-26-

102 7 0
                                    

Aslı, önündeki kağıda nefret dolu gözlerle bakıyordu. Zafer benim ellerimi tutup Aslı'ya döndü.

"Ben Defne'yi seviyorum. İstediğin para da hazır. İmzala şu kağıdı, bitsin bu iş."

Aslı'nın çaresizliği gözlerinden okunuyordu. Artık, onun için bir çıkış kolu yoktu. Elleri titreyerek de olsa imzayı attı. O an çok rahatlamıştım. Kısa sürecek olan bir mahkemeyle boşanıvereceklerdi. Aslı gittikten sonra Zefer bana, akşam konağa gideceğimizi, onun çocuklarıyla beraber yemek yiyeceğimizi söyledi. Çocuklarının bunu nasıl kabul ettiğini sorduğumda net bir cevap alamadım. Lafı dolandırdı. Pelin'in de akşamki yemeğe gelmesini özellikle istediğinde şaşırmıştım. Hazırlanıp Melisa'yı da almak için erkenden eve gittim. En güzel kıyafetlerimi giydim, Melisa'yı da güzelce giydirdim. Zafer'in yanına döndüm. Zafer, Melisa'yı ilk kez görüyordu. Sadece bir kez ona fotoğrafını göstermiştim. Melisa bebek arabasında otururken onu kucağına almak için benden izin istedi. İzin verince dikkatlice kucağına aldı onu. Kızım, babasının katilinin kucağındaydı ilk kez.

Akşam olunca üçümüz konağa gittik. Çağan, Emine, Simge ve Tuna bizi bekliyorlardı. Sofra hazırdı. Zafer lavoboya gidince onlarla yalnız kalmıştım.

"Babamıza kızgınız ama hatırı var, sakın sen yüz bulma" dedi Çağan. Ne diyeceğimi bilememiştim. Zafer salona dönünce sofraya geçtik. Sessizliği Zafer bozdu: "Defne'yi ve Pelin'i kabulleneceksiniz. O, kötü bir kadın değil. Pelin de artık kardeşiniz. O da bir "Hazar" olacak. Ve, bizi öz ailesi olarak tanıyacak."

"Asla!" dedi Çağan. Ve, devam etti: "O, bizim hiçbir şeyimiz değil."

"Şimdilik değil, ama olacak."

"Ben ona öz muamelesi edemem."

"Edeceksin! Defne için edeceksiniz! Etmeyenin kalbini kırarım."

"Hep çok küçük bir kardeşim olsun istemişimdir." diye lafa atıldı Tuna. Simge onu dürtünce daha fazla konuşamadı. En zayıf halka olmasa, Tuna'yı intikam oyunumdan muaf tutabilirdim. Ama, kolay lokmaydı, bir fırsattı benim için.

"Bu evde kalmaya devam edeceksiniz, istediğiniz zaman annenizle görüşürsünüz, buna karışan yok." dedi Zafer.

"Sen nasıl istersen babacığım." dedi Simge. Ve, Emine'ye baktı. Sinsice gülümsediler birbirlerine. Belli ki babalarının bu isteğini benim hayatımı mahvetmeye çalışmak için kabul etmişlerdi...

BÜYÜK SIRLARWhere stories live. Discover now