-21-

107 8 0
                                    

Tuğçe'nin gözünden...

Sabah, fabrikanın bahçesine arabamı park ederken başka bir arabanın arabama çarpmasıyla sarsıldım. Bunu yapanın kim olduğunu öğrenmek için arabamdan indiğimde şaşırdım, bunu yapan Aslı'ydı. Ben bir şey demeye fırsat bulamadan üzerime yürüdü, hızlıca bir tokat attı. Ben karşılık vermek isteyince daha da hiddetlenip saçlarımı yolmaya başladı. Süslüydü falan ama güçlü kadındı. Kolumu kavrayıp büktüğünde avazım çıktığı kadar bağırmıştım.

"Kocamdan uzak dur, ailemi parçalatmam ben."

"Zafer beni seviyor, seni değil."

"Öldürürüm seni, kafanda saç bırakmam senin" diye bağırarak bir yandan da saçlarımı yoluyor, bacaklarımı tekmeliyordu.

Beni onun elinden kurtarmaya çalışanlar arasında Zafer de vardı. Dayak yediğime mi yanacaktım, Zafer'e rezil olduğuma mı...

Aslı kolumu ısırdıktan sonra beni bıraktı. Arabasına binip hızlıca oradan uzaklaştı.

Herkes öğrenmişti Zaferle aramızda bir şey olduğunu. Elimi dudağıma götürdüğümde ıslaklık hissettim. Kan vardı. Sadece dudağımda değil, yanağımda da vardı kan. Cadı kadın çizmişti yanağımı.

Zafer beni sımsıkı sardı. Beni odasına götürdü. Zafer'i gerçekten seviyor olsam içim yanmayacaktı. Ama, nefret ettiğim bir adamın karısından dayak yemiş olmak beni daha da öfkelendirmişti. Onu mahvetmek için elimden gelenin fazlasını yapacaktım.

Sertan'ın gözünden...

"Tuğçe, bu Aslı seni fena benzetmiş. Bir tokat da sen çarpsaydın ya, elin armut mu topluyordu?"

"Deli kuvveti var kadında."

"Belli. Tuna'nın da böyle marifetleri var mıdır acaba?"

"Kes dalga geçmeyi. Çok öfkeliyim. Bir an önce hepsini süründürmek istiyorum."

"Başlayalım mı oyuna?"

"Hayır. Düğüne engel olacak bir şey çıkmamalı. Düğün günü herkes sapasağlam olmalı, Zafer de ben de huzurlu olmalıyız. Ama... Küçücük bir şey yapabiliriz."

"Neymiş o?"

"Simge var ya... O yılanın canını yakalım azıcık."

"Tuna yetip artıyor, bir de onunla uğraşamam."

"Merak etme, küçük bir şey var aklımda..."

BÜYÜK SIRLARWhere stories live. Discover now