104. BÖLÜM: NEFESİMSİZ YAŞAYAMAM

141 9 0
                                    

Merhaba Canlarım ❤️

Geçen hafta sizlere yeni bölümü paylaşamadım. Seyahate çıkmıştım. Bölüm yayınlama şansım olmadı. Ama bugün harika bölümle geldim. Umarım bu bölümü çok seversiniz. Hepinize iyi okumalar ❤️

 Hepinize iyi okumalar ❤️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

104. BÖLÜM

"Sana kızımızı getirdim sevgilim…"

Titreyen sesimle birlikte Işık'ın minik ellerini Süveyda'nın avuçlarının arasına koydum.

"Umarım kızımızın ellerini hissedebiliyorsundur."

Gözlerimden istemsizce yaşlar dökülürken Işığımızın sarı saçlarını okşadım ve ardından saçlarının üzerine küçük öpücükler kondurdum.

"Biz seni çok özledik annecik… Ne zaman uyanacaksın?"

Boğazımdaki kocaman düğüm yerini yüreğimin üzerindeki korkuya bırakırken Süveyda'nın sol elini sıkıca tuttum.

"Sana geldik sevgilim… Uyanman gerekiyor artık… Duyuyor musun beni Süveyda?"

Işık kollarımın arasında ağlamaya başladığında ağlayarak bağırdım.
"Çok zor Süveyda! Çok zor! Yapamıyorum ben! Bu küçük kızın annesine ihtiyacı var!"
Işık yaşlı yeşil gözleri ile gözlerime bakarken ağlayarak daha çok bağırdım.
"Kendimi öldürmek istiyorum! Ama yapamıyorum! Bana ihtiyacı olan bu yeşil gözler gözlerime baktıkça kendimi öldüremiyorum. Sadece bir dakika… Bir dakika gözlerini gözlerimden ayırsa kafama sıkıp yanına gelicem. Ama olmuyor! Olmuyor!"

Süveyda'nın ellerinin üzerine küçük bir öpücük kondurup Işığımızı kucağına yatırdım. Işık ağlayarak Süveyda'nın kollarının arasında yatarken ağlayarak ayağa kalktım.

"Anıl çok umutlu olduğunu söylüyor diyordum ya hepsi yalan… Anıl bana bu sabah seni artık rahat bırakmam gerektiğini söyledi. Anıl'a ben bunu nasıl yaparım dedim Anıl ise bana seni bir süre görmemem gerektiğini söyledi. Hem senin hem de benin için iyi gelecekmiş. Yani Anıl öyle düşünüyor..."

Çekmeceyi yavaşça açtım ve içerisinden küçük bir tarak çıkardım. Ardından Süveyda'nın baş ucuna oturdum. Önce bir müddet saçlarını okşadım. Ardından elimdeki tarak ile saçlarını usulca taradım.

"Senden ayrı kalmak ne demek bilmiyorum ben… En son ayrı kaldığımızda benim için hayat resmen bitmişti… Bir daha senden ayrı kalmak istemiyorum sevgilim… Böyle uyuyor olsanda hâlâ kalbinin attığını biliyorum. Bu bir nebze bana umut oluyor…"

Kahverengi saçlarını okyaşarak kokusunu içime çektim ve ardından saçlarının üzerine küçük öpücükler kondurdum. Gözlerimden yaş akıp giderken Süveyda'nın solgun yüzünü avuçladım.

"Bu bize yakışmıyor sevgilim… Bu şekilde olmak bizim aşkımıza yakışmıyor… Biz seninle ne zorluklar, ne belalar atlattık. Sen çok güçlüsün Süveyda… Çok güçlüsün. Hadi aç gözlerini aşkım. Aç gözlerini… Yemin ederim ben artık yapamıyorum. Ben sensiz yapamıyorum. Bir yanım hep yarım. Hadi aç gözlerini sevgilim…"

MAVİ GRİ (Ateş) +18 (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin