Zurnanın zort dediği yerdeyiz. Kalkar kalkmaz tuvalete girdim. Boynum iyice morarmıştı. Dolapları karıştırdım. Tam olarak ne işe yaradığını bilmediğim bi krem buldum. Hafifçe boğazıma sürdüm. Saçlarımı topuz yapıp yüzümü yıkadım. Gözlerimin önünde sanki bir hikaye gibi geçiyordu dün olanlar. Artık uyuşturucu batağındaydım. Yine sabah sabah saçmalayıp kendi kendime gülüyordum mal mal. Sahi hep böyle iyimser miydim ? Dün hayatımın en kötü günüydü. Resmen tacize uğradım. Evde uğradığım yetmiyormuş gibi. Abay.. Allah'ım nasıl yüzüne bakacağım. Unutmuş mudur dün olanları ? Hem o beni öptü. Her kafayı bulan bana geliyo. Çantam.. Elimi başıma koyup ovuşturdum. Tuvaletten çıkasım yoktu. Çok utanıyordum. Eşyalarımı toplayıp eve geçmem lazımdı sanırım. Her zorlukta bir oraya bir buraya kaçıp iki ev arasında mekik dokuyordum resmen. Bu olanlardan sonra Ali aklıma gelen en son şeydi. İki hafta sonra zaten olmayacaktı. Şimdiden yanımda yokmuş gibi davranmam benim için en iyisiydi.
Tuvaletten çıktığımda kapının dibinde belirmişti bizim dev. Yürümeye yeltendiğimde önüme geçti. Adalia'da uyanmış bize doğru geliyordu.
''Günaydın '' dedi gülümseyerek. Ve tuvalete girdi. Abay'sa kolumdan tuttuğu gibi odaya soktu beni.
'' Özür dilerim '' dedi. Beni boğmaya çalıştığı için mi yoksa öptüğü için mi özür diliyordu.
'' Ne için ? ''
'' Dün olanlar için ''
'' Hangi olanlar için ? ''
'' Hepsi için... '' dedi. Çenemi kaldırıp boğazıma baktı.
'' Bir şey sar '' dedi. Cidden o kadar belli mi oluyordu? Umursamıyormuş gibi omuz silktim.
'' Giyin, çantanı almaya gideceğiz'' dedi. Kafa salladım. Telefonum cüzdanım hepsi çantamdaydı. Hala yerinde duruyor muydu bilmem. Hazırlanıp apar topar çıktık. Arabayı da alacaktık.
Bara geldiğimizde dün olanlar tekrar gözümün önüne geldi. İçim sıkıla sıkıla girdik içeri. Dünkü sakallı piercingli adam Abay'la selamlaştı. Abay buraya sık sık geliyordu sanırım. Adam bana bakınca hemen başka yerlere bakmaya başladım. İçeri girip on dakika sonra geldiler. Elindeki çantayı bana gösterip,
'' Bu mu ? '' dedi. Kafa salladım. Çantamı alır almaz telefonuma cüzdanıma baktım. Hepsi yerindeydi. Dünkü kargaşadan sonra kimsenin aklına gelmemiştir araklamak.Telefonumda bir cevapsız çağrı vardı. Numara kayıtlı değil. Sezen'den mesaj.
'' Gelecek misin ? ''
Mesaj 2 ,
'' Niye cevap vermiyorsun ? ''
Mesaj 3,
'' Keşke gelseydin Ali seni sordu. '' Çokta umrum da. Ali beni sormuşmuş. Ben dün götümü zor kurtardım. Telefona bakarak biraz daha yürümeye çalışırsam yere yapışıcam sanırım. Neyse ki yine minibüse binip arabanın olduğu yere geldik.
Ben olsam bulamazdım. O kafayla iyi hatırladı bu uzun..
'' Bin ''
'' Emredersin '' deyip arabaya atladık.
'' Bugün eve geçeceğim ''
'' Okey '' Nasıl böyle hiç bir şey olmamış gibi davranıyordu. Dün beni boğazlıyor şimdiyse hiç suçu yokmuş gibi tavır takınıyordu. Uyuz oluyordum. Sinir sinir sinir.. Düşünme Serin düşünme...
