Sevgili Maça Kızı 8 Ailesi,
Artarak daha da kocaman oluyoruz. Yorumlarınız öyle motive ediyor ki beni, bir koca haftama ilmek ilmek işleniyor sevginiz. En çok bölüm yorumlarında var olsam da Twitter'a ve Instagram'a bulaştırdığınız coşkuyu da görüyor ve bayıla bayıla kabul ediyorum. Ne güzel, ne içeriden, ne gerçek şeyler hazırlıyorsunuz sevginizle. Var olun, bu yolculukta hep elimi tutun. Sizleri çok seviyorum.
Oy verirseniz ve oy vermediğiniz bölümlerin olup olmadığını kontrol ederseniz çok mutlu olurum.
♠️
"Kerem," dedi Gökhan, bu sefer de. Belli ki bu hayatının en zor konuşmasıydı. "Kerem, Mehmet'in adamıymış Bora," dedi ve nefesini sesli verdi. Bakışları yalnızca iki saniyeliğine Begüm'e değdi. Kısık bir sesle devam etti: "Piyon olarak kullanmış Begüm'ü."
"Anlamadım," dedi Bora. Kaşları, anlamadığını desteklercesine çatılmıştı. "İhanet mi etmiş yani Begüm'e?" diye sordu.
Gökhan'ın dudakları aralandı fakat aralanan dudaklarından kelimeler üç saniye sonra çıktı: "Hayır," dedi, üzüntülü bir şekilde. "En başından beri Mehmet'in adamıymış."
Bora, "Yok artık!" demek ister gibi gülümsedi. "Mehmet?" dedi, inanmıyormuş gibi. "Mehmet, Begüm'ün hayatına mı sokmuş yani herifi?" Başını iki yana salladı. "Bilgi akışı için?"
"Maalesef," dedi Gökhan.
Bora, hızla öne doğru atıldığında Gökhan'ın yakasına yapışmıştı. "Ne maalesef lan?!" diye bağırdı hiddetle. "Ne maalesef? Sen demedin mi, 'Seviyorlar birbirlerini...' diye bana. Dedin. Araştırdın. Araştırmadın mı? Araştırdın!"
Bora'nın öfkesi Gökhan'a değildi; duyduklarına inanmak istemiyordu. Bu kimsenin inanmak isteyeceği bir şey değildi. Kimse, kimsenin duygularıyla bilgi akışı için oynayamazdı.
"Araştırmıştım," dedi Gökhan, kabahatini biliyor gibi.
Bora, Gökhan'ın gözlerinin içine baktı ve Gökhan'ı öfkeyle ittirdi. Gökhan dengesini sağlamakta zorlanırken, Bora bir hışım arkasını döndü ve hızla yürüdü. Begüm dahil kimsenin yüzüne bakmamıştı; kimsenin yüzüne bakacak yüzü kendisinde bulamadığına adımın Nazlı olduğu kadar emindim.
Salondaki herkes put gibi duruyordu fakat Elif hızla Bora'nın arkasından adım atmaya başladı ve bunu yaparken de "Bora!" diye haykırdı. Bora, duyduğu sesle beraber yerinde durmuş fakat yüzünü bize dönmemişti. "Bu kızın abisi sensin, Gökhan değil!" diye bağırdı Elif.
Bora yüzünü bize dönmüştü ama gözleri, onun yanı başına kadar gelmiş Elif'in gözlerindeydi. "Bana bak o sesini alçalt, elimde kalırsın!" dedi Bora, uyarı dolu bir ifadeyle. Aslında şimdi ne yeri ne de sırasıydı. Şimdi, hiç kimse Bora'ya yaklaşmamalıydı.
"Sen ne acımasız bir adamsın ya?" diye sordu Elif. Sesini alçaltmamıştı. "Bu kız burada günlerdir 'abi' diye ağlıyor, sen kızın yüzüne bile bakmadan gidecek misin?" diye bağırdı.
"Sana ne?" dedi Bora, sert bir ifadeyle. "Sen kimsin de bana hesap soruyorsun?!"
"Begüm'ün arkadaşıyım!" dedi Elif, vurgulayarak. "Ablasıyım, oldu mu?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maça Kızı 8
General Fiction"Verdiğim acıyı silebilmek için her bir saç telini öpmek istiyorum," dedi. Önce nefes almayı bıraktım. "Ama bazen öpünce de geçmez," dedi. Buz kestim. ... BU HİKAYEDEKİ OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA BİR İLGİSİ BULUN...