Ep.192 "Bizim seninle birlikte çözemeyeceğimiz hiçbir şey yok"

1.1K 78 23
                                    

Bahar'dan

Derin bir nefes alıp bıraktım telefonu. Artık fazla oluyor ama. Ben alttan aldıkça, normal davrandıkça iyice abarttı artık durumu. Yavuz farkederse hiç iyi olmayacak. Ben de kendimce halletmeye çalışıyorum ama beceremiyorum doğrusu. Sinirlenip, direkt yüzüne söyleyeceğim bir duruma da getirmiyor durumu bir türlü. Yoksa ben ne yapacağımı çok iyi biliyorum ama o da zekice davranıp sürekli iş bahanesiyle arayıp mesaj atıp duruyor. Ben de bir şey diyemiyorum haliyle. Ama artık gerçekten rahatsız edici bir durum aldı Cenk'in tavırları. Başından beri samimi olmaya çalışıyor gibiydi ama artık iyice abarttı.

"Bahar. Sevgilim sen iyi misin?"

Yavuz'un sesiyle irkilip ona döndüm. Gülümseyip kafa salladım.

"İyiyim canım."

"Üç defa seslendim Bahar. Neye daldın gittin sen öyle?"

Kaşlarımı kaldırıp baktım.

"Yok bir şey ya. Öyle dalmışım işte."

Yavuz kaşlarını çatıp yaklaştı. Yatağa yanıma oturup elimi tuttu.

"Sevgilim neyin var? Hasta mı oluyorsun yoksa?"

"Yok hayatım iyiyim. Dalmışım öyle."

"Eminsin di mi?"

Gülümseyip elimi yüzüne getirdim.

"Eminim."

Yavuz da gülümseyip yüzümdeki elimin üstüne getirdi elini. Avcumun içine bir öpücük kondurup kalktı.

"Hadi gidelim o zaman. Geç kalacağız yoksa. Daha sıpaları kreşe bırakacağız."

Kafa sallayıp kalktım ayağa. Saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırıp çantamı aldım.

"Ben hazırım canım. Çıkabiliriz."

Yavuz dikkatle bakıp ardından kafa salladı. Ben de gülümseyip çıktım odadan. Ona bir şey belli etmemem lazım. Zaten sevmedi Cenk'i. Direkt gider kavga etmeye kalkar. Böyle bir şey olsun istemiyorum. Halleceğim ben. Salona gelince ikizler de odalarından çıkıp yanıma geldiler.

"Anne."

"Anne hadi gidelim."

Gülümseyip çömeldim önlerine.

"Oy benim paşalarım. Babaları ne güzel de giydirmiş benim oğullarımı."

Gülümseyerek bakarken birden aklıma gelen şeyle gülmeyi kesip fırladım ayağa. Hızla arkama dönmüştüm ki, Yavuz Umut'un pusetiyle çıktı odadan. Resmen kızımı odada unuttum. Nasıl kafamı taktıysam Cenk'e, kızımı almayı unuttum. Neyse ki Yavuz odadaydı. Şimdi unuttuğumu belli etmeyeyim. Zaten iyi misin diye sorup duruyor, bir de Umut'u almayı unutmuşum dersem hayatta ikna olmayacak iyi olduğuma. Hemen gülümseyip yaklaştım.

"Geldiniz mi baba kız? Biz de sizi bekliyorduk paşalarımla. Hadi çakalım artık."

"Çıkalım canım. Hadi."

Kafa sallayıp Umut'un başını sevdim. Ardından ikizlere dönüp ellerini tuttum. Hep birlikte çıktık evden. Çocukları arabaya yerleştirip biz de oturduk. Yavuz bana bakıp ardından çalıştırdı arabayı. Dudaklarımı kemirip başımı camdan dışarı çevirdim. O sırada bir mesaj gelince elimdeki telefonu kaldırıp baktım. Dişlerimi sıkıp derin bir nefes aldım. Off, yine Cenk.

"Hayatım kim o?"

Yavuz'a bakıp gülümsedim.

"Hastaneden canım. Geç kaldım galiba biraz."

Vuslat🥀Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin