Vuslat🥀

Ep.178 "Benim en büyük zaafım sen olacaksın belli ki"

Bir hafta sonra

Yavuz'dan

"Ya Bahar, amma güldün ya."

"Hahaha, sen de yapma o zaman Yavuz."

"Ne yaptım ya?"

"Bak bir de ne yaptım diyor. Biliyorsun ben çok gıdıklanıyorum, sen de yarım saat gıdıkladın beni. Ben de gülüyorum işte."

"İyi de sen bir saattir gülüyorsun, gıdıklamaya bırakalı yarım saat oldu. Sen hala, gözünden yaş gele gele gülüyorsun."

Bahar hala sesli sesli gülerken ben de gülerek bakıyordum ona. Yatağa sırtüstü yatırıp gıdıklayayım demiştim azıcık ama bizim hatun üç günlük gülmüştü. Üzerindeki pikeyi tutmuş gülüyordu hala. Muzırca gülüp tekrar eğildim üstüne Bahar gözlerini açıp elini kaldırarak engel olmaya çalıştı bana.

"Yavuz yapma. Hem çok güldün diyorsun ama hala üstüme üstüme geliyorsun."

"Yok yok merak etme, bu sefer gıdıklamayacağım."

Bahar kaşlarını kaldırıp baktı.

"Ne yapacaksın?"

Yandan yandan gülerek başımı boynuna gömdüm. Yeni çıkmaya başlayan sakallarımı boynuna sürtünce, Bahar derin bir nefes alıp tuttu nefesini.

"Yavuz, yapma."

Bahar'ı dinlemeyip devam ettim. Boynuna tüy gibi öpücükler konduruyordum. Bahar elini enseme getirince memnuniyetle gülümsedim. Boynundan gerdanına, ardından göğüslerinin arasına bir öpücük kondurdum. Başımı kaldırıp Bahar'a baktım. Gözleri kapalı gülümseyerek duruyordu.

"N'oldu doktor hanım? Yapma diyordun, hoşuna gitti galiba?"

Bahar gözlerini açıp baktı. Ardından gülerek kollarını boynuma doladı.

"Hoşuma gitmeyecek demedim ki, kendimden geçireceği için yapma dedim sarı komutan. Biliyorsun bugün çok işimiz var. O yüzden, dönülmez bir yola girmeyelim dedim."

Gülerek yaklaşıp burnumu burnuna sürttüm.

"Biliyorum sevgilim. Ama bu kendinden geçmiş hallerin hoşuma gidiyor."

Bahar yalandan kaşlarını çatıp omzuma vurdu bir tane.

"Eşşek."

Gülerek alnını öpüp doğruldum. Aklıma gelen şeyle gülmeyi kesip Bahar'a çevirdim başımı.

"Bahar."

"Canım."

"Hakan düğüne gelecek miymiş? Yani Sema bir şey dedi mi?"

Bahar gülümseyip göğsündeki pikeyi tutarak doğruldu.

"Bilmiyorum canım. Sema bir şey söylemedi, ben de sormadım haliyle."

Kafa sallayıp çevirdim başımı. Bahar elini yüzüme getirip kendisine çevirdi başımı.

"Yavuz, asma yüzünü ama. Hem gelse ne olacak gelmese ne olacak? Hadi bak, bugün en yakınlarımız evleniyor. Bizim de onların mutluluğuna ortak olmamız lazım. Böyle gereksiz bir şekilde bozma moralini. Sana söz veriyorum, Hakan gelse bile hiçbir sıkıntı yaşamayacaksın, canını hiçbir şey sıkmayacak. Sen de bana böyle bakmayacaksın ama. Tamam mı?"

Gülümseyip kafa salladım.

"Haklısın canım. Gereksiz tribe girdim ben yine."

Bahar yüzümü sevip dudaklarıma bir öpücük kondurdu. Ardından sakallarımı severek konuştu.