70. BÖLÜM: MUCİZE

349 14 5
                                    

Merhaba Canlarım ❤️

Nasılsınız? Umarım hepiniz çok iyisinizdir.

Bugün hepinizden buraya tüm sevdikleriniz için bir kalp bırakmanızı istiyorum. Hatta ilk kalp benden olsun. ❤️

Şarkı ; Şebnem Ferah - Bu Aşk Fazla Sana

Bazen önemli olmamalı gidecek olan ya da gelmeyen. Çünkü bazen, başlaman gerekir her şeye yeniden.
-Nazım Hikmet

-Nazım Hikmet

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

70. BÖLÜM

20.11.2022

"İyi misiniz Süveyda Hanım?"
Kulağıma gelen uğultulu sesle gözlerimi yavaşça açtım.
"Beni duyuyor musunuz Süveyda Hanım?" Başımda ki ağrıya rağmen cevap vermek için başımı salladığımda hemşire kolumdaki serumu kontrol ederek konuştu.
"Kendinizi nasıl hissediyorsunuz Süveyda Hanım?"
Elimi karnımın üzerine koyup acıyla fısıldadım.
"Başım dönüyor ve çok yorgun hissediyorum."
Hemşire gülümseyerek benim doğrulmama yardım ederken İpek telaşla konuştu.
"Ben hemen Onur'a haber verip geliyorum. Hemşire hanım lütfen siz başından ayrılmayın."
"Tamam hanımefendi."

İpek telaşla odadan çıkıp giderken arkasından doktor odaya girdi.
"Evet Süveyda Hanım uyanmışsınız. Nasılsınız bakalım?"
"Kemal hocam, Süveyda Hanım çok yorgun olduğunu ve başının döndüğünü söylüyor."
Doktor bey gülümseyerek elindeki raporlara baktı.
"Böyle bir durumda yorgun olmanız ve başınızın da dönüyor olması çok normal."
Ben şaşkınca doktora baktığımda doktor karşımda kocaman gülümseyerek konuştu.
"Size çok güzel haberlerim var Süveyda Hanım. Tebrik ederim hamilesiniz."

"Ne?"

Doktorun söylediği şeyle şaşkınca ona baktığımda o elindeki raporu baş ucuma koyup hemşire hanıma baktı.
"Süveyda Hanım'ın kolundaki serumu çıkaralım hemşire hanım. Daha sonra ise Süveyda hanımı kadın doğum uzmanlarımızdan birine yönlendirelim."
Telaşla yataktan kalkıp bağırdım.
"Hayır! Bir yanlış anlaşılma var galiba! Bu olmaz! İmkansız!"
Doktor şaşkınca bana bakarken baş ucuma koyduğu dosyayı elime alıp konuştum.
"Bu doğru olamaz… Asla olamaz…."
Elimdeki raporda hızla açıp göz gezdirdiğimde raporun üzerinde yazan 'PREGNANT' yazısını görmemle korkuyla doktora baktım.
"Bu nasıl olur? Olamaz böyle bir şey. Mümkün değil."
"Sanırım beklenmedik bir durumdu."

Beklenmedik bir durum değildi. Sadece beklenmedik bir zamanda oluşmuş bir durumdu.

Korkuyla ne yapacağımı bilemeyip çaresizce doktora baktım.
"Lütfen bu durumdan kimsenin haberi olmasın doktor bey. Sadece bizim aramızda kalsın."
"Süveyda Hanım siz ne diyorsunuz?"
Doktor şaşkınca bana bakarken ağlayarak elimdeki raporu göğsümün üzerine bastırdım.
"Bakın bunu kimsenin bilmemesi gerek. Şu an hiç iyi bir durumun içinde değilim. Bakın bu bebeği kimse bilmemeli. Eğer bu bebek öğrenilirse çok kötü şeyler olacak. Ne olur kimseye söylemeyin. Lütfen…"
"Olmaz Süveyda Hanım. Bu doğru değil. Hayır, ben bunu yapamam."
Doktor hayır anlamında ısrarla başını sallarken ağlayarak fısıldadım.
"Bakın bu hayat memat meselesi… Eğer ki bu bebeği dışarıdakilerden biri bile öğrenirse benim ve karnımdaki bebek için hiç iyi şeyler olmaz. Lütfen…"
Doktor sıkıntıyla nefes alıp "Düşünmem gerekiyor. Söylediğiniz şeyler normal değil Süveyda Hanım. Ben yalan söylemem." dediğinde ağlayarak konuştum.
"Tamam düşünün… Ama lütfen bana inanın. Bu bebeği kimse bilmemeli. Eğer ki bilirlerse ben yaşayamam. Lütfen bana yardım edin."

MAVİ GRİ (Ateş) +18 (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin