Uzun bir yazı yazmıyorum... Kısa keseceğim..
Büyük Sırlar adlı hikayemi bitirdim. YGS ve LYS gibi iki büyük sorumluluğum olmasaydı, senaryoyu daha da geliştirerek kışın bile devam edebilirdim; yazmaktan sıkılmazdım. Seneye Haziran'a kadar ara vermenin de iyi olmayacağını düşündüm ve hikayeye yeni karakterler ve olaylar eklemeyerek final yaptım.
Entrika ve heyecan dolu bir final olmadı; farkındayım.
Hikayeyi yazmaya başladığımdan beri final bölümünün nasıl olacağı hep aklımın bir köşesindeydi. İtiraf etmeliyim ki başlarda, finalde Zafer'in ya da Tuğçe'nin ölmesini düşünüyordum; hatta, ikisinden birinin diğerini öldürmesini... Ya da Tuğçe'nin, Zafer'in ailesinden birini öldürmesini...
Ama, düşündüm ki bu tür bir senaryo basit türk dizilerinin sonlarına benzerdi. ''Düşmanlardan birinin diğerini öldürmesi ya da aileden birini öldürmesi.'' Bence bu, sürpriz olsa da basit olurdu.
Hikayeme en uygun finalin bu olduğuna karar verdim. Zafer'in hak ettiği cezayı çekmeye başlamış olması, Tuna'nın Tuğçe'yi onu bir daha görmemek şartıyla affedecek olması ve Tuğçe'nin acılarla dolu geçmişini ardında bırakıp uzaklara gitmesi... Umarım beğenmişsinizdir... Umarım hayal kırıklığı yaşamamışsınızdır...
Bu, hikayemle ilgili son yazıydı.
Hoşça kalın..
YOU ARE READING
BÜYÜK SIRLAR
Teen Fiction"Sana söz veriyorum; beni tekrar içten bir şekilde gülümserken göreceksin." "Gerçekten mi?" Onun gözlerinin içine baktım. O da benimkilere bakıyor, bir cevap arıyordu. Yıllardır benim yüzümden çekmediği çile kalmamıştı. Doğruluğundan benim bile emin...