Battland Maceraları Vol. 2

Bölüm xxx6: Bilek Güreşi

Ersoy Bey uyumaya gitmişti. Yine tüm kötü duygulardan kaçıyordu. Yaşadığı her gün pişmanlığı daha fazla artıyordu. Yine rüyasız bir gece geçirmişti. Gözlerini açtı. Sonata giyiniyordu.
-Günaydın. İyi uyudun mu, Ersoy Bey?
Ersoy Bey doğruldu ve sessiz kaldı. Bu gün de kahvaltı ettiler. Ersoy Bey, İllium'un eski haline geldiğini gördüğünde biraz rahatlamıştı. Kahvaltıdan sonra Ersoy Bey'in yüzünde yine bir gülümseme oluşmuştu. Bu sefer fark etti ama.
-Hayır hayır, buraya ölmeye geldim. Bu insanları seversem onlara da acı çektireceğim.

Kahvaltıdan sonra insanlar masada kaldılar. Shisha bir bilek güreşi turnuvası başlatmıştı.
-Haha, ben yenilmezim!
Hiç kimse tai kullanmadan Shisha'yı yenemiyordu. Eren, Ersoy Bey'i de çağırdı. Ersoy Bey hiç oralı olmayınca Eren başka bir yol denedi.
-Yakalayın!
Herkes birden Ersoy Bey'in üstüne atıldı ve zorla onu getirdiler. Shisha'nın karşısına oturttular onu. Ersoy Bey'in somurtmasından çok canının sıkıldığı anlaşılıyordu. Eren tekrardan kuralları hatırlattı. Sonra güreş başladı. Güreşin sonunda Shisha yendi. Ama bunu kabul etmedi.
-Çok erken bıraktın. Daha zorlasan yenebilirdin. Neden zorlamıyorsun? Gel buraya işini adam gibi hakkını vererek yap!
Ersoy Bey geri oturdu. Tüm gücüyle basmazsa onu bırakmayacağını anlamıştı. Bu seferki bilek güreşini Ersoy Bey kazanmıştı. Herkes heyecanlanmıştı, Shisha da. Ersoy Bey masadan kalktı.
-Sen istedin. Yenildim diye üzülüp ağlamaya başlama sakın.
Shisha şaşırmıştı.
-Neden? Güzel değil mi işte? Herkesi yenseydim güçlenmenin amacı kalmazdı.
Ersoy Bey gözlerini kocaman açıp ona baktı. Sonra da bir hışımla arkasını döndü ve tez odasına gitti. Ersoy Bey'in anlamadığı şey tutkuydu. Bunu anlamadığı için lanetlenmişti. Yaptığı her şey o günkü hatasını hatırlatıyordu. Belki de diğer insanları anlamaya çalışmalıydı. Kendini öldürerek pişmanlıktan kaçmak yerine yaptıklarının cezasını ödemeliydi belki. Ersoy Bey arkasını geri dönüp masaya oturdu. Kendisine yardım etmek isteyen bu insanları kabul edecekti. Tam kendini akıntıya bırakmak üzereyken bir ses onun kontrolünü ele geçirdi.
-Yine aynı günahı işleyeceksin. Çabuk ol, senin amacın ölmek. Yaşamdan keyif alacak yaşı çoktan geçtin. Tekrar birilerine zarar vermek mi istiyorsun?
Ersoy Bey'in boş bakışlarını diğerleri fark etmişti. Aynı zamanda yükselmekte olan taiyi hissediyorlardı. Ersoy Bey'e ne olmuştu böyle?