60
"Neyse arük bu komediye son verelim. Ülken için yaptıklarına teşekkür bekliyordun, al edeyim. Teşekkürler aslanım."
Adamlardan biri Ruger marka bir tabanca çıkardı koltuk altından ve Gökhan in şakağına tuttu. Diğer ikisi kan sıçramasın diye biraz geriledi.
Gökhan kelime-i şahadet getirip gözlerini kapadı, ilk olarak silahın patlama sesi gelecekti. Anında ölebilecek miydi acaba?
Ama kafatasmı parçalayacak silahtan önce kapının kırılma sesi duyuldu. Gökhan gözünü açıp, kafasını çevirdiğinde yaşlı bir adam olmasına ve elindeki bastona rağmen Kurt u tanıdı.
Kurt, 'Az daha geç kalıyorduk," diye gülümsedi. Arkasında İsrail yapımı Uzi makinelileriyle siyah giyinmiş üç genç vardı, yüzlerinde siyah maskeler takılıydı.
Gökhan m başına silahını dayamış olan adam silahı yere koyup, ellerini ensesinde buluşturdu hemen. Diğerleri de kısa bir tereddütten sonra aynısını yaptılar ama şefleri çok kısa bir an belindeki silahı çekecekmiş. gibi düşünceli kaldı.
Kurt bastonuyla silahını işaret etti:
"Cengiz, şu anda en çok istediğim, o silahı çekip bize karşı koymandır. Böylece o zehir dolu vücudunu kalbura çevirmemiz için neden vermiş olursun bize!"
Gökhan adamın adını ilk defa duyuyordu. Adam Kurt un sözleri bitince sırıtü ve silahını iki parmağıyla kabzasından tutup yere koydu. "Başka bir sefere efendim."
Kurt, "Sen benim en büyük hayal kırıklığım sın," diye devam etti. "Seni o gün öldürmen, vücudunu parçalayıp domuzlara yedirmeliydim."
Kurt un takımmdakilerden ikisi Gökhan in yanma gelip kelepçelerini açü. Ayağa kaldırdıklarında yürüyebilmesi için destek oldular. Hep beraber merdivenlerden çıkıp binanın dışına atülar kendilerini. Lüks jipe bindiklerinde Kurt işaret diliyle şoförün kendilerinden olmadığını söyleyip sessiz olmasını ima etti.
Grup ancak gecenin ilerleyen saatlerinde Mamak taki çift katlı bir evin kapısından girebildi. İki araç değiştirmişlerdi.
Gökhan tuvaletten geri döndüğünde yaşlı adam ile yalnız kaldıklarını gördü.
"Gençleri gönderdim. Merak etme güvendeyiz," dedi Kurt, mutfaktaki masayı yemek için hazırlarken. Bir yandan bastonuna dayanıyor, bir taraftan da tabak, çatal, peynir, zeytin koyuyordu masaya.
Bir an kafasını kaldırıp düşünceli gözlerle Gökhan a bakü:
"Acıkmışsmdır diye kahvaltı hazırlıyorum ama sever misin diye aklıma gelmedi, istiyor musun?"
Gökhan gülümsedi, yıllar vardı ki şöyle Türk usulü bir kahvaltı etmemişti. "Hayır demem imkânsız Komutanım," dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
METAL FIRTINA
AdventureMETAL FIRTINA METAL FIRTINA KAYIP NAAŞ METAL FIRTINA KURTULUŞ METAL FIRTINA 3.DÜNYA SAVAŞI METAL FIRTINA NÜKLEER DARBE METAL FIRTINA KIZIL KURT