♠️
186 Gün Önce...
"Nazlı..." dedi bir ses. Kulaklarıma değdiğinde, içimi ısıtan yumuşacık bir ses...
"Hııı." dedim, gözlerimi açmadan.
"Hadi. Uyanman lazım." dedi, aynı yumuşacık ses tonuyla.
"Hı hı." dedim, hala gözlerim kapalıydı.
"Nazlı." dedi, bir kez daha. Ne de güzel söylüyordu adımı. Bundan sonra, "Nazlı"yı mı kullanmaya başlasaydım tamamen? Dudaklarım yukarıya doğru kıvrılmıştı. Göz kapaklarım açılmamak için direniyorlardı. "Hadiii." diye fısıldadı kulağıma. Nefesini üflediği yer, uyuşuyordu sanki. Gözlerimi sonunda araladım ve ifadesiz bakan bir çift kara gözle karşılaştım. Sevmemiştim o bakışları, gözlerimi yeniden kapadım.
"30 saniye sonra gözlerimi yeniden açacağım. Daha güzel bak." dedim. Naz'cığım sen uyandın da beynin uyanmadı sanırım daha! Küçük bir kahkaha attığını duyar gibi olmuştum. İçimden otuza kadar saydım ve yeniden gözlerimi açtım. Gülümsüyordu. Gözlerinin içi de gülüyordu sanırım. "Günaydın." dedim, sımsıcak bir ifadeyle. Şimdi onu kendime çekip öpmeye başlamam gereken yerde olmalıydık. Naz? Çok güzel bakıyordu, benim ne suçum vardı!
"Günaydın." dedi. Sesi çok derinlerden bir yerden çıkmıştı sanki. "Saat 9'a geliyor hadi. Babaannem köpürmeden kahvaltıya gitmemiz lazım." dedi. Başımı, "Tamam." anlamında sallayarak yataktan kalktım ve onu yatakta bırakarak, balkona çıktım. Bir sigara yaktığımda, o da peşimden gelmişti.
"Aç karnına sigara mı içiyorsun sen?" diye sordu. Kaşları çatılmıştı.
"Karnım tok." dedim. Kimi kandırıyorsun Naz?
"Nazlı! Bak alkolü yasakladığım gibi, sigarayı da yasaklarım sana çok ciddiyim." dedi. Gerçekten de ciddi görünüyordu.
"4.Murad mısın ya sen? Ne istiyorsun benim zararlı ama oldukça güzel alışkanlıklarımdan?" diye sordum. Ciddi bakışlarında hiçbir değişim yoktu. "Hem dün gece viski içmeme izin verdin." dedim, sitemle. Kendisiyle çelişiyordu.
"Bir defaya mahsustu o. Kedi gibi bakıyordun. Birkaç yudum içtin zaten, ses etmedim. Ama bu yasak olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Aynısını sigara için de yapmamı istemiyorsan, aç karnına içmeyeceksin. Hem benim sigaramdan içiyorsun, bu seninkine göre ağır." dedi. Söndür de gidelim Naz, ne çok konuştu ya sabah sabah.
"Ne çok konuştun ya sabah sabah!" dedim. Hay dilimi eşek arıları soksaydı da, düşünmeden konuşmasaydım. Ellerini beline yerleştirdi, kaşlarını kaldırdı ve bana bakmaya başladı. "Beynim açılmadı bak senin yüzünden, düşünmeden konuşuyorum." dedim, kısık bir sesle.
"Bence de!" dedi. Sesindeki uyarıcı tona hasret kalmıştım. Hoş gelmişti, sefalar vermişti. Sigaradan bir duman daha aldım ve ona uzattım.
"Al sen devam et. Ben gidip üzerimi değiştireyim." dedim, tatlı olduğunu sandığım bir ifadeyle.
"Sümela'ya gideceğiz. Rahat yürüyebileceğin bir şeyler giy ve mont al." dediğinde, boynuna atladım. Bunu neden yapmıştım? Seni sorgulamayı bıraktım Naz, seviyorsan git konuş bence. Elindeki sigarayı güçlükle kontrol etmeye çalıştı ve yere düşürdü. Hızla boynundan ayrıldım ve söylenerek odaya girdim.
"Aaaa güzelim beynim açılmadı bir türlü. Oksijen var derler bir de Karadeniz için!" diyerek, banyoya girdim. Acaba deli olduğumu düşünüyor muydu? Boşver, "Ne olmuş yani sen de manyaksın." dersin Naz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maça Kızı 8
General Fiction"Verdiğim acıyı silebilmek için her bir saç telini öpmek istiyorum," dedi. Önce nefes almayı bıraktım. "Ama bazen öpünce de geçmez," dedi. Buz kestim. ... BU HİKAYEDEKİ OLAYLAR TAMAMEN HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE GERÇEK KİŞİ VE KURUMLARLA BİR İLGİSİ BULUN...