arya kaanın üzerine atlayıp iyice yaygara çıkartıp kaanı hırpalarken başka bir erkeğin onu çekmesiyle kaandan ayrıldı. arya sinirle debelenmeye devam ederken "burası bizim. kendinize gelin be"diye çemkirirken kaan sçlarını tutarak ağlamaklı bir ifadeyle berke döndü.
"saçlarımı yoldu berk. kafam kel oldu mu bak bi"diyerek başını eğerken berk gülmemek için dudaklarını dişlerken arya "yok az gelmiş yolduklarım. gel biraz daha yolayım o zaman kel olursun"dedi.
kaan korkuyla aryaya bakarken berkin aryayı bir dakikalığını bırakmasıyla arya kaana ilerlemiş ve kaanı yüzüne okkalı bir yumruk savurmuştu. onca yıl gördüğü yakın dövüş eğitimlerini kaanda sergilerken berk bile bu sefer durdurmamıştı. bilakis arya berkin onu tutmasına izin vermiyor ona da hamlelerde bulunarak berki yanına yaklaştırmıyordu.
berk aryanın bu kadar eğitimli bir dövüşçü olması karşısında şaşırdı. afallamasına sebep olmuştu. berk aryanın kaanı dövmesini izlerken bir anda telefonundan gelen bildirimle izlemeyi bıraktı. mesajı okuduğu gibi "dur yeter. "diye bağırırken arya tok ve gür sesle durakladı. kaanı duvara sıkıştırmış bir halde bırakarak kaandan uzaklaşırken berke baktı. berk aryanın psikopat ve doyumsuz yüzüne bakarak " burası sizin anladık. gidiyoruz"dedi. arya psikopatça sırıtırken "özür dile"dedi. berk kaanın koluna girerken kıstığı gözlerle aryaya baktı.
arya kaanı dövdüğü eline baktı. elini aşırı hırpalamış yer yer kaanın da kanı yer alıyordu. kaanın ona atak yapmasına izin vermemesi avantajına olmuş kaanı bir güzel döverek öfkesini atabilmişti. bakışlarını berke doğrulturken eliyle konuş işareti yaptı. berk çattığı kaşlarıyla "bunu diyeceğimi düşünüyorsun oldukça aptalsın demektir."diyerek telefonuna gelen başka bir bildirimle telefonuna yöneldi. o sırada kaan kaşının patlamasından öfkesini belli edemese de aryaya oldukça tehlikeli bakıyordu.
berk bir anda kaanı bırakıp duvara ilerlerken kaan bir anlık boşlukla yere düştü. arya kaanın yanına gidip koluna girmeye çalışınca kaan uzaylı görmüş gibi aryaya bakarak onu kendinden uzaklaştırdı. aryanın bu dengesiz hali karşısında ister istemez afallamıştı. daha temin onu öldüresiye döven kız şimdi ona yardım etmeye kalkmıştı. kaan gerçekten kızları anlayamıyordu yada bu kız değildi.
arya kaanın bu tepkisine karşı omuzlarını silkmiş ve berkin duvarı karalamasına bakarak "evet bakıyorum arkadaşım sinek varisini hizaya getirmiş"derken berk ve kaanın korkutucu bir şekilde aryaya bakmasıyla arya yanlış bir şey söylediğini düşündü. ellerini kaldırırken "tamam bir şey demedim patronunuza"diyerek gözlerini devirirken o sırada serkanın aryaya getirdiği tapu karşısında arya gülümseyerek tapuyu eline aldı.
berk ise serkana doğru hızlıca ilerleyerek silahını başına dayamış ve "sinek varisi seni bekliyor"diyerek ilerletmeye başlamıştı. arya giden erkeklerin peşinden yanlız kaldığı kumarhaneye baktı. serkanın adamı sinek varisinin adamlarını gördüğü gibi topuk yapıp kaçmıştı. şimdi yanlız başına kendi kumar becerisiyle kazandığı kumarhaneyi inceledi. ardından telefonunu çıkartıp ruleti hazırlarken yardım aldığı şirketi ararken acil gelmelerini söyledi. bu kaan ve diğer şerefsiz kumarhanenin anasını ağlatarak gitmişler bütün işler gene aryaya bırakmışlardı. bu akşam burayı açıp burdanda para kazanırlardı. bu yüzden buraya da ufak tefek değişikler yapıp en azından rulette olduğu gibi üç duvara kendi simgelerini çizdirirdi. hem bari bu karalama sinek amblemi de kaybolurdu.
saatler birbirini kovalamış saat gece yarasına ulaşmışken sıla yeni kumarhanelerine gelip kameraların çalışıp çalışmadığını kontrol ediyordu. burdaki kameraları da rulete bağlayarak irtibatta kalacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
52
Novela JuvenilNe..! Kıbrıs'a kumarhane mi açılmış...? Ah! Doğru. biz açmıştık. kumarhane açmalarıyla hayatlarının gidişatı değişen üç kızın hikayesi.. *kesit* sıla "ne yani ben yakışıklı kumar ma...