Vuslat🥀

Ep.24 "Bahar bana yalan söylemez"

Bahar'dan

İki doktor iki hemşire sınırdaki iki köye gidiyorduk. Ben hiç rahat değildim ama belli etmemeye çalışıyordum. Arabayı Fırat kullanıyordu. Yanında Aylin hemşire oturuyordu. Biz de Sema hemşireyle arkada oturuyorduk. Özellikle arkaya oturmuştum Fırat'la yan yana olmamak için ama bu sefer de dikiz aynasından bakıp duruyordu. Ben de gittikçe sinirleniyorum. Niyetin ne acaba senin? Evli bir kadına asılmaya kalkmayacaksın inşallah. Ben kaşlarımı çatmış dışarı bakarken, Sema hemşirenin sesiyle ona döndüm.

"Yavuz bey nasıl oldu Bahar hanım?"

"Daha iyi Sema, saol."

"Dün size ufak bir oyun oynadık ama Yavuz bey rica edince, Bahar'ın gönlünü alacağım deyince kıramadık onu. Kızmadınız bize di mi?"

Gülerek kafa salladım.

"Kızmadım kızmadım, ayrıca çok hoşuma gitti şebboylar. Size de teşekkür ederim. Yani fikir Yavuz'un da olsa, siz de ona yardım etmişsiniz o kadar."

"Valla biz sadece çiçekçiyi arayıp şebboy getirmesini istedik, her şeyi Yavuz bey düşündü. Yalnız sizi ne çok seviyorsa, daha ameliyathaneden çıkmadan, kendine gelir gelmez şebboy getirmemizi istedi. Biz de hemen hazırladık odayı."

Ben gülerek bakarken Fırat girdi lafa.

"Bu kadar şov yaptığına göre epeyi büyük bir kabahat işlemiş demek ki. Sen de iki çiçeğe affettin yani hemen, öyle mi?"

Kaşlarımı çatıp aynadan Fırat'a baktım.

"Eşimle aramızda olanlar bizi ilgilendirir Fırat. Ayrıca Yavuz şov yapacak bir adam değil, sadece ince düşünceli biri. Kendini affettirmek için de her şeyi yapabilecek biri. Beni kırmaktan, üzmekten çok korkar. Telafi etmek için de her şeyi yapar."

Fırat dudak büküp konuştu.

"Seni kırmaktan üzmekten korktuğu için mi, bir oda dolusu çiçekle affedilebilecek şeyler yapıyor sana? Gerçi yine de şanslı adam, çiçekle affettirebiliyor kendini."

İyice sinirlenmiştim. Bu ne küstahlık ya? Ben bu adamla nasıl olmuş da sohbet muhabbet edebilmişim? Kendini bilmezin teki bu. Hadsiz!

"Çiçekler yüzünden değil, Yavuz'u çok sevdiğim için affettim ben onu. Yaptığının beni ne kadar üzdüğünü anlayıp, içten bir özür dilediği için. Ayrıca bunların hiçbiri seni ilgilendirmez. Eşim ve benim hakkında yorum yapmayı keser misin."

Çatık kaşlarla bakıyordum hala. Fırat da aynadan kısa bir bakış atıp önüne döndü tekrar. Abarttım mı biraz? Çok mu sert çıktım? Ama o da haddini bilsin canım, Allah Allah.

"Valla biz hastanece bayılıyoruz size. Öyle güzel bir aşkınız var ki, insan gıpta etmeden edemiyor."

Aylin arkasına dönmüş gülümseyerek konuşuyordu. Ben de gülümseyip konuştum.

"Saol Aylin. İnsanın sevmesi, sevilmesi çok güzel gerçekten."

"Ayy, inşallah beni de Yavuz beyin sizi sevdiği gibi seven bir adam çıkar karşıma."

Gülerek kafa salladım.

"İnşallah."

Fırat kıpırdanıp daha hızlı sürmeye başladı arabayı. Fırat umarım, Yavuz'a ağzını burnunu kırdıracak bir hal içinde değilsindir. Yoksa hiç hoş olmayan şeyler yaşanacak.