MAVİ GRİ (Ateş) +18 (TAMAMLANDI)

ÖZEL BÖLÜM: GEÇMİŞ

Merhaba canlarım nasılsınız? Umarım çok iyisiniz.
Direk uzatmadan konuya girmek istiyorum. 2. Bölümde ufak tefek değişiklikler yaptım ve bu bölümde ise biraz geçmişe gitmek istedim. Gerçi ara ara böyle özel bölümler ekliyip bayağa bir geçmişe gidicez haberiniz olsun😉

Her neyse ben daha fazla uzatmayayım herkese iyi okumalar bebeklerim 😘

"Oysa ne çok ağladım ben tek damla yaş dökmeden" ~ Özdemir Asaf

ÖZEL BÖLÜM

18.02.2017 / İSTANBUL

"Süveyda lütfen ya! Medeniyetler Tarihi dersine senden benimle birlikte girsen."
Asena iki saattir arkamda koşturarak aralaksız bir şekilde almadığım bir derse onunla birlikte girmemi istiyordu.
"Olmaz ben o dersi çoktan verdim Asena. Hem ben eve gitmek istiyorum. Eve gidip sadece uyuyup, ders çalışmak istiyorum."
Söylediğim şeyle dudağını çöktürerek oturduğu yerden kalkıp yanıma geldi.
"Lütfenn... Hem bak çıkışta bizi Görkem alacak ve sonra birlikte akşam yemeğine gidicez."

Görkem ve Asena'nın ilk akşam yemeğiydi ve ilk akşam yemeklerine gider onu mahvetmek gibi bir niyetim yoktu.

"Olmaz."
Homurdanarak az önce kalktığı sandalyeye tekrardan oturdu.
"Hem sen dersten çıkıp ne yapacaksın?"
Önümdeki vize notlarına bakmayı bırakıp göz ucuyla Asena'ya baktım.
"Yarın Matematiksel İktisat sınavı var ve ben bu dersi geçmek istiyorum. Bu yüzden çalışmak zorundayım Asena."
Bana burun kıvırıp az önce garsonun önüne koyduğu kahvesini eline alıp yudumladı.
"Tek sorun Matematiksel İktisat dersini geçmek mi yoksa Görkem arkaşını yanında getireceği için mi gelmiyorsun?"

Asena son zamanlarda bana Görkem'in arkadaşlarını ayalaramakla meşgulken bende onlardan kaçmakla meşgul oluyordum. Ve bu kısır bir döngü gibi yaklaşık son dört haftadır devam ediyordu.

Hınzırca gülerek bana baktığında sıkıntıyla nefes alıp elimdeki kalemi sertçe masanın üzerine koydum.
"Asena gerçekten de sadece şu sınava çalışmak istiyorum. Ama sen böyle başımda konuşup çene çalınca bu pek mümkün olmuyor."
"Amann tamam söylerim Görkem'e arkadaşını getirmesin biz üçümüz takılırız."

Ahşap masanın üzerinde ki ders notlarımı yavaşça toplayıp siyah kol çantama sıkıştırdım.
"Sizin ilk akşam yemeğiniz ve bence baş başa kalmalısınız."
Çantamı koluma takıp yavaşça kalktığımda Asena omuz silkti.
"Evde tek kalacaksın."
Söylediği şeyle gülerek başımı sallayıp çantamın içinden cüzdanımı çıkardım ve masanın üzerine elilik koydum.
"Ne güzel işte sensiz bir akşam geçirip kafa dinlerim. Hem evdeki son tekila ve votkayı sensiz içerim."

Söylediğim şeyle kahkaha atarak masaya koyduğum elliliği alıp bana uzattı.
"Al şunu eve otobüsle değil taksiyle git. Ben parayı öderim."
Omuz silkip arkamı dönüp koşturarak kapıdan dışarıya çıkarak bağırdım.
"Görüşürüz Asena! Görkem'e selam söylersin!"
"Deli, inatçı kız!"
Öfkeyle arkamdan söylediği şeyle kahkaha atarak arkamı dönüp göz kırptım. Burun kıvırarak el salladığında ona el sallayarak çıkıp gittim.

Kampüsten koşturarak dışarıya çıktığımda dışarıda felaketin habercisi olan gökgürültüsüne eşlik eden yağmur saçlarıma siçeledi. Kol çantamı elime alıp başımın üzerinde tutup koşturarak taksi durağına doğru ilerledim. Yanımdan hızla ilerleyen araçlara yüzümü buruşturarak baktığımda cebimdeki telefonumu çıkarıp saate baktım. Saat henüz akşamın altısı olmuştu ve bu saatte İstanbul'a boş bir taksi bulmak neredeyse imkansız gibi bir şeydi. Bu yüzden sanırım eve yine otobüsle gidecektim.