:)

604 3 1
                                    

170

Lynam korkuyordu ama en azından bu ses bir öcüye değil, insana ait gibiydi. "Evet," diye cevap verdi, mantıklı bir diyalog kurma umuduyla. Sonra da hemen ekledi, "Derdin paraysa dolaptaki çantada üç milyon dolar var!"

Para lafı, o sesin sahibini etkilememişti. "Sizi götürmeye geldim," diye cevap verdi karanlık.

Lynam birden ürperdi, "Nereye?" diye korkuyla sordu.

"Cehenneme!" ve ağzına bastırılan şeydeki kloroform kokusunu aldı.

14 Haziran 2007

ABD BİLİNMEYEN BİR YER

Kloroformun yarattığı baş ağrısıyla kendine geldi Adrian III. Lynam, az mobilyası olan sıradan bir oturma odasının ortasmdaydı. Vücudu buhar tankından bozma bir şeyin içine kapanmıştı. Üstündeki yuvarlak delikten kafası çıkabiliyordu ancak. Yandaki deliklerden de kolları çıkarılmıştı. Sanki bir zırhın içine sokulmuş ortaçağ şövalyesi gibiydi. Bedeni ve ayaklan tankın içindeydi ve buradan kurtulmak için yapabileceği bir şey yoktu. Tankın ön kapısındaki kilitleri sol tarafındaki boy aynasından görebiliyordu.

Sanki gerçeküstü bir rüyanın içindeydi. Bu rüyanın en garip yanı da odanın parçası olan mutfakta, sırtı dönük yemek hazırlayan adamdı.

Bu onu kaçıran yabancı olmalıydı, şimdi yavaş yavaş hatırlıyordu.

Adam, yemeği ocağın üstüne koyduktan sonra ona bakü. Bu bakıştaki bir şey Lynam ı korkuttu. Sanki bir insana değil de eşyaya bakar gibi gibiydi adam.

Yan odaya giden yabancı, ayaklı bir kamera getirip kurdu. Kısa bir kayıt yapıp, kameranın çalışıp çalışmadığını kontrol etti.

Bu yüz, Lynam a yabancı gelmiyordu. Hatırlayacak gibi oluyordu ama tam çıkaramıyordu.

Uzun süre konuşmadılar. Yabancı, yemek pişince bir tabağı tepeleme doldurup yanma geldi. Lynam kendisini doyurmaya niyetli adamın suyuna gitmeye karar verdi, ilk birkaç kaşıktan sonra zamanının geldiğini düşünüp sordu: "Fidye mi?"

Adam olumsuz anlamda başını salladı, sonradan aklına gelmiş gibi, "Gerçi dolaptaki parayı aldım. Teşekkürler, işime yarayacak," dedi. "Seni fidye için kaçırmadım."

"Peki ne için?"

"Dedim ya, cehenneme götürmek için. Öleceksin."

"İyi ama neden?"

"Ornicron desem ya da Metal Fırtına operasyonu..."

Adrian III. Lynam birden bu yüzü hatırladı. Biraz zayıflamıştı, bıyık bırakmıştı ama yine de tanıdı. "Sen o teröristsin," dedi tükürür gibi... "Binlerce masum insanı öldürdün o bombayla!"

171

METAL FIRTINAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin