52

44. BÖLÜM (OLDUKÇA GÜZEL)

kızlar nihayet evlerine gelmeleriyle derin bir nefes almışlar ve evlerine girmişlerdi. 

tuana kızların başaırılı olmasının haberiyle iki yere de baskın yapmış diğerlerini olduğu gibi bırakmıştı. 

bütün yerleri baskın yapıp patlatırlarsa bu sefer babasının saklanmasından tedirgin olmuştu. her ne kadar roberto artık onu korumuyor olsa da babası kaç yıldır bu işteydi. o kadar kolay yem olmazdı. ama tuana bir kaç yeri bırakınca onları korumak adına gün yüzüne çıkıp tuanayala çatışmaya girebilirdi. bu yüzden tuana hazırlıklı bir şekilde bekleme kararı aldı. 

tuana hala dışarda savcıyla en son baskın yaptıkları mekanın boşaltılmasını izliyordu. kızlarsa evde oturmuşlar rahatlarına bakarken arya odasına gitmiş hazırlanmaya başlamıştı.

bu akşam rulete gidecektşi. bu yüzden oldukça şık ikili takım giymiş ve saçlarını yapmaya başlamıştı. 

arya hazırlanmasını bitirip odasından çıkarken sıla ve asele bakıp " ben çıkıyorum"dedi. 

hızla evden çıkan arya arabasına atlayıp rulete doğru yol aldı.

aryanın gidişiyle eş değer biçimde tuana eve yanaştı. 

tuana usulca arabadan çıkıp eve girerken "eee sevgili arkadaşlar. hayırlı uğurlu olsun. bir müsübetten kurtulduk"derken sıla "daha baban ölmedi canım. ondan tam olarak kurtulalım o zaman rahatız." tuana sılayı onaylayıp kendini aselin yanına atıp başını aselin bacağına dayayarak kanepe de yatmaya başladı.

arya arabayı hızlı kullanıyor olmasından kaynaklanan bir şekilde rulete geldi ve onlara özel olan park alanına park edip arabasından indi. korumalar aryayı görmesiyle selam verirken arya özlediği mekanına baktı. kapı üzerinde kocaman ışıklı tabeladaki rulet yazısını okudu. hayallerinin tek tek gerçekleştirdiklerini bir kez daha anladı.

arya rulete ilerleyip girmek için adım atacaktı ki tam karşı binalarından gelen inşaat sesleriyle oraya döndü. 

kaşlarını merakla çatarken korumalara "buraya ne açılacak?"dedi. rulet kadar olmasa da oldukça büyük bir mekan tadilata girmişti. 

korumalar gergin bir şekilde bir birlerine baktıktan sonra aralarından biri "efendim sizin haberiniz yok mu?" arya kaşlarını kaldırıp adama baktı. "neyden haberinimin olması gerekiyor?" adam gergin bir şekilde "oraya da kumarhane açacaklarmış" arya kaşlarını çattı. "ne!? bu nasıl saçmalık böyle. " derken mekana doğru ilerlemeye başladı. karşıya geçip mekana yaklaşırken içerde çalışan ustalardan birine "pardon? burası ne olacak?"dedi. emin olmak istiyordu. ustadan önce yanından gelen bir tok erkek sesi "kumarhane"dedi. arya başını çevirip onu yanıtlayan kişiye döndü. 

"vay be.. sence de çok riskli değilmi?" dedi. adam umursamaz bir şekilde "neden riskli olsun ki? arya başını inşaat halinde olan yere çevirirken "bildiğim kadarıyla rulet oldukça iyi iş yapıyor. o kadar bilindik mekan varken neden burayı tercih etsinlerki?" adam aryanın yanına ilerlerken "onlardan daha iyi bir mekan açacak olacağım için" arya hmm derken "burası senin mi?"dedi. adam aryaya dönerken elini uzattı. "mertan alaca"diyerek kendini tanıttı.arya ona uzatılan ele bakarken gülümsedi.

"buse "diyerek mertan isimli adamın elini sıktı. 

mertan gözlerini kısarken" ruletin sadık müşterilerinden misiniz?"dedi nazik bir şekilde. arya adamın gözlerinin içine bakarken "hayır. sahibiyim"dedi. adamın yüzündeki şaşkınlık anlık gözükürken meraklı bir ifadeyle  "oranın sahibinin kadın olacağını hiç düşünmemiştim" arya başını sallarken alayla gülümsedi. "bende karşımıza kumarhane açalacağını hiç düşünmemiştim"derken mertan "hayat işte.. yok artık dediğimiz şeyleri önümüze sunuyor" arya usulca arkasını döndü. 

"çok tehlikeli bir işe bulaştığının haberini vermek için gelmiştim"dedi. mertan anlamsız bir bakışla" ne demek istiyorsunuz?"dedi. arya olduça tehditkar bir şekilde "rekabette oldukça iyiyimdir. kazanma hırsı eşliğinde ayağımın altındakilerin gözünün yaşına bakmam, ezer geçerim" mertan sırıtırken "açık açık tehditinize hayran olduğumu dile getirmeden edemeyeceğim lakin sizin ayağınızın altına girmeyeceğimi temin ederim" arya aynen der gibi başını sallarken "bunu personayı elinden aldığım serkan da diyordu. her neyse sana kolay gelsin"diyerek ilerlemeye başladı. 

mertan aryanın arkasından hayran bir şekilde izlerken "beni rulete davet etmeyecek misiniz?" aryanın arkasından bağırırken arya durakladı. "sen kimsin ki seni davet edeceğim? bizim kumarhanemize her kesimden halk özgürce girebilir. "demiş ve usulca rulete girmişti. mertan aryanın arkasından ilerlerken rulete doğru yol aldı. bu kızı yakından tanıma isteği üzerine merakla rulette ilerledi.

iç dizaynı oldukça güzel olan ruleti süzerken içerisinde ilerlemeye devam etti. arya bar kısmından kendine içki alırken yanına gelen mertana karşı gözlerini devirdi. 

mertanda kendine bir şey isterken arya onu umursamadan ercana doğru ilerledi. kızların yokluğunda rulete bakıp çeviren tuananın arkadaşıydı ercan. arya ercanın yanına usulca yaklaştıktan sonra "herkese seni ifşa etmemi istemiyorsan alparslana bilgi vermeyi bırakacaksın?"dedi. ercan şok olmuş bir şekilde aryaya bakarken "efendim siz ne diyorsunuz?"bilmemezliğe yatan ercana karşı "ercan beni kızdırma. her şeyden haberi var. şimdiye kadar susmamın nedeni alparsanla aramda bir şeyin olmamasıydı. ama geçen yaptığı şeyden sonra aramız açık. bu yüzden dediklerimi yapsan iyi edersin" ercan kesin dille konuşan aryaya karşı başını eğmiş ve "peki efendim"diyerek uzaklaşmıştı. 

ercan masaların arasına girip gözden kaybolurken hızla alparslana mesaj yazdı. aryanın onu teşhis ettiğini ve artık ona bilgi vermemesi gerektiğini yazarken alparslan aryanın gerçekten kimsesizlerinin yerini öğrenmesine karşı afalladı. arya gerçekten alparslanı köşeye sıkıştırmaya başlamıştı. 

arya ercanı hallettikten sonra bara geri dönerken mertanın onu hala bekliyor olmasına karşı "pek beğendiniz sanırım"dedi. mertan "evet oldukça güzel"diyerek aryaya bakarken arya gözlerini kıstı. mertanın yoğun bakışlarının farkındaydı.  "umarım ruletten bahsediyorsunuzdur" mertan başını eğip gülümserken "sizden ve ruletten bahsediyordum efendim"dedi. arya gülmeye başlarken içkisini kafasına diktikten sonra masalarından birine ilerleyip oturdu. mertan aryanın peşinden gidip masaya otururken arya "ilk karşılaşmada sizi üzmek istemem"dedi. mertan kaşlarını kaldırırken "beni neden üzeceksiniz?" arya kartların dağıtılmasına karşı "kumarda sizi yenip paralarınızı alacağım için" mertan gülümserken "çok iddaalısınız"dedi. arya tehlikeli bir şekilde sırıtırken "ben her zaman iddaalıyımdır. bu oyunda sizi yendikten sonra uzunca düşünmenizi istiyorum. o kumarhaneyi açmaya hazırlanırken sizi neyin beklediğini" mertan tehlikeli bir şekilde sırıtırken "beni her ne bekliyorsa beklesin ben o kumarhaneyi açacağım"dedi. sesindeki ciddiyet ve kararlılık karşısında arya gülümsemesini büyüttü. "o halde kaybetmeye hazır olun"dedi. ve tüm ihtişamıyla oyununu oynamaya koyuldu.

mertan dikkatle aryayı süzüyordu. bu kızın ne kadar tehlikeli olabileceğini. murattan kumarhane alıp personayı açan birinin söylentilerini duymuştu. ne kadar tehlikeli biri olduğunun farkındaydı. mertanın avantajı aryanın onu tanımıyor olmasıydı. bu da ona zaman kazandıracak ve kumarhanesini açmayı sağlayacktı. sonrası rekbet çatışmaları içerisinde yürürdü diye hesaplıyordu. tabi eğer bu kız dediğini yapıp mertanı batırmazsa. 

arya onu bu denli izleyen mertanın farkındaydı. hiç pot kırmadan oyununa dalmış gibi yaparak bu mertanı bitirecek planlarına şimdiden koyulmuş bir haldeydi. canı pahasına koruyacağı kumarhanelerini riske atamazdı arya. bu adama haddini bildirmeliydi ve bunu zevkle yapacaktı. bu düşünce aryanın psikopat gülüşünün ortaya çıkmasını sağlayıp oyunu kazanmasıyla eş değer biçimde gerçekleşirken mertan aryanın bu kadar hızlı oyunu kazanmasına karşı şaşkınlıkla ona baktı.  

farkında olmadan aryayı küçümsemiş miydi acaba? yok ya.. oyun yeni başlıyordu.mertan  sabırlı olup kendi hamlesinin sırasını bekleyecekti. lakin tek unuttuğu şey aryanın daha sırasının gelmediğiydi. yani aryanın devri yeni başlıyordu ve mertan bu devirde ya tarih olacaktı yada tarih yazacaktı.