1.bölüm savaş başlıyor

885 17 0
                                    

16

"Başbakan buraya varmış, birazdan aramızda olacak."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Savunma Bakanı ve içişleri Bakanının yerlerini almasıyla Hikmet Pars, önündeki küçük gruba konuşma yapacakmış gibi pozisyon aldı. Hareketleri hızlıydı ve sürekli merkezdeki operatörlerin yüzlerini takip ediyordu. Operatörlerin yüzlerindeki ifade, o an gelen bilgilerin aciliyeti ile ilgili olarak yeterli bilgi sağlıyordu.

Toplantı masasının karşısında dev düz bir ekran asılıydı. Hikmet Pars eline bir lazer göstergeci alıp ayağa kalktı ve bilgisayara bağlı projeksiyon makinesini kullanan subaya başıyla işaret verdi. Ekrana dev bir Ortadoğu haritası geldi. Çok ayrıntılı bir haritaydı, neredeyse en basit ırmak veya yank bile ayırt edilebiliyordu. Paşa, düşünceli bir şekilde haritanın önüne geldi ve sırasıyla Kuzey Irak ile Suriye sının yakınlarında bazı bölgeleri işaret etti. Bilgisayardaki grafikleri seçen askerin bir tuşa basmasıyla bu noktalarda kırmızı kareler belirdi.

"Bunlar Amerikan Ordusuna bağlı birlikler..."

Makinenin sert klik sesi duyuldu. Bu defa haritadaki kırmızı karelere yakın yerlerde yeşil kareler belirdi.

"Bunlar bizim Kuzey Irak-Bağdat arasında konuşlanmış olan birliklerimiz."

Hükümet üyeleri ekrana gelen diyagramları şaşkınlıkla izlerken, askerlerin ifadesinde bir değişiklik olmamıştı. Durumdan haberdar gibi görünüyorlardı.

"Gördüğünüz gibi bölgede bulunan üç tugayımızın çok yakınlarında en güçlü Amerikan Kuvvetleri konumlanmış durumda. Deniz Piyade Tugayımızın birkaç kilometre kadar yakınında 101. Hava indirme Tümeni, Hakkari Dağ Komando Tugayının hemen yakınlarında 4. Piyade Tümeni ve 20. Zırhlı Tugayın hemen yakınlarında da 3. Zırhlı Süvari Alayı bulunuyor." Genelkurmay Başkanı, düşüncelerini toparlamak istercesine gözlerini kıstı ve haritaya baktı. "Bu görüntü askerî literatürde iki anlama gelir; ya biz Amerikan birlikleri ile geniş bir savunma hatü kuruyoruz ki açıkçası bizim böyle bir planımız yok, ya da bu bölgedeki birliklerimiz sarılıyor. "

Hikmet Pars bir an, ölen otuz beş Türk gencini düşündü.

"Kısa süre önce meydana gelen sıcak çaüşma şunu gösteriyor ki bu sadece bir kuşatma değil. Sayın Başbakan, bizim ortak kanaatimizdir ki; Amerika nın şu anda sürdürdüğü operasyon Türkiye ye karşı doğrudan tehdit oluşturmaktadır. Aslına bakılırsa bu durumu uzun zamandır teorik olarak bekliyorduk, fakat öyle görülüyor ki zamanlama konusunda yanılmışız, bizi iyi aldattılar. Şu an Irak taki kuvvetlerimiz büyük bir tehdit alünda, kısa süre önce gerçekleşen çatışmanın tekrar vuku bulması durumunda bu tugaylarımız ağır zayiat verebilir."

"Paşam ne yapalım dersiniz?"

"Bence bu birliklere geri çekilme emri verelim. Hava Kuvvetleri de geri çekilme sırasında bölgede koruma görevi yapsın."

"Paşam, Dışişleri Bakanım yolda. İzin verirseniz diplomatik yollan deneyelim. Benim de amacım o birlikleri çekmek. Ancak bunu yaparken büyük bir savaşı başlatabilecek hareketlerden geri durmamız gerekiyor."

Hikmet Pars, doğrudan Başbakanın gözlerinin içine bakıyordu şimdi. Çok önemli bir kararın eşiğindeydi

METAL FIRTINAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin