6.Bölüm

1.1M 49.2K 128K
                                    

"NAZ! A-aaa! Bora Bey..." dedi önce. Ardından da "Bu ne şahane tesadüf?" diye devam etti.

Tüm ihtişamıyla, Pelin karşımızdaydı; bu ne kötü bir tesadüftü böyle? Bora, bakışlarını Pelin'den bana çevirdiğinde, ayağa kalkmış, Pelin'i öpüyordum. Pelin beni öptükten sonra, çekinceli bakışlarla Bora'ya elini uzattığında, Bora da karşılık verdi ve tokalaştılar.

"Özledim seni Naz ya! Nerelerdesin sen? Aaa bu arada... Anıl'ı duydum... Geçmiş olsun, durumu nasıl?"

"Bakalım... Biraz daha zaman var belli olması için... Hayırdır? Gazeteye ilan mı verdiler, sana kadar nasıl geldi?" diye şaşkınlıkla cevaplamıştım Pelin'i. Bu sırada, restoran müdürü şarabı getirmiş, servis etmek için Pelin'i bekliyordu. Bora, Pelin'e dönerek konuştu.

"Oturmaz mısın bizimle?"

Lütfen oturma, çünkü seni şu an asla çekemem... Pelin, iç sesimi duymamış olacak ki, Bora'ya gülümseyerek, benim yanıma oturdu.

"Bir şeyler yemek ister misin?" diye sormuştu bu kez de Bora... Bunlar nereden tanışıyorlardı?!

"Evet aslında, ben de yemek yemeye gelmiştim." dedi Pelin. Ardından restoran müdürüne balığını sipariş etti ve kadehlerimizdeki beyaz şarabı yudumlamaya başladık.

"Kazanın olduğu akşam, kan aranıyormuş sanırım acil. Sosyal medya paylaşımlarından öğrendim yani ben olayı Naz!" dedi Pelin, bana doğru dönerek.

"Anladım... 0 negatif, zor bulundu." dedim, yüzüm çoktan asılmış, o gün aklıma gelmişti.

"İnsanın çocukluk arkadaşının başına böyle bir şey gelmesi kadar kötü bir durum. Umarım bir an evvel toparlanır. Amerika'ya gitmiş tedavi olmak için." dedi Pelin. Çüş! Onu da mı biliyor?

"Evet. Bunu nereden duydun?" diye sordum, şaşkınlıkla.

"Hande'yle beraberdik dün. Selin'in doğum günündeydik."

"Selin kim ya?" diye sordum bu sefer de.

"Selin mi kim? Kızım kendi bölümündeki arkadaşını mı tanımıyorsun? Hem seni de çağırmışlar doğum gününe. Gerçi, Anıl bu durumdayken gelemeyeceğini söylemiş Hande, senin yerine." dedi Pelin. Selin'i hatırlamış gibi yaptım. Selin kimdi ya?

"Doğru söylemiş." dedim, yapmacık bir gülümsemeyle.

"Hande'yle de görüşmüyormuşsunuz kazadan beri. Bir kaybolmuşsun, pir kaybolmuşsun. Epey sitemliydi. 'Gördüğüm yerde, onu öldüreceğim.' dedi vallahi. Telefonlarını açmıyormuşsun." dedi Pelin, gülerek. Histerik bir kahkaha attım. ÖLDÜRECEK MİYMİŞ? Komikti.

"Hande işte." dedim, gülümseyerek. Ardından Bora ile göz göze gelmiştim. Hande beni öldüremezdi, yaşamak için Bora'ya söz vermiştim.

♠️

Şalımla beraber, yemekler de çok kısa bir sürede gelmiş, yemek yemeye başlamıştık...

"Eee siz Bora Bey'le nereden tanışıyorsunuz?" diye sordu Pelin, bir bana bir de Bora'ya bakmış, en son yeniden bana dönmüştü.

Maça Kızı 8Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin