2.BÖLÜM(şansa inanmam)

300 14 0
                                    

Multi tuana

tuana yıllardan beri kurduğu hayaliyle aşk yaşıyordu resmen. önünde durduğu kocaman kapının üstünde yazan yazıya baktı. artık burası onların resmi olarak kumarhanesiydi. "rulet" bir kumarhanenin başına gelebilecek en güzel isimdi. tehlikeli şans oyunu ve ölüm bir kelime bir çok anlam taşıyabilirdi ve rulet taşıyordu. bilakis rus ruleti oldukça tehlikeli bir kumar biçimiydi.  

tuana gülümseyerek önüne döndü. murat abinin sıkı dostları ve murat abiyi yer altında tanıyan herkes ona olan vazifesi tam bitmemiş gibi yada hepsi kumara aç gibi gelmiş açılışın olmasını bekliyordu. herkes giydiği takım elbisesinin içerisinde oldukça şık görünürken arya konuşma yapmaya başladı. konuşmayı bitirdiği gibide ustaca kapıyı aralarken "iyi eğlenceler"demiş ve ilk olarak üçlü , odaya girmişti. 

murat, kızı olduğunu en yakın dostlarından bile saklaması kızların güvenliğini arttırdı. bilakis kızların kurduğu planla tam örtüşüyor olması işlerine gelmişti. çünkü onlar her kimle konuşuyor olurlarsa olsunlar takma isim ve soy isimleri kullanıyorlardı. gerçi tuana muratın zaten öz kızı değildi. tuananın babası hüseyin, muratın sıkı dostuydu. taki murata ihanet edip uyuşturucu işine giresiye kadar.

uyuşturucu işin evvelden uzak olan murat hüseyinin bunu yapmasına oldukça öfkelenince hüseyin, kızı tuanayı türkiyede bırakıp yurt dışına kaçtı. murat hüseyinin kaçmasıyla birlikte tuanayı kendi kızı gibi büyütme kararı aldı. aslında bu karar ne kadar iyi gibi gözükse de işin aslı: murat tuanayı eğitip babasını öldürmek için yurt dışına yollamaktı. ve başarılı da oluyordu. tuana babasına karşı öfkeyle yanıp tutuşurken aldığı eğitimlerle babasının peşine de düşmüştü. sadece beklenmedik olaylar olup onu engelledi. engellerden biri muratın ölümüydü. 

sıla ise yetim ve öksüz olarak sokaklarda dolaşan biriydi. yanlızdı ve yaşının küçük oluşundan yetimhaneye gitmeyi bile düşünmemişti. zaten onu murat sokaklarda bulmuştu. o zamanlar sıla yedi yaşındaydı ve ona uzatılan eli geri çeviremeyecek kadar acizdi. muratı öz babası gibi görmüş ve her dediğini yapmaya başlamıştı. muratın ona verdiği eğitimleri canla başla almış evirmiş çevirmiş ustalaşmıştı.

murat sılayı gözünden bile sakınıyordu. her sırrını , her derdini sılaya anlatıp onunla konuşuyordu; bu zaman zaman aryayla sılanın arasını bozsa da murat aryayla konuşup bu sorunu her defasında çözüyordu. ah birde muratın sılayı sevmesinin bir başka nedeni; sılayı kötü pis işlerine vicdan azabı duymadan bulaştırmasıydı.

sılanın gördüğü eğitim sadece bilgisiyarlar üzerine değildi aynı zamanda silah kullanma, dövüşme ve en önemlisi yer altında akıllıca davranmaydı. sılanın kumarı buydu. mafya işlerini yönetebilecek kadar dikkatli ölümle burun buruna yaşayacak kadar eğitimliydi. 

arya, sıla ve tuananın en saflarıydı. yani babası en azından öyle düşünüyordu. tuana ve sılaya sürekli yüklenen murat kızının ne halde olduğunu göremeyecek kadar bencilce davranıyordu. oysa arya bunun farkında ve babasının arkasından iş yürütmeyi iyi becerebilen biriydi. babası her ne kadar sılaya güvense de sıla aslında aryanın sağ koluydu.

babasının yediği her halttan aryanın haberi oluyordu. ve arya her seferinde ona göre davranıp ayak uyduruyordu.  bu yüzden ki babası sılaya öldürmesini istediği her kişiyi aslında arya öldürüyordu. ve arya bundan zevk alacak kadar psikopatlaşmıştı...

sıla herkesle selamlaşıp direk mekanın alt katına inmeye başladı. alt katı kendine göre dizayn etmişti. kimse girmesin diye kapısına parmak iziyle açılan şifre koymuştu. sıla parmağını okuttuktan sonra bu şifrenin yetmeyeceğini düşündüğünden rakamlı şifre koymasıyla o şifreyi de girdi. karanlık mekanını aydınlatmak için kapının yanında duran tuşa bastı. oda aniden parladı. her yeri ışıkla doldurmuş mekanı büyük ve aydınlık göstermişti. içerisi o kadar büyüktü ki yukardaki mekanın aynısının altta olmasından kaynaklanıyordu. yani yukardaki mekanı oda oda bölmek yerine hepsini kendi mekanına dahil etmişti.

52Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin