77. Bölüm - Geçici Zaferler

247 35 26
                                    

Eylül hakimin sorusu karşısında afallamıştı... ne diyebilirdi ki? Hale haklı çıkmıştı, hakim bunu sorguluyordu. Üstelik suçlu duruma düşüyordu...ama kızını kaybetmeye niyeti yoktu...

Eylül: gayri ahlaki bir ilişkim olmadı hakim bey. Ben Serkanla çocukluk arkadaşıyım, bugün buraya gelemeyen Songül ve Güneyle de... ama 7 yaşındayken kaçırıldım, başka bir ailenin yanında büyüdüm. Yıllarca görüşemedik. Kaçıran ve beni kendi kızları bilen ailem beni başka bir isimle çağırdı hep. Duruydu benim ismim. Yıllarca Eylül değil Duruydum ben. Tam da bu sırada, yani Duruyken tanıştık biz Serkanla. O benim eşimin arkadaşının nişanlısıydı. Bu kadar... yani ben öyle biliyordum. Ama eşim için o sadece bir arkadaştan ibaret değil, hasret duyduğu bir eski sevgiliymiş.... yani uzun lafın kısası hakim bey, gayri ahlaki ilişki yaşayan kocamdı, ben değilim. Onca zaman Serkan benim için dosttu. Ama Murat karnımdaki engelli bebeği istemeyip onu aldırmamı söylediği günden beri evliliğimiz zaten bitme durumuna gelmişti. Ben o sıralarda Serkanla görüştüm evet ama arkadaşçaydı, dostçaydı. O evli bir adamdı, ben de evliydim. Bizim için böyle şeyler olmazdı. Ama kocamın bir iş toplantısı için şehirdışına gittiği sırada bir arkadaşından bu toplantının aslında burda İstanbul'da olduğunu öğrendim. Üstelik ne tesadüftür ki Serkanın eşi de aynı gün aynı toplantı için şehirdışına çıkmıştı...

Murat : saçmalıyorsun Eylül... ben öyle bir adam değilim. Evine, yuvasına sadık bir adamım...

Hakim : elinizde bu iddialara dair yazılı bir kanıt var mı Eylül hanım...

Eylül: hayır.. hayır yok ne yazık ki...

Murat sırıtır...Hakim de düşünceliydi...

(Muratın avukatı) Erdem : hakim bey, Yağmur hasta. Ve müvekkilim kızının daha iyi şartlarda yaşaması için onun velayetini istiyor. Annesinin ve yeni evlendiği adamın kızı için yeterli imkanlara sahip olmamasından dolayı da çok endişeli. Üstelik eski eşinin yeni kocasının kızına şiddet uyguladığından da şikayetçi...

Avukat, hakime birkaç resim uzatmıştı, bunlar Yağmur'un bacağında görünen bir kaç morluktu...

Murat : ben Yağmur'u iki hafta sonunda almak için evlerine gittiğimde bunları gördüm. Serkan bunları kendisinin yapmadığını iddia etse de buna inanmıyorum... zaten fotoğrafların çekim tarihi ve saati ortada... ben kızımı istiyorum hakim bey...

Eylül: yalancı! Nasıl bir insansın sen ya? Anlattım ya sana o morlukların sebebini!

Hakim : yeter! Bağırıp durmayın! Mahkeme burası!

Eylül: özür dilerim... hakim bey, Yağmur hasta, lösemi hastası. Annesi ve uzman bir doktor olarak da rahatlıkla söyleyebilirim ki ne yazık ki bu tarz morluklar ve çürükler bu hastalığın belirtileri. Murata da bunları anlatmıştım zaten. Eşim Serkan ise Yağmur'a asla şiddet uygulamaz. Ona kendi babasının vermediği sevgiyi, babalık şefkatini vermiştir...

Hakim: evet, burdaki doktor raporunda da yazılanlar bu yönde. Ama yine de gayriahlaki bir ilişki yaşamadığınızı söyleyemezsiniz. Boşanır boşanmaz evlenebilmek için öncesinde bir yakınlığınız olması gerekir.

Eylül: Murat, Serkanın rahmetli eşinden olan oğlu Rüzgar'a babalık testi teklif ediyor. Rüzgar, kızım Yağmurdan iki ay küçük, yani Beren ona ben Muratla, o da Serkanla evliyken hamile kaldı. Ve Murat eğer bundan şüphe ediyorsa demek ki onunla birlikteliği olmuş demektir. Burda benim ahlakımla bana değer veren,seven, sayan biriyle evlenmem suç da Muratın bu ahlak dışı ilişkisi mi normal, sayın hakim?

Murat : ne?! Saçmalık!

Hakim : yeter! Sessizlik!

Murat : ama...

Hakim : Murat bey, sizin sunacağınız başka belge var mı? Her şey burada önümde. Maddi imkanlarınız, aileniz, şahitleriniz... bunlar harici birşey...

Erdem : hepsi bu kadar sayın hakim?

Eylül: benim söyleyeceğim son bir şey var hakim bey...

Savrulan Yapraklar ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin