Ana Metin

188 34 0
                                    

Wang Lin Temel Oluşturma Hapı' yla pek ilgilenmiyordu. Zaten yüksek olan fiyatını gördükten sonra, Wang Hao için iç çekmeden edememişti. Görünüşe göre Wang Hao Temel Oluşturma Hapı' nı alamayacaktı.

Wang Lin düşünürken, Wang Hao' nun bağırışını duydu, ''230 Qi Toplama Hapı! Bu benim limitim, daha fazla arttıramam.''

Manzara bir anda sessizleşmişti. 230 Qi Toplama Hapı zaten çok yüksek bedele tabi geliyordu, çoğu kişi daha fazla söyleyemezdi. Ama Temel Oluşturma Hapı basitçe söylemek gerekirse çok nadirdi ve çok azı vazgeçmeye hazırdı.

Temel Oluşturma Hapı satan figür gülümsedi. Küstahça konuşmaya başlamıştı. ''Sadece 230 Qi Toplama hapıyla, Temel Oluşturma Hapımı almak mı istiyorsun? Eğer 2000 Qi Toplama Hapından fazla ödeme yapmayacaksan, kabul etmiyorum!''

Wang Lin aceleyle figürün sesini inceledi. Biraz düşündükten sonra, bu figürün Wang Zhuo olduğunu tahmin etmişti ama emin değildi, çünkü figür tamamen siyah sis tarafından gizlenmişti.

Wang Hao omuz silkti, hiçbir şey söylememişti. Herkes figürün sahip olduğu küstahlık yüzünden sersemlemişti.

Görevli kişi öksürdükten sonra söylendi. '' Tamam beyler bayanlar, bu dostumuz Temel Oluşturma Hapını takas etmek istemiyor gibi, hadi hareketlenin, takaslar bitmedi.''

Çok geçmeden, başka birisi gelmiş ve sahip olduğu şeyleri sunmuştu. Biraz sonra, Wang Lin' in sırası gelmişti. Genç adam öne çıktı, küçük bir şişe çıkarıp konuşmaya başladı. ''Bu şişede, 1 damlası 1 Qi Toplama Hapı ile karşılaştırabilecek gizemli sıvıdan var. İçinde yaklaşık yüz damla var, tek istediğim 4.katman veya diğer katmanların ilahileri.'' Konuşmayı bitirdikten sonra, şişenin kapağını açmıştı. Herkes şişeden yayılan Ling Qi' yi hissedebiliyordu.

Çoğu kişi hipnotize olmuştu. Qi Toplama Hapları da Ling Qi ile dolu olsa da, hala işlenmiş bir üründü. Bu sıvının ise hapları rafine etmek gibi bir sürü kullanımı vardı.

Üstelik uçan kılıçlar gibi hazineler rafine edilirse, bu hazinelerin ruhsal gücü oldukça artardı.

Aniden birisi bağırdı, ''Seninle 4.katmanın ilahisini takas edeceğim?''

Wang Lin kaşlarını kaldırdıktan sonra homurdanmıştı. ''Sadece 4.katman mı?''

Başka birisi bağırdı, ''Dördüncü, beşinci ve altıncı katmanın ilahilerini gizemli sıvı ile takas etmeye ne dersin?''

Wang Lin biraz düşündükten sonra kafasını olumsuz anlamda sallayıp bağırıverdi. ''4. Ve 15. Katman arasındaki ilahileri istiyorum, hepsini!''

''Kardeşim, bizim için fazla zorlaştırmıyor musun? Geçen yılki yarışmayı kazanan ikinci üstat dövüşçü kardeş Can Jie bile, sadece 6.katmanda ve sahip olduğu ilahilerde ancak yedinci, sekizinci ve dokuzuncu katmanın ilahileri. 10'la 15.katmanın ilahilerine gelirsek, sadece birkaç üstat dövüşçü kardeş onlara sahip!''

Wang Lin donakalmıştı. Bir an tereddüde düşmüştü ki, aniden çok uzakta olmayan birinin sesi kulaklarına ulaştı. ''Eğer sıvıdan 200 damlaya sahipsen, sana 4' le 9. Katman arasındaki tüm ilahileri verebilirim!''

Herkes sesin olduğu yere bakmış ve siyah sisin arkasına saklanmış Wang Lin' e doğru yürüyen mor giyimli bir genç görmüştü. Bu genç yaklaşık 20 yaşlarında olmasına rağmen oldukça soğuk duruyordu. Açıklığa ulaştığında, çevresine bakınmış ve herkesin şok olmasını sağlamıştı. Çevresindekiler saygıyla öne eğilirken aynı şekilde saygılı bir şekilde konuşmaya başlamışlardı. ''İkinci üstat dövüşçü kardeş Can Jie!''

Mor giyimli genç çevresindekilere dikkat etmemişti sadece Wang Lin' i muhatabı olarak görüyordu. ''200 damlaya sahip misin?''

Wang Lin' in ifadesi ciddi almış ve gözlerini kısmıştı. Karşısındaki bu gençten, Heng Yue Tarikatındaki görüştüğü herkesi aşan tehlike hissini fark etmişti.

Usta Sun DaZhu ve kardeş Zhang ile karşılaştırılamazdı bile.

Wang Lin saygıyla sorusunu yanıtladı. ''Bu sıvı, şans eseri bulduğum bir şey. 100 damlanın yanında, kendime ayırdığım birkaç düzine damla olsa da sizin istediğiniz kadarına ne yazık ki sahip değilim.''

Mor giyimli genç bir süre düşündükten sonra Wang Lin' e bir parça yeşim taşı fırlatmış ve konuşmaya başlamıştı. ''İyi bakalım. Sıvının kalanını ver ve bu ilahiler senin olsun.''

Wang Lin yeşim taşı parçasını alıp içindekilerin ihtiyacı olanlar olduğuna emin olmak için kontrol etmişti. Ardından iki şişe daha çıkarmış ve şişeleri yere koymuştu. Mor giyimli gence yaklaşmayacaktı.

Mor giyimli genç Wang Lin' e bir bakış attıktan sonra elini sallamış ve iki şişe anında eline uçmuştu. Şişeleri ilahi hissiyle inceledikten sonra, ''Eğer daha fazla bu sıvıdan bulursan, dağların arkasına beni bulmak için gel. İstediğin hiç fark etmez, ister temel oluşturma hapı olsun, ister uçan kılıçlar, yetenek yeşim taşları ya da onuncu katman ve sonraki katmanların ilahileri. Hepsini tedarik edebilirim!'' demiş ve arkasını dönüp mekanı terk etmişti.

Wang Lin' in gözleri kısılmış ve bakışları soğuklaşmıştı. Mor giyimli gencin söyledikleri çok haince idi. Kalabalıktaki insanlar kolayca anlamamış olabilirdi, ama Wang Lin küçüklükten beri uyanığın tekiydi, yani böyle sözlerin altında yatan anlamı her zaman görebilirdi.

Gencin sözlerinin altında yatan asıl anlam; sıkıysa gelip bu sıvıyı alın lan! İdi. Bu durum Wang Lin' i oldukça zor duruma sokmuştu.

Diğer insanların gözlerini göremese de, gizlice izlendiğini hissedebiliyordu.

Ancak Wang Lin pınar suyunu ortaya çıkarmayı planladıktan sonra zaten bu olasılığı göz önünde bulundurup hareket etmişti, bu yüzden endişelenmemiş ve sakince çevresini kontrol etmişti.

Kalabalığın arasından çıkan kişiler takası hızlıca devam ettirmişti, ta ki bitene kadar. İnsanlar ayrılmaya başladığında, bazılarının yüzünde hayal kırıklığına uğramış bir ifade varken bu insanların yanı sıra keyifli olanlarda vardı.

Wang Lin, Wang Hao' yla birlikte ayrılmamıştı, ancak bir düzine veya daha fazla tılsımı bacaklarına yerleştirmiş ve öne atılmıştı. Hareketleriyle birlikte bir göz kırpmalık sürede ortadan kaybolmuştu.

Wang Hao zeki birisiydi ve Wang Lin' in neden böyle davrandığını anlamıştı. O da çabucak bir tılsım kullanmış ve takas yerinden ayrılmıştı.

İyi hazineleri ortaya koyan tüm öğrenciler aynı şeyi yapmış ve çabucak ayrılmıştı.

Wang Lin gizemli sıvıyı ortaya çıkardıktan sonra hakkında kötü düşüncelere sahip olan birkaç öğrenci şaşkınlıktan ne yapacağını şaşırmıştı. Genç adamı takip etmek istiyor olsalar da yalnızca bir gölge görebilmişler ve planları alt üst olmuştu. Küfürler savurduktan sonra onlarda ayrılmıştı.

Yüksek katmanlara ulaşmış bazı öğrenciler gitmemiş ve pervasızca hırsızlık yapmaya çalışmamıştı. Sonuçta, her şeye rağmen, aynı mezhebin öğrencileriydiler. Öldürme ve hırsızlık olayları gerçekten ortaya çıkar ve ustalar tarafından öğrenilirse, işte o zaman ortaya korkunç sonuçlar çıkardı.

Wang Lin koşarken, bacaklarına daha fazla tılsım yerleştirmeyi bırakmamıştı. Tılsımlar yığıldıkça ortaya çıkan hızda artıyordu, böylece, bacaklarındaki birkaç düzine tılsımın desteğiyle yüksek hızda tarikat avlusuna dönebilmişti.

Genç adamın en çok korktuğu kişi morlara kuşanmış gençti. Bu yüzden aptalca bir hareket yapıp direkt iş dağıtım binasına dönmemiş, bunun yerine boş bir odaya saklanmıştı.

Sadece, şafak söktüğünde ve üzerindeki siyah sis kaybolduğunda Wang Lin dikkatle odadan çıkmaya cesaret edebilmişti. Neyse ki, geri dönüş boyunca, onu öldürmek isteyen herhangi bir şey karşısına çıkmamıştı...

Xian LiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin