200.Bölüm - Cinsiyet

573 22 32
                                    

Doktor o garip aleti Eylül'ün karnının üzerinde gezdirirken Serkan da ekrana bakıp bir şey anlamaya çalışıyordu. Bu sefer gözleri eğer onu yanıltmıyorsa ekranda bir bebek şekli ayırt edebiliyordu...

Doktor : her şey yolunda görünüyor... görüyorum ki keyifler yerinde...

Serkan : hiç sıkıntı yok değil mi?

Doktor : yok yok... haftasına göre bebeğin gelişimi harika. Annemiz fazla kilo da almamış..

Serkan rahatlamıştı. Açıkçası bundan sonra doktorun ne diyeceği çok da önemli değildi...

Eylül : duy bunları Serkancım... bak kilo almamışım... peki cinsiyeti belli mi? Bu sefer öğrenebilecek miyiz?

Doktor : bakalım... bu zamana kadar kontrollerde hep arkasını dönüyordü değil mi? Şimdi hatırladım...

Eylül : evet... yani meraktan çatlayacağım artık. Ne olur bu sefer önünü dönmüş olsun...

Doktor : şimdi anlarız. Aklınızda bir şey var mı? Ya da ne olmasını istiyordunuz?

Eylül : açıkçası benim de oğlumun da içine erkek doğuyor. Ama Serkan kız da kız diye tutturuyor, rüyasını görmüş... gerçi sağlıklı olsun da gerisi önemli değil bizim için, geri kalanı işin dalgası sadece, ne olursa olsun mutlu olacağız...

Doktor : evet, görüyorum, hem de çok net bir şekilde...

Eylül : ay böyle dediğinize göre erkek galiba...

Doktor : hayır... eşiniz haklı, bir kız...

Serkan sırıttı hemen... o erkek olsa da mutlu olacaktı ama içine doğanın olmasıydı onu sevindiren...

Serkan : Nazlı geliyor o zaman... bak, ben demiştim sana Eylül. Kız demiştim...

Eylül de gülümsedi, Serkan'ın neşesi ona da çabucak bulaşmıştı... başından beri Serkan'ın içine kız olacağı doğuyordu zaten...

Kontrolden sonra ikisinin de ağzı kulaklarındaydı. Eylül güzel havanın tadını çıkarmak için gezmek istediğinde Serkan onu sahile getirmişti...

Eylül : Serkan... hani şimdi biz isme karar verdik ya, hani Nazlı olacak dedik...

Serkan : evet... benim aklımda başka bir isim yok, Nazlı'yı da gayet beğendim.

Eylül : diyorum ki Nazlı'nın yanına bir de Deniz mi eklesek? Erkek olsa da aklımda Deniz ismi vardı zaten.

Serkan : nerden aklına geldi böyle bir şey?

Eylül : Deniz bizim için çok önemli bir insan. Bizim bir arada olmamızın en büyük sebeplerinden biri o. İkimiz için de ayrı ayrı çok çabaladı, ikimizi de toparladı. Üstelik deniz bana seninle ilgili bir çok şeyi hatırlatıyor... tekneyi, gezimizi... sen de bana yakın olmak için denizde olmak istediğini söylemiştin. Her açıdan bizim için önemli bir isim olur Deniz olması...

Serkan : Nazlı Deniz... çok güzel geliyor kulağa. Bana uyar. Deniz'i de ekleyelim...

Eylül : Nazlı Deniz Özgün... bence de çok hoş.

Serkan : ağzından bal damlıyor biliyor musun? Bazen hala yanımda olduğuna, benimle yeniden evlenmeyi kabul ettiğine inanamıyorum... işteyken arada bana gönderdiğin maillere bakıp sırıtıyorum, orda soyadın Özgün yazıyor ya, mest oluyorum...

Eylül yanağına kuvvetli bir öpücük bırakmıştı...

Eylül : bitti aşkım... bundan sonra her şey çok güzel olacak bizim için, inanıyorum. Kaan'dan sonra bir de Nazlı'mız bizim mutluluğumuza mutluluk katacak. Evet ben bir can kaybettim ama senin sayende iki can birden kazandım. Hem Kaan'ı hem de Nazlı'yı. Hatta kendimle beraber üç...

Serkan : benimle birlikte de dört...

Eylül gülümsedi...

Eylül : haydi gidelim... annenler bizi bekliyordur...

Serkan : gidelim, hemen şurası zaten...

Eylül, Nazan annenin yiyecek bir şeyler hazırlamış olduğunu hayal ederek kapıyı çaldı. Evde kahvaltı hazırlamaya çok üşenmişti....

Kaan : eee öğrendiniz mi? Kardeşim kız mıymış erkek miymiş?

Tevfik : sen ne olsun isterdin?

Kaan : bilmem... eğer yürüyebilseydim onunla oyun oynayalım diye erkek olsun isterdim ama şimdi farketmez.

Tevfik : ee öğrenebildiniz mi gerçekten?

Nazan : karışmasana Tevfik. Dur daha yeni girdiler içeri çocuklar... gel kızım, sen açsındır da şimdi, gel sofraya geç karnını doyur...

Serkan : e ben? Eylül geldi pabucum dama atıldı... beni düşünen yok. Sanki ben çocuğunuz değilim, ilgi sıfır şuraya bak! Kusura bakmayın ama o çocuk tek başına yapılmıyor...

Eylül şok olmuş, utanmışken Tevfik kahkahayı basmıştı...

Tevfik : oğlan haklı Nazan... çok ayıp. Gel oğlum, gel. Hem biz de sizi bekledik, hep beraber ederiz kahvaltıyı dedik...

Kaan : ben sadece süt içtim, babaannem verdi...

Eylül : ama sırf sütle karın doldurmak yok, o kahvaltı edilecek, yoksa büyüyemezsin...

Kaan : tamam..

Serkan : biz de sıcak sıcak simit aldık yoldan. Eylül'ün canı çekmişti...

Eylül sofraya oturmuş iştahlı iştahlı kahvaltısını yaparken Kaan da elini yavaşça Eylül'ün karnına bıraktı. Eylül onun elini alıp dudaklarına götürerek öpmüştü...

Nazan : ee gerçekten neymiş cinsiyeti? Önünü döndü mü bu sefer?

Eylül gülerek kafasını bir aşağı bir yukarı salladı...

Serkan : Nazlı... yani kızımız oluyor.

Nazan da Tevfik de gülerek karşılık vermiş, tebrik etmişlerdi...

Nazan : ee, Allah gönlünüze göre vermiş. Bir oğlunuz var zaten, bir de kızınız olur ne güzel.

Tevfik : Kaan da harika bir abi olacaktır. Nazlı kız çok şanslı...

Hikayenin bu başlık altındaki son bölümü bu. Ancak hikaye devam ediyor. Yarının ilk bölümü Zoraki Aşk 2 adlı başlıkta gelicek. Çünkü bir başlık altında 200den fazla bölüm yayınlanamıyormuş. O yüzden burdan bildirim alamayacaksınızdır. Yarın yeni bir hikaye başlığında devam etmek üzere ❤️

Bu arada yeni bir hikaye tanıtımı geldi. Hepinizi Geçmişin Gölgesi'ne beklerim 💙

Zoraki AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin