21 Haziran
Ne yazacağını bilemez bir şekilde telefonunun ekranına bakarken stresten titreyen parmaklarının klavyede gezinmesine izin verdi. "Doğum günün kutlu olsun en yakın arkadaşım. Sen benim en iyi arkadaşımsın. Biraz sinir bozucu olsan da beni her zaman güldürüyorsun, senin sayende her zaman mutluyum. Davranışların beni meraklandırıyor ve bazen sinir bozucu olabiliyorlar ama yine de senin gibi bir arkadaşım olduğu için çok şanslıyım. Her zaman yanında olacağıma söz veriyorum. Bu dünyadaki en iyi arkadaşım olduğun için teşekkür ederim." Yazdıklarını kontrol etmesi için telefonunu Henry'e uzattı.Henry, hızlıca yazıları kontrol ettikten sonra Melodi'nin galerisinden Mark'la olan bir fotoğrafını seçtikten sonra "paylaş" simgesine bastı. Gönderi Twitter'da yayınlanırken telefonu kapatıp kot pantolonunun arka cebine attı. Derin bir nefes verirken gözleri Melodi'yi buldu. "Cheonho'nun arkadaşının tanıdığı avukatın bu eyaletteki en başarılı avukat olduğunu biliyorsun. Bu yüzden endişelenmene hiç gerek yok. İnan bana her şey çok güzel olacak."
Melodi, başını usulca sallarken "Çok güzel olacak" diye tekrarladı. Mahkeme salonundan çıkan görevliyle birlikte ayağa kalkarken bir kez daha tekrarladı sihirli olduğuna inandığı cümleyi. Henry'nin kısa ama güvende hissettiren sarılışına hızlıca karşılık verdikten sonra olabildiğince dik bir şekilde ona yardımcı olacak avukatın yanına gitti. Hep birlikte mahkeme salonuna girdiler ve herkes oturması gereken yere geçti.
Hâkimin de mahkeme salonuna girmesiyle bütün prosedür eylemler gerçekleştirilmiş nihayet duruşma başlamıştı. Melodi'nin avukatı kendisine izin verilmesiyle ayağa kalktı. "Sayın Hâkim, müvekkilim henüz 17 yaşındayken sanık tarafından taciz edilmiş ve tecavüze teşebbüs edilmiştir. Müvekkilimin sanatçı olarak çalıştığı şirketin çalışanlarının olaya müdahale edilmesiyle birlikte sanık, Güney Kore emniyeti tarafından 1 yıl boyunca tutuklu olarak yargılanmış daha sonra da sınır dışı edilmiştir. Sanık, serbest bırakıldıktan sonra çeşitli telefon numaralarından müvekkilim ile iletişime geçmeye çalışmıştır. Müvekkilim, her seferinde telefon numarasını değiştirerek kendini korumaya çalışmıştır. 16 Mayıs tarihinde New York'a gelmesiyle birlikte takip edildiğini hissetmiş hatta yakın arkadaşlarına da bu hissiyle ilgili bilgi vermiştir. Ancak tek başına olduğu için paranoya yaptığını düşünerek bu hislerini göz ardı etmiştir. 15 Haziran günü sanık, müvekkilimin karşısına çıkmış ve onu açık bir şekilde tehdit etmiştir."
Luke, hızlıca ayağa kalkarak "Yalan!" diye bağırdı. "Yalan söylüyorlar Hâkime Hanım."
Hâkim, "Sen önce hızlıca bir sakinleş. Söz vermeden konuşursan ben yakarım seni." diyerek Luke'u susturmuştu. Melodi'nin avukatına dönerek "Devam edin lütfen." demeyi de ihmal etmemişti.
"16 Haziran gecesi ise sanık, müvekkilimin odasına gizlice girmiş ve onu tekrar tehdit etmiştir. Müvekkilim, rahatsız olduğunu belirtince de sanık şiddete başvurmuştur. İlerleyen dakikalarda şiddetin boyutu artarken taciz eylemleri de gerçekleştirilmiştir. Müvekkilim kaldığı odadan kaçmadan önce neredeyse tecavüz edileceğini söylemiştir."
"Sayın sanık, bu iddialar hakkında ne diyorsun?"
Luke, ayağa kalktığında hafifçe öksürerek boğazını temizledi. "Hâkime Hanım, Melodi'nin odasına gizlice girdiğim doğru ancak diğer söyledikleri her şey yalan."
Hâkim, gülümseyerek Luke'a baktı. "Dosyada ki darp raporlarına ve şirketin şikâyet dilekçelerine ne diyorsun peki?"
"Para her kapıyı açar diyorum. Dosyadaki her şeyin illegal yollarla temin edildiğini biliyorum. Çünkü zamanında o şirkette ben de çalıştım ve her şeyi para sayesinde hallediyorlar."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELODY
Teen FictionGenç kızın bayılmasıyla hayranlar daha çok ağladı. Bu akşam Melodi'nin çocukluğunda yalnız olduğunu öğrenmişlerdi. Melodi'nin herkese söz verdiği gibi hayranlarda sessizce ona söz verdi. "Onu yalnız bırakmayacaklardı." Ama zamanla hepsi verdiği sözl...