Geldiğimizde inip kapıyı çarpıp eve çıktım. Odama girip bi hamleyle eşyalarımı topladım. Ne kadar erken gidersem o kadar iyi. Arkamdan Abay'da girmişti. Toparlanıp daire kapısına geldiğimde Abay içerden bana bakıyordu. Kılını bile kıpırdatmadı. Kafamı çevirip çıktım. Eve geçerken yine bilinmeyen aynı numara beni aradı.
''Alo. ''
'' Serin ? ''
'' Efendim ? ''
'' Ben Ali. '' Of sar başa. Kalbim...
'' Efendim Ali ? ''
'' Müsait misin ? ''
''Aslında değilim eve geçiyorum .''
'' Potadayım. Konuşmak istiyorum... ''
''...''
'' Fazla vaktini almayacağım '' deyip telefonu kapattı. Zaten yolumun üstüydü ama gidip gitmemekte kararsızdım. Merakıma yenik düşüp gittim tabi ki. Karşı koyamıyordum. Kaçamıyordum... Bankta oturuyordu. Dirseklerini dizlerine koymuş kafasını önüne eğmişti.
Yanına yaklaştığımda ayağa kalktı. Bir adım atıp sıkıca sarıldı. Kollarımı kaldırmadım. Aslında duygulanmıştım. Parktaki ağaçlıklara dökülen yapraklara baktım. Geri çekildiğinde yanına oturdum.
'' Facebook'tan silmişsin..''
'' Konuşmuyorduk zaten gereksiz . ''
'' Çok yoğundum Serin , dersler, yeni ortam , annem..''
'' Açıklama yapmak zorunda değilsin. '' dedim. Deli gibi fotoğraftaki kızı sormak istiyordum..
'' Arkadaş edinebilmişsin o yoğunlukta. Sevindim.. ''
'' Arkadaş ? ''
'' Fotoğraf falan görmüştüm yani öyle anasayfada çıkmıştı dolanırken birden öyle işte '' Off ne saçmalıyorsun Serin.
'' Hee evet okuldan bir kaç arkadaşım var '' hı hı . Çok samimi bir kaç arkadaş he ondan ondan.
'' Özledim... '' dedi. Gözlerimi kapattım. Kapanan yaramı şu iki hafta için niye deşiyordu.Ne kadar da bencildi.
'' Daha çok özlersin..'' dedim.
'' Anlamadım ? ''
'' Yine gideceksin . '' dedim. Kafa salladı. Elimi tuttu. Ne yapmaya çalışıyordu bu. Geri çektim.
'' Sevgilim var Ali '' dedim. Allah'ım ! niye böyle bir şey dedim. Canını mı acıtmak istiyordum. Şaşırdı.
'' Şeey.. Bilmiyordum ''
'' Nereden bileceksin ki ? ''
'' Sezen'e sormuştum... ''
'' Ne yapmaya çalışıyorsun Ali ? Oturup seni mi bekleyecektim ? '' Bu sözlerimden sonra iyice şaşırmıştı. Ayaklandım.
'' Söyleyeceklerin bittiyse gidiyorum '' dedim. Hem içim acıyordu, hem deli gibi ona yalvarmak istiyordum gitme diye. Ama kararını çoktan vermişti.
'' Seni çok sevdim '' dedi. Duraksadım..
'' Belli...'' deyip yoluma devam ettim. Ağlıyordum. Kendimi avutmaya çalışıyordum... Amacını hala anlayamamıştım. Sevdim derken.. Sev-dim... -di li geçmiş zaman.. Belki de tamamen veda etmeye gelmişti..
Eve vardığımda harika ailem beni karşıladı. Serkancığım sarıldı . Ne çok özlemiştir beni ... Direkt odama girip kendimi yatağa attım. Allah'ım al canımı kurtar beni..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERİN (askıda)
RomanceSerin, teyzesi tarafından büyütülmüş, liseye yeni başlamış bir kızdır. Ailevi yaşantısı çok ilginç olup, arkadaşlık hayatında çalkantılar yaşayan, çoğu yönden zayıf bir kızdır. Yeni hayatına alışmaya çalışırken, karşısına çıkan ilk aşkı olarak tanı...