52

57. bölüm ( BALO 2)

sıla evine vardığı gibi eşyalarını ayarlamaya başladı.

Saatler bir birini kovalarken Önceden belirlediği mekan çoktan hazırlanmaya başlamış her şey sorunsuz ilerleme kaydediyordu. mekan sahibi olduğundan baloya ilk giden kişinin sıla olması çok önemliydi. Güzel bir abiye üzerine de maskesini takarken odasından çıktı. Asel ve tuananın da hazır olduğunu bir birilerinin kıyafetlerinin son rütuşlarını yaptıklarını gördü.

Sıla boğazını temizleyerek dikkati üzerine çekerken "hazırsanız çıkalım"dedi, heyecandan kalbi ağzında atıyordu. Kızlar başlarıyla onaylayınca beraber evden çıkmış ve sılanın arabasına binmişlerdi.

Sıla mekana gelmesiyle en ufak ayrıntısına kadar incelemeye başladı. Her şey güzel olmalıydı. Zaman geçtikçe kalabalıklaşan ortama karşı sıla tebessüm etti. Yer altından ve onların tanıdıkları arkadaşlarıyla mekan dolmaya başlarken asel merakla "madem varis bunlarla konuşmayacak o zaman sen dövmeyi nasıl göstereceksin?" Sıla gülümsedi. "Sürpriz olsun"diyerek göz kırparken asel sırıtmıştı.

Sıla etrafta volta atan tuanaya izlerken asele ithafen "gel bizde gezelim" dedi. Her bir masa kişiye özeldi aslında. Kemalin masası boştu. O daha gelmemişti. Kemalin masasını özel seçmişti sıla. Ayarladığı plana uygun olmasına dikkat etmişti. Kemal'in Gözleri net bir şekilde o dövmeyi görsün istiyordu. Herkes maskeli olacağından insanları ayırt etmek zordu. Bu yüzden sıla da masaları kişiye özel yapma kararı almıştı. Böylelikle kemalin kim olduğunu ve o dövmeyi gördüğü zamanki tepkisini fark edebilecekti.

Sıla kalabalıkta aselle gezmeye başladı. kerem ve sercanın geldiğini görmüş onlara selam vermişti. Kemalin geldiğini gören sıla sırıtarak aselle oraya ilerlerken sıla "heyecanlı mısın kemal?" Kemal kaşlarını kaldırırken "niye heyecanlı olucak mışım?"dedi, pişkince sırıtırken.  Sıla gözlerini devirdi. "o halde şöyle sorayım. Korkuyor musun?" Dedi. Kemal kaşlarını çattı. Ne münasebetti. Korkacak bir şey yoktu. Aslında bir yanı sılanın doğru söylüyor olma ihtimali karşısında geriliyordu ama buna imkan vermediğinden kendini sürekli avutmuştu.

Kemal sılanın sorusunu es geçerek "senin bahsettiğin maskeyi henüz göremedim. Emin misin varisin geleceğinden?" Sırıtarak sorduğu soruya karşı sıla dişlerini sıktı. Elinin tersiyle şunun sıfatına vurmamak için kendiyle savaş verirken derin bir nefes aldı. "Assolist en son çıkar kemal. Sabırlı ol"derken asel sılanın kulağına "bu adam ne yaşıyor?"dedi. Sıla asel ile birlikte Kemal'in yanından ayrılırken "yakında yaşayamayacak"sinirle söylediği cümleye karşı asel gülümsedi. "Hadi inşallah"derken sıla da tebessüm etti.

Sıla tuanayla masalarında buluşurken tuana "bak mertan ve bora geldi"dedi. Asel hızla tuananın gösterdiği tarafa dönerken "hangisi mertan?"dedi.merakla ikilide gözlerini gezdirip mertanı arıyordu. sıla aselin bu haline  gülmeye başladı. Tuana mertanı gösterirken sıla aselin koluna girip "o halde selam verelim"dedi. Asel sırıtmaya başladığında "seninde hoşuna gidiyor alttan alttan Benimle eğlenmek?" Sıla "ne münasebet"derken kahkahasını bastırmaya çalışıyordu. Asel ona ayak uydurup gülmeye başladı. Onun da hoşuna gidiyordu aslında. Uzun zamandır böyle şeyler yaşamamıştı ve eğlenceliydi. Uzun ilişki bir yerde sıkıcılaşmıştı belliki.

Sıla mertan ve boranın yanına gelmesiyle"baloya hoşgeldiniz"dedi. Maskesini çıkartmıştı, Mertan sılayı görüp tanıyabilsin diye. Gerçi asel de maskesini çıkartmıştı. Mertan güzelliğini daha iyi görebilsin diye. Mertan bunun üzerine abisiyle birlikte maskesini çıkartırken " variste de dövmen olduğu konusunda baya iddaalısın bakıyorum " sıla tebessüm etti. Asel mertana " iddaa değil. Gerçek"derken mertan yapma ya der gibi asele döndü.

Sıla ikilinin arasındaki konuşmalardan sıyrılıp boraya odaklandı. "Sen bora olmalısın" bora sırıtarak elini uzattı. "Sende sıla olmalısın"sıla tebessümle karşılık verdi.