Sertan'ın gözünden...
''Dava bu sabah sonuçlanmış. Annem ve babam boşanmışlar.'' dedi Tuna her zaman gittiğimiz kafede otururken.
''Tuna, sana bir şey sormak istiyorum ama dürüstçe cevap vereceksin.''
''Tamam, sor?''
''Defne hakkında ne düşünüyorsun?''
''Ablamlar ve abim, tüm bu olanların sebebinin Defne olduğunu düşünüyorlar. Ama, ben öyle düşünmüyorum. Babamı sen de iyi tanırsın, hiçkimse ona zorla bir şey yaptıramaz. Belli ki babam annemi sevmiyormuş, Defne ile tanışması sadece bunu ona bir kez daha hatırlatmış. Annemi de biliyorum, babama kızdığı çok şey vardı yıllardır. Kaderimiz buymuş. Defne de kötü birine benzemiyor ayrıca. Benim gözüm tuttu. İyi, masum bir kadına benziyor.'' diye cevap verdi.
O an Tuna'ya Defne'nin aslında kim olduğunu ve amacını söyleyemediğim için vicdan azabı duymuştum. Bir bilseydi Defne sandığı Tuğçe'nin kendisi ile ilgili hain planlarını... Allah'tan Tuğçe'yi uyarmıştım, Tuna'ya zarar veremeyecekti. Ama, gözünü intikam hırsı bürümüş bir kadına da çok güvenemezdim; ne olur ne olmaz, gözüm onun üzerinde olmalıydı.
İlk başlarda ne kadar körmüşüm, dedim kendi kendime. Karşımdaki kızın hayatını mahvetmek için yılanın biriyle anlaşma yapmıştım. İyi ki onu sevdiğimin farkına varıp bundan vazgeçmiştim. Eğer kendi hatamdan dolayı Tuna zarar görseydi, kendimi asla affetmezdim.
''Düğün ne zaman olur? Ya da, büyük bir düğün yapılacak mı?'' diye Tuna'ya sordum.
''Birkaç hafta içinde olur herhalde. Büyük bir şey olmayacak. Bizim konağın arka tarafındaki koruda yapmayı düşünüyor babam. Ama, ben yine de çok şık olmalıyım.''
''Sen çuval giysen yine de çok şık olursun, dert etme.''
''Teşekkür ederim.''
Tuna utanmıştı. Konuyu dağıtmaya çalıştım.
''Tuna, ablanlar ve abin katılacak mı düğüne?''
''Abim ve Simge Ablam katılmaz büyük ihtimalle. Emine Ablam hakkında ise bir fikrim yok.... Şey... Sertan..''
''Efendim?''
''Babamın ve annemin ne zaman ikimizden haberleri olacak? Bizim düğünümüz ne zaman olacak?''
''Babanla Defne hayırlısıyla evlensinler, annenin sinirleri yatışsın, ilk işim bu konuyu onlarla konuşmak olacak.''
''Düğün için okulumun bitmesini bekleriz herhalde, tabii senin için de uygunsa...''
''Neden uygun olmasın, zaten ben de önce okulunu bitirmeni istiyorum. Okulun bitene kadar nişanlı kalırız. Bu süre zarfında ikimize ait olacak olan evimizi tutarız ve döşeriz.''
''İyi ki o gün beni az kalsın ezecekmişsin Sertan.. İyi ki seni tanımışım.''
''Ben de...''
YOU ARE READING
BÜYÜK SIRLAR
Teen Fiction"Sana söz veriyorum; beni tekrar içten bir şekilde gülümserken göreceksin." "Gerçekten mi?" Onun gözlerinin içine baktım. O da benimkilere bakıyor, bir cevap arıyordu. Yıllardır benim yüzümden çekmediği çile kalmamıştı. Doğruluğundan benim bile emin...