arkadaşlar 104. blümü yazmıycam by
105
çok zaman ve insan kaybı demekti. Kendisine sunulan bir seçeneği değerlendirmek zorundaydı. Polatlı yi destek merkezi olarak kullanmayı isterdi doğrusu ama orayı temizlemek çok zaman alacağı için yok etmek zorundaydı.
Hemen Hava Kuvvetlerine emir vererek Slayer bombalarının kullanılmasını istedi.
Tank taburlarına arük Ankara merkezini hedef gösterebilirdi.
Çok fazla ileri gitmeden hatları yarmaları yetecekti, öyle düşünüyordu ama savaş alanının üzerine çöken kesif dumandan mıdır bilinmez, işlerin pek de beklenildiği gibi parlak olmadığını düşünmeye başlamıştı. 101. Hava indirme Tümeni, on iki kilometre kadar doğuda kurduğu harekât üssünden saldırıyı başlatmak için bekliyordu. Ankara nm tam merkezine saldıracaklar ve devlet binalarının bulunduğu bölgeyi; Meclisi, Cumhurbaşkanlığı Konutunu ele geçireceklerdi. 1. Zırhlı Süvari Tümenine bağlı tank ve zırhlılar bütün güçleriyle kuzeydoğuya yöneldi. Helikopterler sürekli olarak zırhlıların önündeki olası engellere saldırıyor ve bütünlüklü bir savunmanın yapılmasını engellemeye çalışıyordu. Birlik karargâhları ortadan kaldırılmış ve araçlarının bir bölümünü kaybetmiş olan Türk askerleri ise farklı gerilla taktikleri uygulayarak sürekli Amerikan askeri öldürüyordu.
Tanklar bir saat içinde gerekli bakım ve ikmal işlemlerini tamamladı. Harekete geçip Ankara istikametinde ilerlemeye başladılar. Polatlı da gizlenen birlikler bu konvoylara ateş ederek onların dikkatini çekmeye çalışıyordu ama 1. Zırhlı Süvari konvoyları hiç çatışmaya girmeden ana savunma hattına doğru yürümeye başladı. Bu arada ufukta görülen C-1301ar Polatlı için iyi şeyler anlamına gelmiyordu. Buradaki birlikler ellerindeki havanlarla konvoylara ateş ediyor ama bir cevap alamıyordu. Görevleri o konvoyları geciktirmekti ama Amerikan Ordusu savaşın kurallarını acımasız şekilde değiştirmişti. Klasik savaş anlayışında tehdit olarak algılanacak bir bölge, birazdan dümdüz edilecek ve tehdit ortadan kaldırılacaktı. Eğer savaşan taraflardan birisi kamuoyunu umursamıyorsa bu, savaştaki dengeleri hemen değiştiriyordu.
Dört C-130 Killer yavaşça Polatlı üzerine geldiğinde altlarındaki kapaklan açarak dev siyah kütleleri bıraktı. Bombalar hep bir ağızdan vahşî bir çığlık atarak aşağı düşmeye başladı. Polatlı nm güneydoğu mahallelerine düşen bombalar nedeniyle 3. 8 şiddetinde bir deprem meydana geldi. 1. Zırhlı Süvari Tümenini destekleyen kuvvetlerden 2. Zırhlı Süvari Tugayı bombalarla harabeye dönüşen Polatlı nm mahallelerine hızlı keşif hareketleri düzenlemeye başladı. Polatlı nm mahallelerinde yoğun silah sesleri duyulmaya başlanmıştı. Şehirde neler olduğunu kimse bilmiyordu. Harvey Jackson hafif zırhlılarla donatılmış olan tugayın çekilmesini istedi. Orada hâlâ ciddi bir askerî kapasite vardı. 2. Zırhlı Süvari Tugayı hızla Polatlı nm dışına çekildi. Hava Kuvvetlerine, muhtemel askerî kapasitenin olduğu bölgelerin koordinatları bildirildi. O bölgedeki F-15 savaş uçakları, kanatlarında takılı olan bütün lazer güdümlü bombalan Polatlı ya boşalttı. Bütün evler hasar görmüş gibiydi, tek
katlı ve çift katlı evlerin parçaları geniş bir alana dağılmıştı. Harvey Jackson ateşin kesilmesi emrini verdi. Bölgeden ateş gelmiyordu artık. Türk askerleri hâlâ oradaydı, bunu biliyordu ama sivil kayıplar onları susturmuş olmalıydı. Uzun süre uslu duracaklarından şüphesi yoktu.
CENTCOM kendisi ile irtibat kurmak istiyordu. Harvey Jackson, telefonu eline aldı ve yüzüne bir gülümseme oturdu:
"Selam Howdy. Her şey yolunda sanırım. Ben ana savunma hatlarını dağıtacağım. Gerisi 101. nin işi. Ama Ankara nm içine o askerleri göndermenin akıllıca bir hareket olduğundan emin değilim, kayıplar korkunç seviyede olabilir."
Telefonu dinlerken dürbünle etrafı gözetlemeye devam etti. Savaş alanında olmayı seviyordu ve askerleri
ŞİMDİ OKUDUĞUN
METAL FIRTINA
AdventureMETAL FIRTINA METAL FIRTINA KAYIP NAAŞ METAL FIRTINA KURTULUŞ METAL FIRTINA 3.DÜNYA SAVAŞI METAL FIRTINA NÜKLEER DARBE METAL FIRTINA KIZIL KURT