101. BÖLÜM: UMUT

118 7 0
                                    

Merhaba Canlarım ❤️

Güzel bir bölüm ike geldim. Finale doğru mini bölümlerle devam ederken kalan bölümleri elimden geldiğince hızlı bir şekilde paylaşmaya devam edicem. Bu yüzden her an yeni bir bölüm gelebilir. Beklemede kalın 🤍

Herkese iyi okumalar...

Herkese iyi okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

101. BÖLÜM

İçimde bir yerlerde hâlâ bir umut var. Küçücükte olsa ufak bir umut... Kara'nın bir gün gelip beni ve kızımızı kurtaracağına dair bir umut…

Her ne yaşanmış olursa olsun, ne kadar zaman geçmiş olursa olsun, aramıza ne girmiş olursa olsun Kara ve ben hep bir şekilde bir araya geliyorduk. Bu defa da öyle olacaktı. Biz tekrardan bir araya gelecektik. Ama bu defa üç kişilik mini bir ailecek olacaktık. Kızımız ile birlikte minik bir aile…

Işığımın yeşil gözlerine bakarak sarı saçlarını okşadım. Işık kocaman gülücük saçarak benimle oyun oynuyordu. Işık'da Kara gibi biraz oyuncuydu. Hatta biraz da Kara gibi öfkeliydi. Bu minik kızın öfkesi babasının o deli öfkesi gibiydi. Her hali ile Kara'nın kopyasıydı. Bana hiç benzemiyordu. Belki birazcık nazlı olabilir ve bu yönü bana çekmiş olabilirdi. Ama o yeşil gözleri tıpkı Kara'nın orman yeşili gözleri gibiydi. Işıl ışıl… Yeşil orman…

"Igh…"

Işık kendi dilinde bana bir şeyler anlatmaya çalışırken yanaklarını okşayarak ellerinin üzerine küçük öpücükler kondurdum.

"Annecim… Minik Işığım… Güzel kızım… Ölürüm ben sana annem…"

"Igh…"

"Evet annecim. Ben de seni çok seviyorum."

Işık beni anlayıp kocaman gülümseyerek kendi dilinde tekrardan "Igh…" dediği anda kocaman kahkaha attım.
"Seni küçük cadı. Her söylediğimi nasıl anlıyorsun?"
Küçük cadı dediğim anda Işık dudaklarını çöktürdü. Yaptığı şeyle hayretle ona baktığımda gözlerinden boncuk boncuk yaş dökülüp ağladı.

"Aaa! Kızım kötü bir şey söylemedim. Hemen ağlama."

Işığımı kucağıma alıp ayağa kalktım ve sırtını sıvazladım.
"Annecim özür dilerim. Ağlama kızım…"
Işık gözlerime bakarak dudaklarını çöktürerek "Igh…" dediğinde sarı saçlarını okşadım.
"Oyy kıyamam ben kızıma. Ağlama Işığım. Annen öyle söylemek istemedi."

Işık söylediklerimi anlayıp ağlamayı bıraktı ve gözlerimin içine bakıp gülümsedi. Yaptığı şeyle gözlerim şaşkınlıkla aralanırken kahkaha attım.
"Seni küçük numaracı. Yalandan ağlıyor. Şu yaramaz kıza bak. Kime çektin sen?"
Kendi söylediklerime gülerek kocaman kahkaha attım.
"Ben ne diyorum öyle? Ben de bir zamanlar bu şekilde babanı kandırıyordum. Sen de şimdi beni mi kandırıyorsun Işık hanım?"

MAVİ GRİ (Ateş) +18 (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin