Serkan afallamıştı...
Serkan : istemiyor musun?
Eylül : hayır, istemiyorum. Biliyorum, biz sadece bir yıl için anlaşmıştık, sonra herkes kendi yoluna bakacaktı ama işler değişti... ben sana aşık oldum, sevdim. Her geç-...
Serkan : dur... daha fazla konuşma
Serkan elini kaldırıp Eylül'ün susmasını istedi... Eylül hemen sustu. Demek ki Serkan boşanmak istiyordu... bu düşünceyle morali bozuldu...
Eylül : şey... özür dilerim, benim hatam, senin farklı düşünebileceğini tahmin etmeliydim... bu sadece bana bağlı değil, evlilik iki taraflı bir şey... eğer sen istiyorsan boş-...
Serkan : bir dakika susacak mısın?
Eylül sustu, sinirli sinirli bakıyordu Serkan'a. Cümlesini tamamlamasına bile izin vermemişti. Bakalım ne söyleyecek de beni aşağılayacak diye geçirdi içinden. Pes etti en sonunda, konuşmayacaktı, ağzını bile açmayacaktı. Kollarını göğsünde buluşturdu, sabırsız bir şekilde ayaklarını yere vurup Serkan'ın konuşmasını beklemeye başladı...
Serkan : her şeyi zaten sen yaptın ama sıra bende, artık ben de bir şeyler yapmalıyım... bunca zaman her şeyi senden bekledim, ilk açılan sen oldun, ilk öpen de... bırak da bari evlenme teklifini ben yapayım...
Eylül o an bu beklenmedik heyecanla kalbinin durduğunu hissetti. Birden mutlulukla dolmuş, ayaklarının bağının çözüldüğünü hissetmişti...
Serkan : Eylül, boşanmayı asla istemiyorum... bu ev, imkanlar ya da güzel yemekler için değil, senin için boşanmayı asla istemiyorum. Sadece yakınımda olmanı istiyorum. Yanımda olman, sürekli benimle ilgilenmen ya da yanımda yatman gerekmiyor...
Eylül : ben as-...
Serkan, işaret parmağını Eylül'ün dudaklarına götürüp onu susturdu...
Serkan : senden hiçbir şey istemiyorum, bana sadık kalmandan başka... sadece beni sevmeni istiyorum, aklında bir başkası daha varsa, herhangi bir şüphen varsa hiç durma, hemen boşan. Ama yanında kalmamı istersen, beni bu evde istersen bir beni sev, zaten benim için aksi olmayacağından emin olabilirsin...
Eylül gülümsedi...
Eylül : biliyorum... tek düşündüğüm, tek endişem, her şey için çok erken sanki... yani, evlilik hiç ilk sırada olan bir şey olmadı benim için...
Serkan : biliyorum...
Eylül : bir başkasıyla olmaz, bunu eminim. Aksini söylersem kendimi kandırmış olurum, bunu biliyorum. Senden başkası olmaz, bu yüzden senden boşanıp bir gün yeniden evleneceğime, hiç boşanmam...
Serkan : kesinlikle... benim düşündüğüm de tam olarak buydu... kimsenin artık daha fazla konuşmasını istemiyorum.
Eylül : bunun farkındayım, sadece bazı endişelerim var... başka bir zaman, aylar ya da yıllar sonra herhangi bir gün evlendiğimde, bu hazır olduğum olduğum için olacak, bunu biliyorum, ama bu evlilik.. yani hiç ha-...
Serkan : şimdikinden farklı olmayacak Eylül... bundan emin olabilirsin. Senden hiçbir şey istemiyorum. Ben bu evde senin sadece varlığını istiyorum... bana gülümseyerek bakmanı, sinirlendiğinde ters ters baktığını görüp yüzüme bağırmanı istiyorum... evet, hala kızabilirsin diyorum çünkü her şeyin güllük gülistanlık olacağının garantisini veremiyorum sana...
Eylül gülümsedi... tüm endişeler birden uçup gitmişti sanki...
Serkan ise bunları söylerken oldukça dürüsttü, oldukça içinden geçenleri söylemişti... sanırım daha başka şekilde açıklanamazdı diye düşündü...
Serkan : Boşanıp bir süre sonra yeniden evlenmemiz yapacağımız en saçma şey olur. Ayrıca bu sürede senden ayrı kalabileceğimi sanmıyorum, sana öyle alıştım ki... alışkanlıklarımdan vazgeçmemim, bağımlı olduğum şeylerden uzaklaşmanın beni nasıl zorladığını sen de en az benim kadar biliyorsun...
Eylül : alışkanlıkları değişen yalnız sen değilsin... bundan sonra seni görmeden günüm güzel geçmez benim...
Serkan, tek eliyle Eylül'ü boynundan sarıp göğsüne çekerek saçlarından öpmüştü... Eylül de ellerini Serkan'ın sırtında birleştirmiş, kokusunu içine çekmişti... artık alkol ya da anason kokmuyordu, sadece çok güzel kokuyordu... Eylül gülümsedi...
Serkan : benden nefret etmen gereken yerde bana bir şans verdiğin, beni sevmeyi seçtiğin için öyle mutluyum ki... bana aşık olman senin için kötü bir şans olsa da benim hayatımı güzelleştirdiğin ve bana bir sebep verdiğin için teşekkür ederim...
Eylül : ne desem bilemiyorum...
Serkan : bir şey söylemen gerekmez, boşanmak istememen her şeyi açıklıyor zaten...