Ep.13 "Kendimi unuturum seni unutmam"

2.3K 119 51
                                    

2 gün sonra

Yavuz'dan

İki gündür titizlikle hazırlanıyorduk operasyona. Kopuk'un getirdiği istihbarata göre patlamalar bugün gerçekleşecekti. Yerlerini de öğrenmiştik. Patlamalar eş zamanlı yapılacağından, üçe bölünüp hareket edecektik. Sinan ve Yiğit de bizimleydi. Teşkilatın İstanbul'daki merkezinde son hazırlıklarımızı yapıp birazdan çıkacaktık.

"Hazırsanız çıkalım artık."

"Hazırız komutanım."

"Karabatak, Aşık, Leyla siz Sinan'la gidin. Hafız, Avcı siz Yiğit'le, Keşanlı ve Çaylak da benimle geliyor."

"Yavuz, destek istese miydik?"

"Şimdilik gerek yok Yiğit. Önce bir gidelim gerekirse sonra isteriz."

"Tamamdır. Çıkalım o zaman."

Kafa sallayıp bizimkilere baktım. Herkes hazırdı. Ben haraketlenince onlar da peşimden çıktılar. Dışarda bizi bekleyen araçlara doğru yürüdük.

"Yavuz, çok dikkatli olun."

Dönüp Leyla'ya baktım. Tebessüm edip kafa salladım.

"Siz de çok dikkatli olun. Allah'a emanet."

Kafa sallayıp bindik araçlara. İstanbul'un üç ayrı yerinde patlamalar olacaktı. Biri büyük bir avm'deydi, biri havaalanında, biri metroda. Leyla'lar havaalanına gidiyordu, Yiğit'ler avm'ye, biz de metro istasyonuna gidiyorduk. Havaalanındaki ve avm'deki bombaların nereye yerleştirildiklerini biliyorduk. Sadece metro istasyonundakinin yerini bilmiyorduk. Bu yüzden oraya ben gidiyordum. Bu patlamalara engel olmamız gerekiyordu yoksa binlerce insanın hayatına mal olacaktı. Biz patlamaları engellerken babamlar da ülkeye sokulacak silahları yakalayacaklardı. Kopuk'un verdiği bilgiye göre Dragan silah sevkiyatını takip edecekti, yani onu yakalama işi babamlara kalmıştı ama elbet yüzyüze gelecektik. Keşanlı hızla kullanıyordu minibüsü, Çaylak da yanındaydı. Hızla metro istasyonuna gidiyorduk. Birden telefonum çalınca çıkarıp baktım. Gülümseyerek açtım telefonu.

"Alo, Bahar."

"Canım, nasılsın?"

Bahar'ı sesiyle gülüşüm büyüdü anında.

"Sesini duydum daha iyi oldum canım."

Bahar kıkırdarken ben de güldüm.

"Yavuz, iyisin di mi? Her şey yolunda."

Bakışlarımı önde oturan Keşanlı ve Çaylak'ta gezdirip konuştum.

"İyiyim canım, her şey yolunda."

"Yavuz bana doğru söyle."

"Doğru söylüyorum. Hiçbir sorun yok."

"Ne zaman döneceksin peki?"

"Yakında."

"Yavuz, seni çok özledim."

"Ben de seni özledim canım ama kokun hala burnumda. Gülünce kısılan gözlerin de aklımda."

Vuslat🥀Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin