Tanrısı'nın ÇocuklarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin