Kızımı, her şeyim Melisa'mı uyutmak için ayağımda sallarken derin derin düşünüyordum. İçinde bulunduğum durumu, yapacaklarımı düşünmek gerçekten çok zordu. İntikam almanın bana huzurdan çok acı vereceğini düşünüyordum. Belki de bunun sebebi kızımı da bu oyuna çekiyor olmamdı. Zavallı kızım ismini bile bilmeyecekti. Babasının katilini babası zannedecekti. Hiçbir bağı olmayan insanları kardeşi olarak görecek, onlara güvenecek ve sığınacaktı.
Beni teselli eden tek şey kızıma gelecekte maddi açıdan çok rahat bir hayat yaşatacak olmamdı. Bu, biraz olsun içime su serpiyordu. Tabii, bu durumun kızımın beni sevmesiyle gerçek olurdu. Yıllarca ona sahte bir hayatı yaşattığımı öğrendiğinde belki de benden nefret ederdi. Korkuyordum. Defne'den de Pelin'den de nefret ediyordum. Ben Tuğçe'ydim, kızım da Melisa'ydı. Masum insanlardık biz; bir intikam uğruna birçok can yakacak olan insanlar değil.
Kapının açıldığını duydum. Gelen Sinan'dı. Gözlerimin dolu olduğunu fark etmiş olacak ki bana yaklaştı.
''Tuğçe, sen iyi misin?''
''Değilim. Hiç iyi değilim. Çok canım yanıyor Sinan. Kızıma karşı vicdan azabı duyuyorum. Bu azap hiç bitmeyecek, biliyorum.''
''Neden?''
''Ona sahte bir hayat yaşatacağım. Kızım kim olduğunu bilmeyecek, başka biri olacak. Oysa ben Melisa'yı istiyorum, Melisa'yı seviyorum. Benim kızım o. Muratla ikimizin kızı o.''
''Başka çaren yok. Yola çıktın. Geri dönüş yok.''
''Var. Huzur istiyorum ben. Sanırım yapamayacağım.''
''Olmaz Tuğçe. Nefretini asla kaybetme. Çünkü; kızın da sen de gizliden gizliye Zafer tarafından aranıyorsunuz.''
O an içimi bir karamsarlık kaplamıştı.
''Ne? Sen... Sen ciddi misin?''
''Maalesef... Saklanmanız şart. Ayrıca Zafer'in adamlarından biri Murat'ın vurulduktan hemen sonra karısının, yani senin onun yanına koştuğunu öğrenmişler. Birilerine sorup soruşturdular herhalde. Ben seni hemen kaçırdığım için bulamadılar seni ve kızını. Ama arıyorlar. Peşinizdeler.''
''Kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmemiştim.''
''Çaresiz değilsin. Dört bir yandan kuşatacağız onları. En iyi saklanma yöntemi bu. Boşu boşuna da değil, intikamını alarak saklanacaksın''
''Tamam'' dedim. ''İntikamımı alacağım, kendim için ve kızım için.. Bütün gücümle...''
YOU ARE READING
BÜYÜK SIRLAR
Teen Fiction"Sana söz veriyorum; beni tekrar içten bir şekilde gülümserken göreceksin." "Gerçekten mi?" Onun gözlerinin içine baktım. O da benimkilere bakıyor, bir cevap arıyordu. Yıllardır benim yüzümden çekmediği çile kalmamıştı. Doğruluğundan benim bile emin...