Merhaba Canlarım ❤️
Güzel bir bölüm ile geldim. Umarım bu bölümü beğenirsiniz ❤️
Hepinize iyi okumalar ❤️
Şarkı: Velet - Gözlerimi Kapattım
Beni öyle bir yalana inandır ki, Ömrümce sürsün doğruluğu.
-Özdemir Asaf86. BÖLÜM
KARA HANEDANOĞLU
Her defasında bu son diyorum… Tamam bu defa son. Bundan sonra çok mutlu olucaz. Bundan sonra bize hiç bir şey olmayacak. Bundan sonra bize hiç kimse dokunamayacak. Ama hiçbir zaman son olmuyordu ve ben her defasında sevdiğim kadınla, çocuğumla sınanıyordum. Bugün de olduğu gibi…
"Süveyda Hanım gayet iyi. Sadece bedeni çok fazla yorulmuş. Bebek ise gayet sağlıklı. Kalp atışı gayet düzenli. Hatta Süveyda Hanım gayet sağlıklı bir gebelik sürecinde."
Gözlerimi ultrason ekranından ayırmadan ekranda ki minik bebeğime baktım.
"Doktor bebeğimin kalp atışını tekrardan dinlemek istiyorum."
Doktor söylediğim şeyle hemen dediğimi yapıp bebeğimin kalp atışını bana tekrardan dinletti. Kulağıma gelen güçlü sesle kocaman gülümseyerek kahkaha attım.
"Kalbi amma da güçlü atıyor…"
Doktor söylediğim şeyle gülerek konuştu.
"Evet bebeğiniz çok güçlü… Bu arada eğer isterseniz cinsiyetini de söyleyebilirim. Şu an tam olarak cinsiyetini görebiliyorum."
Heyecanla bakışlarımı ekranda daha fazla gezdirip başımı salladım.
"Hayır. Karım ile birlikte öğrenmek istiyorum. Karım uyandığında birlikte öğrenmeliyiz. Eğer ben bebeğimizin cinsiyetini şimdi öğrenirsem Süveyda bana çok kızar. Sonra bana küser."
Doktor söylediğim şeyle kahkaha atarak ultrason cihazını kapadı ve elindeki peçeteyi bana uzattı.
"Tamam o zaman Kara Bey. Süveyda Hanım uyandıktan sonra tekrardan ufak bir kontrol yaparız. O sırada cinsiyetini de size söylerim."
Doktorun bana uzattığı peçeteyi alıp Süveyda'nın karnını temizlediğimde otuzlarının sonundaki doktor göz ucuyla bana bakıp konuştu.
"İsterseniz acildeki arkadaşlardan birini göndereyim sizinle ilgilensinler. Yaranız çok derin görünüyor. "
Karşımdaki doktora bakıp gülümseyerek "Sorun değil…" dedim. Ben daha büyük ve daha derin yaralar da görmüştüm. Bu küçücük sıyrık hiçbir şeydi.
"Tamam o zaman. Ben birkaç hemşire yanınıza gönderirim. Tekrardan geçmiş olsun Kara Bey. Bu arada arkadaşınız Anıl Bey birazdan hastanede olacak."
"Tamam teşekkürler Serdar Bey."Doktor gülümseyerek odadan çıkıp giderken elimdeki peçeteyi çöpe atıp Süveyda'nın baş ucuna oturdum. Sol omzumdaki kurşun yarası ile acıyla inleyerek elimi omzuma koydum ve sol elimle Süveyda'nın sağ elini tuttum.
"Korkuttun beni… Aklım çıkıyordu… O zinciri nasıl kırdım o zincirden nasıl kurtuldum bilmiyorum. Ama sanırım sizi kaybedecek olmak beni deli gibi korkutup güçlendirdi."
Kendi söylediğim şeyle gülerek ağrıyan omzumla acıyla inleyip gözlerimi sıkıca kapadım.
"Evdekileri kandırıp nasıl Ö&K'ya geldin sen? İyice inatçı dik kafalı oldun. Bu inatçı hallerini bebeğimizede bulaştırackasın diye ödüm kopuyor. Düşünsen bizim kızımız oluyor ve o da senin gibi inatçı."
Küçük bir kahkaha atıp başımı Süveyda'nın sağ omzuna koydum.
"Ama olsun ben senin bu deli hallerini seviyorum sevgilim. Kızamıyorum da sana… Oysa şu an kendini böyle bir tehlikeye attığın için sana kızmam gerekiyordu."
Alnına küçük bir öpücük kondurup yavaşça yanına uzandım.
"Alkan ile İtalya'ya gittiğin ana kadar her şey kontrolüm altındaydı. O şerefsiz ile plan yaptım ama ona hiç güvenmedim."
Sol elimi usulca kaldırıp saçlarını okşadım.
"Jessi olmasa seni o şerefsiz ile İtalya'ya asla göndermezdim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİ GRİ (Ateş) +18 (TAMAMLANDI)
ChickLit"Gel hadi gidelim." Uzattığı eline bakarak fısıldadım. "Konuşmayacak mıyız? Hani sen o minik kuşu merak ediyordun." Söylediğim şeyle düz bir ifadeyle bana bakıp elini geri çekti. "O minik kuş ile çok ortak noktamız olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden ar...